bugün
- sokak hayvanları uyutulacak61
- ölen arkadaşın karısının seksi olması8
- icardi190521
- galatasaray14
- fettullah gülen'in ölmesi10
- dinci geri zekalılar ile insanlığın mücadelesi17
- kızlar kendi aralarında ne konuşuyor13
- online 28 yazar şu an ne yapıyor16
- neden yazarlık yapıyorsunuz15
- bir kadın nasıl susturulur27
- yaya geçidinde kendini yola atan alman11
- 24 mayıs 2024 panathinaikos fenerbahçe beko maçı12
- türk kızlarındaki zenci merakı15
- menzilcilerin gay gay hareketleri13
- namaz kılan kemalist fayda görür mü10
- bir kadına söylenebilecek en güzel iltifat19
- iremga'yı taşlamak17
- mert hakan yandaş20
- türkiye fakirse halk neden obez37
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor27
- istanbul'a taşınmak isteyenler için tavsiyeler9
- lise eteğini saklayan hatun13
- karşı cinste çekici gelen özellikler14
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı16
- putine bir savaş taktiği ver12
- ideal erkek boyunun 195 olması16
- ameliyatla erkek oldum soruları alayım19
- rüyada olduğunu fark etmek8
- zalbert kızsa kanıtlasın11
- hayırlı cumalar9
- türk kızları neden gülümsemiyor14
- biontech aşısı olan insan9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması9
- iran cumhurbaşkanının cennete girişi12
- geldi yine deli9
- sokak köpeklerini çin'e ihraç etmek12
- türk erkeklerindeki iğrenç detaylar15
- beşiktaş ın fenerbahçe yi geçmesi12
- 23 mayıs 2024 beşiktaş trabzonspor maçı25
- e f e8
- aydinoglu bombala21
- bir erkek nasıl rahatlar15
- kocaeli de asansöre sıçan adam8
- 6 ayda yazılımcı olmak10
- mecidiyeköy metrosunda intihar eden kız10
- 23 mayıs 2024 ali koç basın toplantısı11
- bik bik için diktiğim etek17
- insan olmaya ceyrek kala8
- türkiyedeki rusların gövde gösterisi yapması11
+hayat nedir?
-acılar vadisi
+dünya nedir?
-hissiz insan kalabalığı.
-acılar vadisi
+dünya nedir?
-hissiz insan kalabalığı.
Çok inkarizmatik bir soy isme sahip olan, yürüttüğü açlık grevinin yol açtığı tahribatlardan dolayı 43 yaşında hayatını kaybetmiş aslen ukraynalı rus edebiyatçı.
(bkz: aleksandr sergeyeviç puşkin) ile beraber rus edebiyatının mihenk taşlarından biri. oldukça ince bir hiciv anlayışı ve sıcak betimlemeleri ile diğer yazarlardan sıyrılır.
Ailesinin ismini koyarken yıllarca düşündüğü çocuktur.
Ne çektiyse burnundan çekmiştir. Biri Kiev'de diğeri de moskova'da ona atfedilen iki burun heykeli vardır.
Dostoyevski, hepimiz onun paltosundan çıktık der.
Dostoyevski, hepimiz onun paltosundan çıktık der.
portre adlı çok kaliteli bir hikayesi de olan yazar.
genel hikayelerinde olduğu gibi, portre'de de ukrayna'nın yerel cadı kültüründen etkilenip biraz mistik unsurlar kullanmıştır. bir yandan sanat ne için yapılıyor onu sorgulatırken bir yandan da "kesin büyülü bu resim" dedirtebiliyor.
genel hikayelerinde olduğu gibi, portre'de de ukrayna'nın yerel cadı kültüründen etkilenip biraz mistik unsurlar kullanmıştır. bir yandan sanat ne için yapılıyor onu sorgulatırken bir yandan da "kesin büyülü bu resim" dedirtebiliyor.
rus liderdi sanırım. öyküler falanda yazmıştı kendisi severek okurum aklıma geldikçe.
Ölü canlar kitabını okudum geçenlerde. Rus edebiyatını bana sevdiren zat-ı muhterem kalem. Kitaplarındaki eleştirel betimleyici tutumunu aşikar etmekten çekinmiyor bilakis bunun bir fark olduğunu ve farklılığın yenilik anlamına geldiğini dillendiriyor. Durum ölü canlar kitabında da öyle. Eleştirel tutumunu gerek cimri bir şizofren yaşlı kadın için gerekse hayattan bunalmış bıçkın bir şoför için ince eleyip sık dokuyarak naksetmis.
Ölü canlar kitabının noksan olması ve ağır eleştiriler sonucu yazar tarafından bir kısmının toke edilmesi onun harikulade bir yazar olduğunu değiştirmez hatta onun ne denli dobra,açık fikirli ve asi bir üstad olduğunu gösterir. Yazılacak çok şey var kendisi için. Ama kısaca onun rus edebiyatına hatta dünya edebiyatına kilometre taşı olduğunu kimse inkar edemez.
Ölü canlar kitabının noksan olması ve ağır eleştiriler sonucu yazar tarafından bir kısmının toke edilmesi onun harikulade bir yazar olduğunu değiştirmez hatta onun ne denli dobra,açık fikirli ve asi bir üstad olduğunu gösterir. Yazılacak çok şey var kendisi için. Ama kısaca onun rus edebiyatına hatta dünya edebiyatına kilometre taşı olduğunu kimse inkar edemez.
ölü canlar isimli kitabı mutlaka okunmalıdır.
vasat yazar. rus olarak bilinir ama ukrayna asıllıdır. yazık.
Düz yazı türünde eserler vererek Rus edebiyatında yeni bir başlangıcın öncüsü olmuştur. Hiciv sanatını ustalıkla kullanmıştır. Kendisinden sonra gelen yazarlar Gogol'dan etkilenerek hiciv sanatını kullanmış olsa da Gogol kadar başarılı olamamıştır. Öykü ve romanlarında belirli konular üzerinde yoğunlaşır. Makam tutkusu olan, giyim ve şık olmayı saygınlığın ölçütü olarak kabul eden, boğazına düşkün sürekli yemek yiyen, kendi dünyasında hapsolmuş sınırlarını aşamayan, tekdüze yaşam süren bayağı tipleri alaycı bir şekilde okuyucuya aktarır. Ölü canlar başyapıtıdır. Öykülerinde sergilediği sanatını romanda bir bütün olarak okuyucuya aktarmıştır. Kahramanları tasvir ederken karakterlerinden ziyade nasıl yemek yer, nasıl giyinir, makamı nedir, bu konuları detaylı olarak alaycı bir şekilde okuyucuya aktarmıştır. En sevdiğim yazarlardandır kendileri.
kamil koc otobusundeyim. ailemden ayrilmis, calistigim sehre dogru yol aliyorum.
kamil koc kekini yerken muzik dinliyim bari dusuncesi ile, koltuktaki mini tv.yi aciyorum. ama muzik yok.
icimden kufurler ediyorum. sonra "hikayeler" diye bir bolum buluyorum menude. aciyorum.
ve gogol'un "araba" oykusunu dinlemeye basliyorum. hayatimda ilk kez adini duyuyorum yazarin.
ve o gunden sonra onu seviyorum, kamil koc'a kufretmeyi birakiyorum ve "tesekkurler kamil" diyorum icimden...
kamil koc kekini yerken muzik dinliyim bari dusuncesi ile, koltuktaki mini tv.yi aciyorum. ama muzik yok.
icimden kufurler ediyorum. sonra "hikayeler" diye bir bolum buluyorum menude. aciyorum.
ve gogol'un "araba" oykusunu dinlemeye basliyorum. hayatimda ilk kez adini duyuyorum yazarin.
ve o gunden sonra onu seviyorum, kamil koc'a kufretmeyi birakiyorum ve "tesekkurler kamil" diyorum icimden...
nükteli yazılarıyla ramazanda aç karnımıza katık olan rus yazar. okuyunuz efendim.
Gogol, romanları kadar kısa hikayecikleriyle de başarılı olmuş bir yazar. Yarattığı karakterlerin çok özel bir tarafları yok. Gogol zaten sıradan insanların hikayeleriyle ilgilenen bir yazar. Ama sıradan insanları sıradan bir şekilde anlatmayan bir yazar. özetle gogol: bir yazar. (#24047014)
Toplumun farklı olana karşı nasıl muamele gösterdiğini , asıl konuya değil de arkada kalan meseleye odaklanmalarını kafkavari bir şekilde anlatmış. Misal ; bir sabah uyandığında burnunun yerinde olmadığını farkeden bir adamın* gazeteye ilan vermesi kabul edilmez, çünkü gazetenin inandırıcılığı zedelenir. Emniyet amiri , kendi halinde , namuslu insanların burunlarının durup dururken kaybolmayacağını söyler vs...
Kısa öykü formatında yazıldığı için ölü canlar ile kıyaslamak doğru olmaz ama kendince ayrı ayrı tarzlarda güzel hikayeleri var. Burun adlı öyküsünde lord voldemortun yürekleri burkan hikayesini anlatmış. Paltoda ise gayet oturaklı bir şekilde anlatırken bir anda 'sevimli hayalet caspera bağlamış. neva bulvarında iki ayrı kadının peşine takılan zıt karakterli iki arkadaşın kaderlerini anlatıyor. Hiç de öyle kısa öykülük bir şey değil. Uzatmak istesen roman yazarsın üstüne. Bir delinin hatıra defterine gelirsek...neyse konuşmayalım, okuyalım. Ölmeden Erdal beşikçioğlunun oyununa kesin gideceğim. The bucket listime ekledim. *
Bir ilginç konu da bunun her öyküsünde en az bir kez burun geçiyor. Adamın bir takıntısı olsa gerek.
--spoiler--
[+]...dediğine göre üç haftadır işe gitmeyeli üç hafta olmuş.
/
/
/
[+] aklıma hemen ekselanslarının kızı...suss! yok bi şey , yok bi şey! sakin ol!
--spoiler--
Toplumun farklı olana karşı nasıl muamele gösterdiğini , asıl konuya değil de arkada kalan meseleye odaklanmalarını kafkavari bir şekilde anlatmış. Misal ; bir sabah uyandığında burnunun yerinde olmadığını farkeden bir adamın* gazeteye ilan vermesi kabul edilmez, çünkü gazetenin inandırıcılığı zedelenir. Emniyet amiri , kendi halinde , namuslu insanların burunlarının durup dururken kaybolmayacağını söyler vs...
Kısa öykü formatında yazıldığı için ölü canlar ile kıyaslamak doğru olmaz ama kendince ayrı ayrı tarzlarda güzel hikayeleri var. Burun adlı öyküsünde lord voldemortun yürekleri burkan hikayesini anlatmış. Paltoda ise gayet oturaklı bir şekilde anlatırken bir anda 'sevimli hayalet caspera bağlamış. neva bulvarında iki ayrı kadının peşine takılan zıt karakterli iki arkadaşın kaderlerini anlatıyor. Hiç de öyle kısa öykülük bir şey değil. Uzatmak istesen roman yazarsın üstüne. Bir delinin hatıra defterine gelirsek...neyse konuşmayalım, okuyalım. Ölmeden Erdal beşikçioğlunun oyununa kesin gideceğim. The bucket listime ekledim. *
Bir ilginç konu da bunun her öyküsünde en az bir kez burun geçiyor. Adamın bir takıntısı olsa gerek.
--spoiler--
[+]...dediğine göre üç haftadır işe gitmeyeli üç hafta olmuş.
/
/
/
[+] aklıma hemen ekselanslarının kızı...suss! yok bi şey , yok bi şey! sakin ol!
--spoiler--
şu dünyada hikaye denilince aklıma gelen iki isimden birisidir. öyle güzel betimlemeler yapmaktadır ki, hayran olmamak elde değildir. ikincisi için (bkz: ömer seyfettin)
31 Mart 1809 - 4 Mart 1852 tarihleri arasında yaşamış olan Ukrayna doğumlu yazar. Gerçekçi akıma bağlı ünlü roman ve öykü yazarı Gogol, Ukrayna'da doğdu. Çocukluğu köyde geçti ve bu yüzden kazak kültürünün etkisinde kaldı. Bu etki ileride yazacağı eserlerinde oldukça hissedildi. Gençlik yıllarından edebiyata ilgi duymaya başladı ve önce şiirle ilgilendi. 1828 yılında memur olmak için Petersburg'a gitti ve orada bir yıl memurluk yaptı.
Gogol'un ünlenmesine sebep olan ilk eseri "Dilinka Yakınlarındaki Çiftlikte Akşam Toplantıları" isimli öykü kitabıdır. 1831-1832 yılları arasında kitabını tamamladı. Öykülerinde Ukrayna'da halkın yaşantısını halk deyişleriyle iledi. 1835 yılında "Mirgorod" ve "Arabeski" isimli öykü kitaplarını yayımladı. Bu öykülerde halka özellikle de Kazaklara yer verdi. Öykülerde dikkat çeken unsur yergidir. 1836 yılında Puşkin'in çıkardığı Sovremennik adlı dergide en meşhur öykülerinden "Burun"u yayımladı. Öykü yine yergi içermekte ve gerçeküstüydü. Eserlerinde Puşkin'in etkisi büyüktür. Puşkin'in eleştirileri ve desteği olmadan yazamayacağına inanıyordu. Puşkin ile arkadaşlığı edebiyat çevrelerinden aldığı acımasız eleştirilerden de korunmasını sağlıyordu.
"Arabeski" adlı kitabında yer alan öykülerden "Bir Delinin Hatura Defteri" de oldukça ünlü bir eseridir. Öykü, bir memurun rutin hayatından bıkkınlığını, iş sebebiyle yaşadığı sıkıntıları ve sonunda delirmesini anlatır. Önemli komedilerinden "Müfettiş" ise bürokrasi ile alay eder ve eserin yayımlanmasıyla yine edebiyat dünyasında büyük yankı uyandırmıştır. Tepkiler nedeniyle Rusya'dan ayrılmak ve Roma'ya yerleşmek zorunda kalır. Puşkin'in tavsiyesiyle "Ölü Canlar" romanına başlar. 1842 yılında romanın ilk cildini ve "Palto" isimli öyküsünü yayımlar. "Ölü Canlar" da Rusya'da sistemin çürümüşlüğünü ele alırken "Palto" da halkın yaşadığı fakirliği, haksızlıkları irdeler.
Gogol, düzen savunucuları tarafından Rus halkını aşağılamakla suçlanır. Ancak Gogol halkı aşağılamamış, aksine yozlaşmış kurumları halka göstermeye çalışmıştır. Yaşadığı haksızlıklar da ruh sağlığına ciddi olarak etki etmeye başlamıştır.
Puşkin'in ölümü Gogol'un ününü daha da arttırır. Ancak bu dönemde eski yaratıcılığını kısmen yitirmiştir ve dine ilgisi artmıştır. Eskiden yerdiği kiliseyi övmeye başlar. Bu sebeple okurlarının tepkisini çeker, ancak Gogol dine daha da sarılır. Tanıştığı bir rahibin etkisiyle "Ölü Canlar"ın ikinci cildinin el yazmalarını yakar ve hepsi yok olur. Bu olaydan 10 gün sonra ise hayatını kaybeder. (Aydınlık Kitap, 1 Mart 2013)
Gogol'un ünlenmesine sebep olan ilk eseri "Dilinka Yakınlarındaki Çiftlikte Akşam Toplantıları" isimli öykü kitabıdır. 1831-1832 yılları arasında kitabını tamamladı. Öykülerinde Ukrayna'da halkın yaşantısını halk deyişleriyle iledi. 1835 yılında "Mirgorod" ve "Arabeski" isimli öykü kitaplarını yayımladı. Bu öykülerde halka özellikle de Kazaklara yer verdi. Öykülerde dikkat çeken unsur yergidir. 1836 yılında Puşkin'in çıkardığı Sovremennik adlı dergide en meşhur öykülerinden "Burun"u yayımladı. Öykü yine yergi içermekte ve gerçeküstüydü. Eserlerinde Puşkin'in etkisi büyüktür. Puşkin'in eleştirileri ve desteği olmadan yazamayacağına inanıyordu. Puşkin ile arkadaşlığı edebiyat çevrelerinden aldığı acımasız eleştirilerden de korunmasını sağlıyordu.
"Arabeski" adlı kitabında yer alan öykülerden "Bir Delinin Hatura Defteri" de oldukça ünlü bir eseridir. Öykü, bir memurun rutin hayatından bıkkınlığını, iş sebebiyle yaşadığı sıkıntıları ve sonunda delirmesini anlatır. Önemli komedilerinden "Müfettiş" ise bürokrasi ile alay eder ve eserin yayımlanmasıyla yine edebiyat dünyasında büyük yankı uyandırmıştır. Tepkiler nedeniyle Rusya'dan ayrılmak ve Roma'ya yerleşmek zorunda kalır. Puşkin'in tavsiyesiyle "Ölü Canlar" romanına başlar. 1842 yılında romanın ilk cildini ve "Palto" isimli öyküsünü yayımlar. "Ölü Canlar" da Rusya'da sistemin çürümüşlüğünü ele alırken "Palto" da halkın yaşadığı fakirliği, haksızlıkları irdeler.
Gogol, düzen savunucuları tarafından Rus halkını aşağılamakla suçlanır. Ancak Gogol halkı aşağılamamış, aksine yozlaşmış kurumları halka göstermeye çalışmıştır. Yaşadığı haksızlıklar da ruh sağlığına ciddi olarak etki etmeye başlamıştır.
Puşkin'in ölümü Gogol'un ününü daha da arttırır. Ancak bu dönemde eski yaratıcılığını kısmen yitirmiştir ve dine ilgisi artmıştır. Eskiden yerdiği kiliseyi övmeye başlar. Bu sebeple okurlarının tepkisini çeker, ancak Gogol dine daha da sarılır. Tanıştığı bir rahibin etkisiyle "Ölü Canlar"ın ikinci cildinin el yazmalarını yakar ve hepsi yok olur. Bu olaydan 10 gün sonra ise hayatını kaybeder. (Aydınlık Kitap, 1 Mart 2013)
yok devenin nalı dedirtir insana.
(bkz: nikolay vasilyeviç google)
(bkz: nikolay vasilyeviç google)
eşcinseldir.
yazdığı ölü canlar romanını ona şeytanların yazdırdığı paranoyasına kapılıp eserini 2 kere yakmış olan mistik yönü kuvvetli büyük rus yazarı.
ukraynalı yazar.
çarpık bir buruna değil, sakat ve sahte bir ruha gülelim. *
güncel Önemli Başlıklar