bugün

psikolojinin biraz daha hafifletilmiş ve daha sevimli pazarlanmış halidir.
psikolojik danışma ve rehberlik bölümünün kısaltmasıdır.
okuması çok zevkli olan bir bölüm.tm alanında 2 yıl sonra hukuk tan fazla puanla alınılması tahmin edilmektedir
öğretmen liselerine verilern artı puanlar sayesinde puanı artmış, psikoloji bölümünün bir alt dalı olarak çocuk psikolojisi üzerinde yoğunlaşan bir daldır. bitirince devlet okullarında ya da dershanelerde iş bulma olasılığınız çok fazladır.
bu bölümden mezun olan erkekler askerliğini tıbbıyeci olarak yaparlar.
(bkz: peder) * * *
öncelikle zaten hukuktan yüksek puanla öğrenci alan bölüm. en yüksek puanlı hukuk fakültesi ve en yüksek pdr ve en düşük hukuk ve en düşük pdr puanları karşılaştırıldığında görülür. psikolojinin hafif hali olmamakla beraber okuyan bilir dedirtir. her kuramın titizlikle öğretildiği ve psikolojik rahatsızlıklara tanı koymak amacıyla her test ve pataloji bilgisinin işlendiği bir bölümdür. bölüm mezunlarına halk arasında rehber öğretmen denir ama doğrusu psikolojik danışmandır. eğer okulda görev alıyorsa okul psikolojik danışmanıdır. bölüme girerken öğretmen liselerinin verdiği ek puanlar işlemez efendim. gayet de ham puanın üstüne ağırlıklı orta öğretim başarı puanı eklenerek alır bölüm. puanın artması son zamanlarda revaçta olmasıyla yakından ilgilidir. bölümün ana amaçlarından diğerleri de bireyin normal yaşantısında karşılaştığı güçlüklere başa çıkmada yardımcı olmak, yaşantısına uyum sağlayabilmesini kolaylaştırmak ve bunun gibi bir çok yardım ve hizmeti sağlamaktır. bunu yaparken kuramlara da dayanır ama tabi karşıdaki kişi bunu farketmez. nitekim direk olarak insana yardımı amaç edindiği için bazen zor da olsa sevilerek okunabilitesi olan bölüm.
malesef ülkemizde rehberlik ve psikolojik danışmanlık olarak geçen bölüm. "rehberlik" önde olduğunda daha çok eğitim içeriği ağırlıklı dersler görülür ama psikolojik danışmanlık ve rehberlik olduğunda psikoloji ağırlıklı dersler görülür. hocalarımdan biliyorum, onların zamanında rpd değil de pdr olduğu için "klinik psikoloji" falan da görüyorlarmış. ayrıca pdr bölümü iyileştirici değildir. aşı gibi düşünün, hastalık riski varsa ve yayılma potansiyeli varsa aşı olunur. pdr de öyledir, önlemdir, ve bence psikoloji ve psikiyatriden daha önemlidir "önleyici" olmasından dolayı. bu yüzden en çok önem verilmesi gerekenlerden biridir. sonuçta önlem alınırsa tedaviye gerek kalmaz.
üniversite öğrencilerine sorulan kıl soruların başı çektiği bölüm. bütün psikopatlar bana mı denk geldi bilmiyorum ama ne zaman bölümün adını söylesem ya ilk olarak " o ney?" sorusuna maruz kalıyorum, pdr açılımı yapıyorum ya da bir başka psikopat pdr'nin "tavsiye verdiğini" falan sanıyor, canının neden sıkkın olduğunu bir anda anlatmaya başlıyor ve son olarak da "bana bir akıl ver ya, napıcam ben?!" diyor! ayrıca alan dışı atamaların da ne yazık ki fazlaca olduğu bir bölümdür. pdr ile alakası olmayan kişilerin atanması yapıldığı için * * * * "pdr'cilerin yaptığı bir şey yok abi, tüm gün otur otur maaş al" diye insanların zihninde böyle de bir portre çizmiştir. * *
hukuğa mı gitsem(istanbul hukuk iö) yoksa PDR(marmara pdr)'yemi gitsem diye çok fazla düşündüğüm ve hala karara varamadığım mezun olunduktan sonra psikolog olunabiliyor mu? sorusunu çok araştırıp hala adam akıllı cevap alamadığım bölüm...
daha iyi ve karizma bir iş istiyorsa çalışıp çabalayıp yüksek lisans, doktora yapsın tabi daha önce not ortalamasını 2.50 üstü yapacak sonra psikolog olarak bürosunu açsın, grupla psikolojik danışma yönetsin, kişileri refere etsin dediğim bölümdür. çünkü türkiyede cidden felsefe ve sosyloji bölümünden mezunlar da aynı işi yapıyorlar * * * *
neyse en iyisi dediğim gibi. *. çünkü bölümün zevkli kısmı psikoloji yoksa pdr'nin o "R" kısmı için bize öğrettikleri dersler afedersin ama kafamı s... *
rehber öğretmen olayı sadece Türkiye'de vardır. Avrupa'da bu olayı danışman psikologlar yapıyor.
mezunlarının rehber öğretmen miyiz psikolojik danışman mıyız ikilemini yaşadığı psikolojik danışmanlık ve rehberlik lisans programının kısaltmasıdır.Ülkemizde meslekleşme sürecini henüz tamamlayamadığı için bu ikilemi daha uzun zaman yaşarız diye düşünmekteyim.
Her şeyden vazgecmemin sebebi olan meslek. 1 yıl daha öğretim hayatımı uzatmama ya da bu yıl DAU ye gitme sebebim olacak meslek. (bkz: Say cının ea ya dönüşümü)
samsunda okuyan bir arkadaşım var, kendisi son sınıfa geçti.

bitirir bitirmez atanmasına kesin gözüyle bakıyodu, kpss puanı bu yıla kadar sıfırdı, fakat devlet seçimlerden önce 600 tane felsefeciyi pdr ci olarak atamış.

düşündüm şöyle, bu çocuk dersanede hayvan gibi kastırmıştı, ne sevgili, ne eğlence, ne içki, ne gezme ne tozma, bu bölümü kazanmak için epey çalıştı, aynı dönemde avare gibi gezen ve düşük bi puanla felsefeci olan arkadaşlarım da vardı,

şimdi düşünüyorumda bir felsefeciyle bir pdr cinin aynı işi yapması hiç adil değil, eğer aynı işi yapıp aynı parayı kazanacaklarsa o zaman öss ye girerken de aynı fedakarlığı yapmaları gerekirdi.

maalesef ülkede böyle haksızlıklar her zaman vardı ve olacak gibi de gözükmekte.
yurdum eşit ağırlık öğrencilerinin hukuktan sonraki en büyük hayali.

3 yıl sonra gelen edit: pdr yi kazandım.
amerikadaki gelişmelerin eşiğinde, üstün zekalı bakanlarımız tarafından ülkemize rehberlik ve psikolojik danışmanlık olarak uyarlanan bölüm.

son öğretmen atamalarında felsefe-sosyoloji-psikoloji gibi bölümlerde okuyan amelelerin mesleğimizi ele geçirip paşalar gibi düşük puanlarla yerimize atanmaları üstün zekalı bakanlarımız tarafından karara bağlanmıştır.

iş-kur'da yeni açılan "meslek danışmanlığı" iş alanına hiç alakaları olmadığı halde kpss puanıyla alınan fen bilgisi-matematik gibi zar zor atanan öğretmen adaylarını almak üstün zekalı bakanlarımızın marifetidir.

danışmanlık ve rehabilitasyon merkezlerinden elimiz eteğimizin çekilmeye çalışılması da inanır mısınız yine bu mükemmel bakanlarımızın işidir.

yine de güzeldir be!
bunların okullarda çalışanları boş işler müdürüdür. yok kendini tanıma testi, yok öfke kontrolü testi...

"güçlü olduğunu düşündüğünüz yanlarınızı sıralayınız."
"kendinizi en kötü hissettiğiniz anlar nelerdir?"

sanki gidip okucak, değerlendircek. lan 300 tane öğrenci, hangi birini okucan?

haşa; ben psikolojiye inanırım elhamdülillah ama bunlar bu bilimin temsilcisi değil be.

iyi ki güzide ülkemizde şu bitmek bilmeyen sınavlar var da bu adamlar da kendilerine iş bulabiliyorlar.
havası ve parası bol bölümdür.
kazanması kolay olmayan, okuması ve bitirmesi de cok kolay olmayan ama okuması bir o kadar zevkli, Sabır, özveri ve bolca insan sevgisi gerektiren bölüm.

psikoloji bölümü ile arasındaki fark aslında psikoloji mezunları daha çok psikoloji bilimine hakim olurlar yani testler kuramlar vb. olarak daha çok bilgi birikimine sahipler. psikolojik danışmanlar ise bunlar hakkında bilgi sahibi olmanın yanı sıra -tabii ki bir tematik algı testine psikoloji mezunu daha hakimdir- sorunları konuşarak çözme, kariyer, eğitim danışmanlığı yapabilme, meslek seçiminde rehber olma, ilgi alan envanterleri uygulama, evlilik danışmanlığı yapabilme yetkisine sahiptirler.

Eğitim fakültesinde öğrenim gördükleri için okullarda rehber öğretmen olarak çalışabilmektedirler. Aile danışmanlık ya da eğitim danışmanlık merkezlerinde, özel anaokulları ve dershanelerde, askeriyede, çoğu kamu kuruluşunda çalışabilmektedirler.

Ayrıca klinik psikoloji yüksek lisansı yapıp psikolog olarak hastanelerde çalışabilirler.
(psikoloji bölümü öğrencilerinin de psikolog olmak için klinik psikoloji üzerine yüksek lisans yapma zorunlulukları vardır.)
(bkz: yetişkin eğitimi)
eğitim fakültelerinin en prestijli, en havalı bölümüdür. diğer bölümlerdeki öğrenciler pdr öğrencilerine dahi gözüyle bakar. mezun olunca iş sıkıntısı yoktur. okuması da pek zor değildir hani. kendimden biliyorum.
eğitim fakültesinin en havalı bölümüdür. dersleri de zor değildir. fakat kendini geliştirmeyen pek dolu sayılmaz, kendimden biliyorum bol kitap okumak gerekir.
eşit ağırlıkta hukuktan sonra en prestijli bölümdür.
mezunları için rehber öğretmenlik dışında birçok iş imkanı bulunur tabi kişiyle alakalı birşey girişkenliğe de bağlı.
Bu yıl tercih ettiğim bölümdür. 3-4 yıl içinde en az hukuk kadar prestijli olması beklenen bölümdür ve buradan mezun olduktan sonra işsiz kalmak gibi bir durumun asla söz konusu olmadığı aşikardır. Zira kpss puanı geçen sene sıfırdı.
Egitim fakultesinde isi olmayan bolumdur.