starbucks

okulda geçen diyalogu anlatıyorum. kızlar kendi aralarında konuşmaktıdırlar. hoca duyar ve sorar.
h- ne konuşuyorsunuz siz?
k- hocam bizim buraya starbucks açıldı da onu konusuyorduk.
h- benden önemli birşey sanmıştım.
k- hocam ama bu starbucks. gitmez misiniz?
h- bizim evde kahve var evladım.

der ve sınıfı koparır. bazı şeyler mantıklı ve makul değil. ben de gittim zamanında evet, meraktan ama açıkçası kahve fiyatları fazla bir ünversite öğrencisine göre fazla.

Camına yaşasın tam bağımsız kuru kahveci mehmet efendi yazmadan ölmeyeceğim.

Yorgunluk kahvesini ibne muhabbetine dönüştüren ender yerlerden.

Dün gece 23.30 gibi gittik starbucks'a. Spordan da yeni çıkmışız, ventileri alıp bir iki saat yatarız dedik ve rahat bir yere geçtik.

50-55 yaşlarında iki entel adam yan masaya oturdu. Baktı bizim arkadaş sigara içiyor hemen daldı muhabbetin içine:

- oo genç adam, günde kaç tane içiyorsun?
+ 8-9 taneyi buluyor.
- ayh ben günde 3 paket içerdim. Nikotin bantları sayesinde bıraktım.
+ hmm iyiymiş.

Aradan biraz daha zaman geçti tekrar:

- ee okul durumları nasıl?
+ yurt dışında okuyorum ben, Bir seneliğine geldim.
- ohh çok güzel. Arkadaşınla kalıyorsun o zaman? Bekar hayatı mı yaşıyorsunuz?
+ ??
- beraber misiniz, nerede kalıyorsunuz?
+ beylikdüzü. (kapı numaranı da verseydin amk)

Şu sözden sonra dayanamayıp çocuğa whatsapp'tan ''olm göte göz koydular kalk gidelim'' dedim. Baktım gülüyor muz falan attım buna ama hoşuna da gidiyor ibnenin ahaha.

Bizim ibneler yine atıldı:

- ayh bugün çok mutluyum. Telefonumda yeni bir özellik buldum çok güzel ya off.
+ hmmm
- çektiğin fotoğrafları şifreleyip saklayabiliyormuşsun. Ay çok ihtiyacım vardı buna.

bu sözden sonra arkamıza bakmadan kaçtık mekandan. Çok şükür kurtardık götü..

ortaköy'de ki bulunan şubeleri en güzel manzaraya sahip mekanlardan biridir.

dün forum bornova şubesi kapısının önünde insanların kuyruk oluşturduğu kahveci. hayatımda hiç gitmedim, gezi parkı olayları sırasında mekanın sergilediği tavır ve burayı tercihi eden ergenler, gösteriş meraklısı insanlar vs. yüzünden gideceğimi de sanmıyorum.

ayrıca kahvenin anlamının benim için sade veya sütlü olması nedeniyle de çeşit çeşit kahveleri tercih etmeyeceğim. white chocolate mocha nedir öyle yahu?

kahvenin kralıdır.
fiyat performans babında kalitenin baştacıdır.

sevgili ile , arkadaş ile buluşmalarda favori mekandır.
gezici eniklerin hedefindedir.
sırf bu yüzden bile tercih sebebidir.

bizim burdaki şubesi 7/24 kalabalıktır, oturulcak yer bulunmaz. aslında bir tane şubesini alıp açmak gerek, paraya para demezsin vallahi.

ne yapsakta beraber vakit gecirsek listesinin kaliteli maddelerindendir. checkin yapan canlari falan bosverin kaliteye odaklanin.

hayatımda gitmediğim, insanların kahve içmek için degil de check-in yapmak için gittigini ögrendigimde sikseler gitmeyeceğim mekan.

Ecnebilerin de olsa kahve dünyasından daha iyi olan kahvecidir. Kahve dünyasında daha az kahve daha çok para, istemediğiniz halde önünüze konulan 330ml sudan 3 tl ye yakın para alınıyor. Starbucksu bu günlere getiren Howard schultz un iş ahlakına göre müşteri kazıklanmamalı.

(bkz: starbucksa çağrılan arkadaşın verdiği cevap)

istilacı organizma gibidir. Gün geçtikçe yayılmaktadır. Günün birinde her sokakta olacak.

ne zaman gitsem tedirgin olduğum yer. sıcak içeceklerden pek haz etmiyorum, yılda da 2 defa kahve ya içerim ya içmem. dolayısıyla kahve türleri hakkında da zerre bilgim yok amk. ama benim ipne arkadaşlarım da niyeyse bayılıyorlar buraya. hep bir tedirgin oluyorum lan nasıl sipariş vermek lazım diye. en sonunda kitliyorum bizimkilere onlar söylüyorlar.

Starbucks için kahve üreten bir çiftçinin oradan bir bardak kahve satın alabilmesi için 3 gün çalışması gerek!

Kahvelerini seviyorum ancak evde kendim yapmayı tercih ediyorum. Daha ekonomik ve güzel. Sıraya girme işi beni geriyor. Kahve keyiftir. O bana gelmeli ben onun için sıraya giremem valla.

Kahveleri hiç de güzel olmayan beğenmediğim ama ortamının hoş olduğu mekan.

bahariye kadıköy tarafında olanlarında çok güzel devrim muhabbetleri olur.

Amerika ' nın o güzelim Türk kahvemize , kahve kültürümüze , bizim çıkardığımız içeceğe burnunu sokması sonucu ortaya çıkmış
markadır .

gereğinden fazla üstüne konuşulan kahve mekanı. aslında çok basit bir yer. ama bazıları nedense hep özenti yeri olarak niteliyor. üstüne ben de kafa yordum ve o kadar pahalı bir yer olmadığı kanaatına vardım. anlatayım ;

Eğer istanbul' da kadıköy' de yaşıyorsanız ortalama bir mekanda ince belli bardakta çay 1. 50 -2. 50 arasındadır ( kafelerden bahsediyorum). Çayı iyi ya da kötü şansınıza artık. en basit kahve ise fincanda gelir ( ki o da nescafe 3ü 1 aradadır). kahvenin fiyatı ise 4-6 olarak değişir.
Starbucks daki fiyatlar ise çay için en son 3. 50 idi. ve bu çayın miktarı o ince belli bardağın 2 katıdır. en ucuz kahve sütlü filtre kahvedir ve o da 4. 75 liradır. ve bu kahvenin boyutu fincanın 2 katından bile fazladır ve gerçek süt içerir.
yani miktar - fiyat ilişkisinde starbucks şaşırtacak şekilde daha avantajlıdır. Tat konusunda ise yorum yapma gereği duymuyorum. seven sevmeyen vardır.
Özetle bu mekan öyle abartılacak bir yer değil. sadece daha kurumsal bir yer. demiyorum ki kafelerde değil burada için. ama pahalı demek saçma oluyor. ayrıca bu mekana oturup kasım kasım kasılanlardan ben de nefret ediyorum.

(bkz: starbucksa çağrılan arkadaşın verdiği cevap)

bir fincan kahveyi 1,5 saatte içen, bol bol selfie yapanların mekanıdır.

Fiyat ve lezzet bakımından rakiplerine göre oldukça ucuz ve kaliteli olan kahveci.

Yazın ne içebilirim diyenler için ufak tavsiyelerim olacak;

Serinletici olsun, kalorisi düşük olsun diyenler:

- Cool lime: yeşil limon, cool lime özü ve buz.
- berry hibiscus: berry, berry özü ve buz.

Bunların yanı sıra ice mocha, ice tea latte gibi ürünler de tercih edilebilir. Frappucino'yu siktir edin, ergenler içsin onu.

iki dilim ekmek arasına bir dilim cheddar peyniri koyup 7liraya satan mekan. sadece ekmek ve peynir için oldukça iddialı bi rakam. neyse ki ben sadece filtre kahvesi için gidiyorum.

ciddi ciddi iki kahve için sırada bekleyen insanları gördükçe hayret ettiğim kahve dükkanı. şaka gibi lan.

genellikle asgari ücret ile çalışan kişilerin kendilerini havalı göstermesi için takıldıkları yer.