bugün

(bkz: #33182257) "yuri gagarin aya gitti" diyenlerin savunmaya çalıştığı ayet.

daha 45 sene evvel 50 sene evvel aya kim gitti, uzaya kim çıktı bilmeyenler, 1500 yıllık kitabı savunuyor bana.
komik gerçekten.
https://i.hizliresim.com/dbJ8bL.jpg

not: aya giden gagarin değil, armstrong'dur dinli kardeş.
kimisinin "aya gidildiği iddiası yalandır. çıka çıka dünya yörüngesine çıkılmıştır ki oraya kadar gitmek dünyayı terk etmek sayılmaz" demeye getirerek savunmaya çalıştığı ayettir. "düşün, düşün" diye anlatmaya çalıştıkları muhtemelen budur. kendilerinde zerre dürüstlük olmadığı için demeye çalıştıklarını doğrudan söylemeye cesaret edemeyip, böyle komplo teorilerini işaret ederler.

demeye çalıştığını açıkça söylemeye bile cesaret edemeyenlere yanıt vermeye değmez.
Saçmasapan bir tespit. Yuri gagarin bilindiği üzere gerçek ismi yur-i gagarannebiyyi olan gizli bir müslümandı ama kendisine özgüveni çok azdı. Zamanın sscb lideri nikita kuruşçev e de kendisini kanıtlamak için burada tanrı göremiyorum gibi bir söylem söylemiştir. Zaten eski sscb müslümanlarının anılarına göre yuri gagarin moskova merkez cami' sinde yatsı namazlarında müezzinlik bile yapmış.

Tanım: kuran tefsirine bakmadan celal şengör havalarına giren zatın boş beleş iddaası.
Kıvırıp durmanın bir manası yok söz konusu ayette açıkça insanlara meydan okunuyor yiyorsa uzaya çıkım deniyor. Yine aynı kutsal olduğu iddia edilen kitap meteorların allah katından haber çalmaya çalışan vin ve şeytanlara atılan birer ateş topu olduğunu yıldızların ise kandil olduğunu yazıyor. Bu gün ise insanlık kuranın allah katı olarak iddia ettiği atmosfer dışını bir yana insansız araçlarla plütona kadar ulaşmıştır. Müminler ise ay da ezan sesi duyadursun... *
van allen kusaklarinı bilmiyen bir trollun ortaya attığı sıçmık.
Insanoğlu şu an dünyanın koruyucu atmosferi ve manyetik alanını asabilmiş değildir.
Aya iniş safsatasina hiç girmiyorum amerikalilar bile stüdyo prodüksiyonu olduğunu kabul ediyor.
göğün sınırlarından geçebilen olmadığı için hükümsüz bırakılamamış ayettir.

evvela müslümanlara takıntılı olan kafirlerin gök nedir onu iyi kavraması gerek. sanmıyorum ama başarılar.
ayetlerdeki bazı kelimeleri yok sayan münafıkların savunmaya çalıştığı ayettir.

şunların haline bir bakın! yazdıklarını okursanız söz konusu ayette bir tek insanların "gökleri" aşıp, geçemeyeceklerinden bahsedildiğini sandığını görürsünüz.

kendilerinin ayeti okumaya bile zahmet etmeden fikir sıçan cahillerden olduğunu sanmadığımız için, kendisinin ayette geçen "ve'l ardı" kelimesini inkar eden bir münafık olduğu sonucuna varıyoruz.
klasik ateist trollüğü ayetleri cımbızla çekip aklı sıra yüce kitabı yalanlamaya çalışıyorlar.

bahsi geçen ayetler,

rahman süresi 33-35.

"33 - Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çevresinden geçmeye gücünüz yeterse geçin gidin. Allah'ın verdiği bir güç olmadan geçemezsiniz.

34 - Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

35 - Üzerinize ateşten alev ve duman gönderilir, kendinizi savunamazsınız. "

üzerinize ateşten alev ve duman (bkz: van allen kusaklari)
görsel
1400yıl önce varlığı bildirilmiştir. bilimsel olarak keşfi ise 1958'de mümkün olmuştur.

yuri gagarin ise van allen kuşaklarının dışına çıkmamıştır.

Buyrunuz efendim hodri meydan aşın o halde van allen kuşaklarını uzayın derinliklerine insanlı yolculuk yapın bekliyoruz.
tevilci dansöz müminlerin tevil etmek için çırpındıkça batmalarına vesile olan ayettir.

birisi kalkmış, hiç alakasız bir araba laf salatasını bir yerlerden copy-paste yapmış! geçiniz...

bir diğeri daha sağlam (!) geliyor aklınca! "van allen kuşaklarını geçiniz" diyor. ey cahil yavrum, gagarin değil ama şurada

https://en.wikipedia.org/wiki/Moon_landing

listesini göreceğin çok sayıda insanlı uçuş yapılmıştır aya. aya gidildiğinde van-allen kuşakları zaten geçilmiş oluyor.

bu arada, dünyanın manyetik alanı olan van allen kuşaklarının "ateş ve duman" olduğu iddiasına mı gülsem, şunca yolculuk sırasında hiçbir sorun çıkarmayan söz konusu kuşakların uzay uçuşlarını engellediğini sanan malın cehaletine mi üzülsem bilemedim.
inanıyorsan bütün ayetler geçerlidir inanmıyorsan bütün ayetler geçersizdir der susarım.

zira açıklama getirsek kılıfına uyduruyorsun diyecekler. boşverin arkadaşım bu işleri. ben size kuran'ın mükemmelliklerini anlatsam müslüman olcak mısınız? hayır. ben sizin kendince yorumlamalarınızla dinden çıkacak mıyım? hayır. saygılarımla...
allah c.c'nün ayetini yarattığı hiçbir canlı hükümsüz bırakamaz.

başka bir konu da göğün 7 kat oluşunu kabul etmeyenler burda kalkmış atmosferin dışına çıkıldı ayet hükümsüzdür diyor.

sizin çıktığınız göğün hangi gök veya sema olduğunu biliyor musunuz?

1. kat sema ise e hadi aya gidildi çıkıldı diyelim. bahsi geçen ayet 1. kat semayı mı geçemezssiniz diyor?

sanırsınız bu dangalak seküler beyin travması yaşayanlar arapçayı yutmuş kelam tefsir ilimlerinde allame olmuş gelmiş burda ahkam kesiyor.

yok hani sen zaten baştan kitabı kabul etmiyorsun da, aklınca bir ayeti kendince anlayıp hah bu böyle imiş deyip kafirliğini niye reklam ediyorsun. tamam sen kafirsin diye gelip millete sizde kafir olun bak böyle böyle diye zavallı beyinlerinizi yoruyorsunuz.
onca uyarmamıza rağmen, içinde geçen "ve'l ardı" kelimesini görmeyen, görmezden gelen veya kasten inkar edenlerin hala "efendim ayet gökleri geçmekle alakalı olup, gök deyince bildiğimiz göğü anlamamak lazım gelip hebele hübele" diye saçmalamasına vesile olan ayettir.

sizi gidi inkarcılar sizi! o ayette insanların ve cinlerin değil gökleri aşmalarının, dünyanın dışına çıkmalarının bile allah'ın müdahalesi olmadan mümkün olmadığı anlatılıyor ama "ve'l ardı - ve dünyanın" kelimesini kasten inkar ediyorsunuz.
tam anlattığım gibi kelam ve tefsir ilmini yutmuşlar "inatla ve'l ardı" kelimesini görmediğimizi iddia ediyor.

lan mal işte 1. kat sema dünyanın da içinde olduğu semaya derler seküler kafanız buna basmıyor işte.
hımm!.. anlaşılan allah haybeye laf ediyor! "ve'l ardı" demesi lüzumsuzmuş. sonuçta arz, aynı ayette geçen "semalardan" birinci kat sema oluyormuş!

mümin kafa (susak) böyle çalışıyor(!) demek ki!...

hadi susak kafanın yorumunu kabul etmiş olalım. bu durumda birinci kat semayı (ve'l ardı!) bile geçemeyeceğimizin iddia edildiği sonucu ortaya çıkmaz mı? e, geçtik işte! ne dır dır ediyorsun a susak?
(bkz: uçak gemilerinin rüzgar dursa bile ilerlemesi) olayının boşa çıkardığı ayete benzer bir ayettir.

kuran'ın tanrısı 7. yüzyıl araplarına habire misaller getirerek meydan okur ama zamanın o misalleri boşa çıkaracağının farkında değildir.

ey sik kafasına göre pek eğlenceli bulduğu, "kemalist kızdırma" sporuna girişen yobazlar, ya şimdi eğleniyor musunuz? devam edelim mi?
iyi de çıkılamayacağını söylememiş ki, bir ilim ile, ince hesaplama ile çıkılabileceğini söylemiş. ve uzaya çıkan aracın belli bir açı aralığını tutturması gerekiyor. bu aralığı tutturamazsa uzay aracı, cinn sûresi'nin 8. ayetinde belirtilen 'gökyüzü muhafızları' tarafından alev topuna çevrilir.

(bkz: Challenger Uzay Mekiği)
bazı müminler tarafından olmadık tevillerle kurtarılmaya çalışılan ayettir.

şimdi, olaya bunların hastalıklı mantığıyla bakarsak, ben ilgili şahsa "hadi dövebiliyorsan döv beni de göreyim. fakat gücün yetmez" dediğimde aslında beni dövebileceğine inandığımı anlatmaya çalışmış olurum!

(bkz: yav he he)

ha bir de challenger'ın "gökyüzü muhafızları" tarafından alev topuna çevirildiğini iddia etmeleri yok mu, çok şeker!...

yazık... din insanda akıl, izan, anlama, yorumlama kabiliyeti bırakmıyor...
(bkz: rahman suresi 33 ayet vs yuri gagarin)
kuran'a iftira atmanın şaka olduğunu sanan acınası kişilerin sözleri.

bana şöyle kafa çalıştıran güzel başlıklarla gelin seri yazayım. bekliyorum.
yürek parçalamıştır..
Boş yapmayın kardeşim her yönünden elle tutulur bir yana sahip değil bu konu. Bırakın isteyen istediğine inansın.
akp'nin uzaya astronot göndermesi ile bir kez daha hükümsüz kalmıştır.
Ayetteki murşid, büyük bir güc anlamına gelir, başıyla birlikte grammer olarak değerlendirirsek, "büyük bir güç olmadıkça uzaya çıkamazsınız" diyo, yani bu o güç olursa çıkabilirsiniz, demek.

Ama bana ne ki, bu sözlükte tipler 3 cümle yazamıyo ama kuran değerlendirmeye kalkıyo. Da bunu yapabilirler.

Ancak ayet, şu halinizle, kuran'ın indiği zamandan bahsediyo, siz uzaya nah çıkarsınız, diyo, ki aynen de öyle "nah çıktılar" zaten!!

O "murşid"e, aynı ayetin dediği gibi, sahip olamadan çıkamadılar uzaya. Ayet aynen de doğru söylüyo.
daha yıldızları bırak orta uzaklıkta gezegenlere çıkamamışsın, ayet hükümsüz kaldı diyor bir de.
orada aslında öyle demek istemiyor. Arapçada bazı kelimeler bir kaç anlama geldiği için başka bir şey demek istiyor...