bugün

bazen sahip olunan şeyi benimsemek, korumak, gözetmek, bazen de gözü olan bir şeyi kendine mal etmek, üzerinde üstünlük kurmaya çalışmak, sahip çıkmak.
(bkz: sahiplenilmek)
geri dönüşü olmayan. bir kere benim demişsen o hep senindir. ne olursa olsun senindir. iyelik ekinin önündeki kelime değişir ama o "-m" hep baki kalır.
insana manevi varlığı dahilinde verilen sevgi, merhamet, şefkat, güzellik, acı, ızdırap, haz gibi olguların yanında birde sahiplenme duygusu vardır ki onunla herşeyi kendinin yapmak ister ve sahiplenir. Derken karşısına çıkan ölüm ile benim diye düşündüğü herşeyi bir bir geri vermeye başlar. sonunda kendine hiçbir şey kalmaz tüm sahiplendiklerini alıverir ölüm. o zaman anlaşılır ki ne ben kendimin sahibiyim, ne de ölümlü olan hiçbir şeyin. Gerçekte hepimizin hiçbir şeyi yok.
saçmalıktır.
(bkz: hiç bulaşmayın)
kol kanat germektir. zor bir iş oldugu için göt ister, o ayrı.
genelde erkeklerin sergilediği tavırdır. ilişki içerisinde karşıdaki kızımız tarafından zaman zaman iyi, zaman kötü olarak algılanmaktadır.

misal: extreme bir örnektir.

- Biz akşam Bengü ile dışarı çıkıcaz!
- Kimle?
- Bengü ya... Yok mu iş yerinden!
- He kız kıza yani?
- Evet!
- Ya saçmalama git otur evinde; kız kıza ne işiniz var dışarıda!
- Ay canım benim ya nasıl sahipleniyor beni ya; canım benim.

2

- Biz akşam Bengü ile dışarı çıkıcaz!
- Kimle?
- Bengü ya... Yok mu iş yerinden!
- He kız kıza yani?
- Evet!
- Ya saçmalama git otur evinde; kız kıza ne işiniz var duşarıda!
- Ya sanane; illa senle mi dışarı çıkmak zorundayım. Babam izin veriyor sana ne yahu! Yeter bu kadar sahiplenme tamam bir ilişki içindeyiz ama ayrı da bireyleriz lütfen yeter artık!
- Tamam hayatım sadece seni düşündüm ben; tabiiki dışarı çıkıp geziceksin.
- Ya off çok geç arık istek de kalmadı içimde zaten!
- Ya ama öle deme lütfen canım!
- Dııt dıııt dıııt
- Alo?, Alo, alo?
ödünç bir hayatın içindeyken hiç bir zaman hiç bir şey için tam anlamıyla gerçekleşmeyecek durum.
benim bu benim demektir.paylaşılabilir yalız sınırlar dahilindedir."bu benim kalemim" cümlesi bu durumu özetler.
(bkz: üzerine yatmak) *
(bkz: sahip çıkmak)
başımıza ne geldiyse bu iyelik ekleri yüzünden geldi zaten. sonra o ekleri avucuna bırakıp arkalarına bakmadan kaçıyorlar. sana da o ekleri alıp monte edecek yer aramak kalıyor.
budur: http://galeri.uludagsozluk.com/g/sahiplenmek/
abartıldığı takdirde ilişkiyi bitirebilecek olan durumdur.
sevdiğinizi gösteren en büyük belirtidir.

duydugunuz hislerin yansımasıdır. artık onu, bir parçanız olarak gördüğünüzden kırılmasını, üzülmesini istmez, gözünüz gibi bakmanın hesabına girişirsiniz.

aşk sahiplenmektir, itmek değil !!
bağlanmakla eş değerdir. ne kadar çok bağlanırsanız, o kadar çok sahiplenir, ne kadar çok sahiplenirseniz, o kadar çok bağlanırsınız. ama kimi zaman sahiplenmek devamında sahiplenilmemeyi getirir.
neye göre ? kime göre ?
bazen kalbinize gömmektir.
içinde benimseme barındıran duygudur.
kıskançlığı doğurur.
değer yargılarımı masanın üstüne koyup ellerimi serbest bırakarak yazıyorum ki; kendini bilen, ayakları yere basan hiçbir kadın sahiplenilmek istemez. çünkü bu tarz kadınlar koruyucu istemezler.
bu durum erkeklerin kadını kontrol etmek için uydurdukları birşeydir.
değer yargılarımı masanın üzerine koyup ayaklarımı serbest bırakarak yazıyorum ki titanik filminin meshur sahnesindeki gibidir durum; geminin ucunda kollarını iki yana ayırıp kendini dik ve serbest bırakan kadının, erkek tarafından rahatsız edilmeden kollanmasıdır.

sonucta kadın, ayakları yere basmakta ve rüzgara karşı dik durmaktadır. ama fırtınaya kadar.
kaldırımları bile sahiplenmiş insanlar; ne garip. park yüzünden bir çok kavgaya şahit olmaktır son zamanlarda.
sahiplenilmektir aynı zamanda. sahip olduklarınız aynı zamanda sizlerin sahipleridir.
sahip olduğunuz, sahiplik duygusu hissettiğiniz bir tornavida bile olsa o tornavida sizin sahibinizdir.