bugün

O takıntı bende de var. Hatta evdeki saatin sesini taa odamdan duyduğumdan pilini çıkarmıştım. Baktım evdekiler ısrarla yenisini takıyor. Akrep yelkovan ne varsa kırdım ve sinsice saati duvara astım.
Eski mailimde bir şey arıyordum, maillerini gördüm. On yıl geçmiş yazalı, on koca yıl ama okuduğum her kelime o günlere götürdü beni. Unutmuşum , insanoğlu ne garip okudukça hatırladım. Her günü kıymetli kılan yüzlerce birbirinden güzel cümle öbeği yaratmış, oldum olası kalemi güzeldi hınzırın. Hissettiğim, hissettirdiklerimin güzelliği karşısında gözlerim doldu… Ne saf, ne masum, ne güzelmişiz. Doğru zamanda doğru yerde olamamışız, geç kalmışız derdi hep. Geç de kalsam ona rastlamış olmak çok güzelmiş. iyi olduğunu biliyorum öyle fısıldıyor iç sesim zaten sağlıkçıydın gerçi doktor değildin ama herbokolog olduğun için tedavini bulursun, “kutsal toprak” ne zaman çalsa gülümsüyorum. Çok iyi ol.
2 gün sinir krizine girdim evde içimden patlasam saldıracaktım.
Elim ayağım titredi.
tek başıma daha iyi hissediyorum. zamanı gelince insanlarla bir iki kelime konuşup sohbet ediyorum ama çoğu insana güvenmemeyi öğrendim.
kadınlara beni reddedip bana vermedikleri şansı başkasına verdikleri, bir tanesi de aşağılayıp reddetmişti, ve sürekli aynı tiplere şans verdikleri için haklı olarak öfkeliyim. kalbime ve yatağıma istediğim biri gibi girmediği sürece de bu öfkem devam edecek.
hayatı seviyorum ama karşılaştırdığı çoğu olayı ve insanı sevmiyorum. zaman zaman kafama intihar düşüncesi geliyor ama bu karar bazılarını daha da keyiflendireceğinden vazgeçiyorum.
çoğu kişinin salağa yatıp ya da üste çıkıp kendince haklı olmayı seçtiğini fark ediyorum. bazıları kendilerini kimsenin anlayamayacağını zannediyor ama yanılıyor. mesela metroda bana çarpıp dans eden bir kız vardı, tek düşüncesi kendisiydi ve kendi içinde ne varsa ondan kurtulmaya çalıştığı için dans ediyor, rahatlamaya çalışıyordu. ayıplamıyorum. sadece gülüyorum çünkü onları anlayabiliyorum.
bir süre sonra ortadan kaybolacak, telefon numaramı ve şehrimi değiştireceğim. ama daha vakti gelmedi.
şimdilik bu kadar...
çayı şekersiz içiyorum.
iki gün önce 200 promille aramamı pert ettim, vurduğum arabada pert oldu. alkollü olduğum için kasko sigorta hepsi iptal. yüklü bir miktar götüme kaçtı.
hayvan gibi rakı içtikten sonra aptal bir kızı sikmeye gidiyordum gecenin üçünde.

ev arkadaşım escort amk, kız eğlenceli diye devam ediyorum bu duruma ama mantıklı hiçbir yanı yok. arkadaşlarını siktiğim için sıyrılamıyorum da işin içinden.

içmediğim gün yok, sabahları zurna gibi uyanıyorum, akşama kadar başım ağrıyor.

sabahları kalktığımda her seferinde nerde uyandım diye sağa sola bakıyorum. sürekli bir yerdeyim ve bazen evdeyim sanıyorum uyandıktan bir kaç dakika sonra farkediyorum evde olmadığımı.

Bu hayatı yaşıyorsun kanka.
itiraftan çok, hikayemsiye benzemiş.
HAngimiz doğru hangimiz yanlış artık anlayabilecek durumda değilim, bir saatten sonra aynı acıyı vermemeye başladı ama tek kaldığımda ortaya çıkıyor işte. Eskiden uyutmuyordu şimdi uyuyabiliyorum, belki de yavaş yavaş unutmaya başlıyorum.
Iyi ki etrafımdakiler onlar hakkında hissettiklerimi ve düşündüklerimi göremiyorlar. Yoksa yalnızlığın dibine vururum, gerçi kalabalıklar içinde yalnız olmaktan iyidir.
17 yaşında üniversiteye başladım. Çevremde en küçük olan bendim. Çoğu kişi 20 üzeriydi. Yaşı büyük olanlar kesinlikle daha bilinçliydi. Üniversiteyi bitirdim. 22 yaşında çalışmaya başladım direkt. Yine en küçük olan benim, benimle başlayan lisansiyerler arasında. Toyluğumun cezasını çekiyorum sürekli.

Biliyorum. Tek mesele toyluk değil, ben zaten saf bir insanım. Ama bilgisizlik yüzünden ne olacağını da kestiremiyorum.

Hayatına benim gibi 0 tecrübe başlamayanlar, en iyisini yapmış.
yaş farkının dezavantajları yaş ilerledikçe avantaja dönüşür.
Her geçen yıl hayata dair karamsarlığım biraz daha artıyor. Zaman bana hiçbir zaman şifa olamadı.
Bu kominikler ve inceciler kadar kimseden nefret etmiyorum.
4 yıl geriye gitmek istiyorum.

istemeyeceğim şeyler olacak ilerde gibi.
Son günlerde çok fazla yemek yemeye başladım ve kendimi durduramıyorum.
Vay amk. ibretlik itiraflar kanım dondu.
Tavada tek tek küçük krepler yapmaktansa tepside tek seferde daha büyük krepler yapma girişimim başarısızlıkla sonuçlandı ama olsun tecrübe oldu.
Biraz daha katılaştır ve tepsinin tabanını yağla. Ya çok cıvıktır hamurun ya da tepsinin dibine yapıştığından olmamıştır. Bunun içinde yağlamak gerekir.
Ay yoruldum
Yağladım tepsiyi. Hem hamuruma cıvık demeyin üzülüyorum arkadaşlar.
Tamam cıvık demeyelim de yeteri kadar katı olmamış diyelim.
Kimse anlamıyor bizi bunalıyoruz.
gıcık olduğum bir kadın yazar var ama o kendisine gıcık olduğumu bilmiyor. Hatta muhabbetimiz bile var. işte ben o yazarı gizli gizli eksiliyorum. Eksilerken de ıyy ile başlayan cümleler kuruyorum.

Sizce ben yavşak mıyım?
Ya hiç sevilmeden ölürsem... Bu fikir uykumu kaçırdı.
aşık olup mallaşmak isterim ama kalsın mı böyle ?
hiç aşık olmadım.
Böyle olmaktan sıkıldık herhalde şunu yapamam dediklerin bir süre sonra keşkelerin oluyor bir bakmışsın 2 hafta geçmiş gitmiş zaman acımasız.
Yeni heyecanlar arıyoruz ama bulamıyoruz bu bizi bunaltıyor ve 18 yaşına gelince sözde özgürsün ama Allah seni protez bacak ile kısıtlıyor evde sıkılıyorsun sonra bir bakmışsın hiç bir şey yok.
ailenin verdiği kararları isyan ediyorum isyan lan hiç düşünmüyorlar deprem olsa orada enkazda kalırsak ne olacak aq.