sıra dayağında unutulan öğrenci olmak

bir iyi bir de kötü haberdir.

vakti zamanında şahsımın başına gelmiş olaydır.

önce sevinirsiniz ama orospu çocuğunun biri hocaya bunu hatırlatır ve siz de katılırsınız bu kervana. hocaya gammazlamasan ne olurdu sanki göt!

unutulan olmanın verdiği üzüntüyüde hissetmek demektir.

(bkz: lucky bastard)

s.klenmemenin ise yaradigi nadir anlardan birini yasayan ogrencidir.

kindar öğrencidir. unutmayın, unutulanlar unutanları asla unutmazlar.

(bkz: sıra dayağında en baştaki öğrenci olmak)

evet bende bu öğrenci olmuştum. orta 1 dim daha. aşırı derecede sinirli bir resim hocam vardı.* 5-6 kişiyi oturdukları sıralarda ayağa kaldırdı. neden dayak yiyeceğimizi şu an hatırlamıyorum. herkesin ödü bokuna karışmış, birbirimize bakıyoruz. hoca çantasından çıkardı ince demir çubuğu başladı sınıfta dolaşmaya. kafaya iki kere çok sert vuruyordu. çıt çıt diye duyuluyordu sadece. o sırada ben yere bakıyorum o da nesi? hamdolsun sopa bizi teğet geçiyor. arkadaşlara bakıyorum kafalarını tutmuş oflaya puflaya oturuyorlar. hoca da yerine geçiyor. çantasına sopayı koyuyor. acaba vurdu da ben mi hissetmedim diye etrafıma bakınıyorum. oradan ibnetörün birisi bağırıyor:
-hocam ulu dağcıya vurmadınız!
ben içimden söverken hoca ters ters bakıyor o ibnetöre ve işine devam ediyor. sanırım bu teğet geçme olayında o zamanki başta sınıf olmak üzere okulun önde gelen çalışkanlarından olmam bu saldırıdan kurtulmamı sağlıyor.

ilkkez bir konuda unutulduğuna sevinen öğrencidir.

çok süperdir. arkadaşlarla dalga geçilir, alay edilir, ağlayanlara gülünür. yalnız o dayak bi yerden mutlaka yenir ama mutlaka. sen yemesen bile çocukların yer onu.

(bkz: umut sarıkaya tipi mutluluk)

sıra dayağı ise olay ilkokulda cereyan ediyor olabilir hal böyleyse ispitçi bir arkadaş çıkıp mutluluğu bölebilir.

genellikle şanslı piç olarak tanımlanır.

tam bir: alp er tunga kaldi mü/ıssız ajun öldi mü/songül karlı sütyensiz mü ? olayıdır.
sene geçen sene baboş, ilkokul beş sıraları tahminimce, zat-ı şahanem böyle bi olaya denk gelmiş idi.
(lan olay diyoruz sanki diktatörlük yıkılıyor amuagoym) bizim de her öğrencinin sahip olduğu bir adet sevimli godoşcuk hocamız var idi neyse bu godo.. -okuyodur diye de tam şeyapamıyorum şimdi- neyse bu eğitim neferi dayak olayını çok seviyordu saolsun ibne, yine bi sıra dayağında en sonlarda kaldıydım da vura vura yorulunca postalamıştı bizi. tabi o dönemler beynimiz mercimekten hallice, ben yerime oturunca dayak yememenin verdiği sevinçle olsa gerek güldüm mü ne yaptım amına koyim bu puşt abimiz de şahin kesilmiş ibnetor.

inanır mısınız a dostlar, tahtaya bir kaldırdı beni bu eğitim neferi götoş, evire çevire dövdü. Hayır daha önce de dayak yemiştim ama bu sefer bitirmiyor ibne, kalp krizi geçirmesine ramak kaldı. yani resmen 13 yaşında tek fiske vurmadan adam öldürücem lan, artık ikimiz de dayaktan sıkıldık ben ders zilini bekliyorum, bi ara saatime baktım o derece.

neyse bu at adam -ki ingilizce 'horseman' a tekabül eder- bu kavga diyemiycem raund'un sonunda babanı çağır yarın filan dedi çağırdık ettik yüzleşme faslına geçildi bu eğitim ibnetoruna göre ben dayak yerken ananı skiym gibi bişeyler fırlamış ağzımdan. ondan çok dövmüş, ama adamdaki gerzeklik bunu bizim pedere anlatıyor oluşu:

+işte efenim 'ananı sikiyim' demeseydi son 27 aparkatı yemiycekti benden ama yani ben napabilirim filan

lan oğlum ben pedere baktım bi ara, hiç bi insan evladını o renkte görmemiştim peder olmuş gökkuşağı, kah yeşil kah kırmızı bölge bölge mor parça parça siyah şöyle bi havayı kokladım, bildiğin cinayet kokuyor lan
bizim götveren sustu ama onay bekleyen bi susuş (şimdi onay bekleyen susuş'u anlattırmayın bana hakkında yazdığım kitabım nisan gibi çıkıyor)
'senin ağzını yüzünü sikerim pezevenk' şeklinde bişey çıktı pederin ağzından yani çıktı demiyelim de herifi dövmeye giderken bunları söylemeye çalışıyordu diyelim.
öğretmenler odası bi dağıldı, ne biliyim etraf sislendi filan kadın öğretmenlerden bağıran mı istersiniz altına sıçan mı, ne ararsanız var yani. gören elinde testereyle jackson geliyo zanneder ama bi bok olduğu yok pederi tutuyolar o kadar yani.
neyse efenim peder o adamı dövemedi ne ironiktir ki o adam da beni bir daha dövemedi böylece gizli anlaşmamız beni az da rahat ettirdiydi.

yazıma bir şarkı sözüyle son vermek istiyorum:
'bitene kadar bitmez hayat, bitti mi de tam biter ama' ? *

bicak sirti durum. bir yandan icten ice sevinirken obur yandan digerleri tarafindan size, hocanin ajani yaftasi yapistirilirsa o okul bitmez.

bizim sınıfa yeni ingilizce öğretmeni geldi tanışma faslında hoca bize sınavda 127. oldugunu felan anlattı kasılarak kız arkadaşlardan biride hocaya sınavda kaç kişi oldugunu sorunca bende arka sıradan yattığım yerden 127 dedim ve demez olaydım hoca müdür yardımcısı ve müdür imece usulu dövdüler hiç unutulmadım fazlasıyla hatırlandım.

hocam bana vurmayı unuttunuz demiştim ben bir kere, çocukluk işte, hoca dürüstlüğümü beğenmiş ama dayağını atmıştı.

aynı zamanda arama sırasında çantası aranmayan öğrencidir.