bugün

Niels Henrik David Bohr. 1922'de nobel ödülü alan danimarkalı ünlü fizikçi, başta atom teorisi olmak üzere birden çok alanda çalıştı, atom bombasının geliştirilmesine katkıda bulundu. 1962'de danimarkada öldü. *

http://tr.wikipedia.org/wiki/Niels_Bohr
tanrı ile arası pek iyi olmayan bilim adamı.
şöyle bir öyküsü olan bilim adamıdır:

Bu soru Kopenhag'daki bir Üniversitenin fizik sınavından alınmıştır:
"Bir gökdelenin yüksekliğini barometre ile nasıl bulursunuz, anlatınız."

Öğrencilerden birinin cevabı:
"Barometrenin ucuna bir ip bağlarsınız. sonra gökdelenin tepesinden asıp sallarsınız. Barometre yere değdiğinde ipin boyuyla barometrenin boyunun toplamı gökdelenin yüksekliğini verecektir."

Bu oldukça orijinal cevap hocayı çileden çıkartmaya yetti ve öğrenci dersten kaldı. öğrenci cevabının doğruluğu konusunda itirazda bulundu ve Üniversite durumu çözmek için başka bir hoca gönderdi. Bu noktada öğrenci hakkında ne düşünürdünüz? Sizin kararınız ne olurdu? Çocuk kalmalı mi geçmeli mi? Yeni hoca, cevabın aslında doğru olduğuna, fakat kayda değer bir fizik bilgisinin varlığını göstermediğine karar verdi. Sorunu çözmek üzere; Öğrencinin en azından asgari bir temel fizik bilgisi olup olmadığını anlamak için ona altı dakika vererek sorunun sözlü cevabını vermesi kararını aldı. ilk beş dakika genç sessizliğe gömüldü. Alnı düşünceden kırış kırış olmuştu. Hoca zamanın tükenmekte olduğunu hatırlattığında genç çeşitli cevaplarının olduğunu fakat hangisini kullanacağına karar veremediğini söyledi. Tekrar acele etmesi tavsiye edilince genç şöyle cevapladı:
"ilk olarak, barometreyi gökdelenin tepesine çıkartıp kenarından aşağı bırakıp yere inene kadar geçen süreyi ölçersiniz. Binanın yüksekliği (H=0.5 x g x t kare) formülü uygulanarak hesaplanabilir. Fakat barometre için kötü bir seçim..."
"Veya güneş parlıyorsa, barometrenin yüksekliğini ölçersiniz. Sonra onu bir yere dikip gölge uzunluğunu ve sonra da gökdelenin gölge uzunluğunu ölçebilirsiniz. Bundan sonrası basit bir orantıyı çözmek olacaktır"
"Fakat bu konuda gök bilimsel bir cevap istiyorsanız barometrenin ucuna bir sicim bağlayıp onu bir sarkaç gibi sallandırabilirsiniz; önce yer seviyesinde daha sonra da gökdelenin tepesinde. Yüksekliği T=2pi kare kvk (I /g)formülündeki farktan yararlanarak bulabilirsiniz."
"Yahut da gökdelenin dışarısında bir yangın çıkış merdiveni varsa barometreyi bir cetvel gibi kullanarak yukarıya çıkarken gökdelenin boyunu barometre yüksekliği biriminden sayıp bunları toplayabilirsiniz."
"Eğer ille de sıkıcı ve Ortodoks olmak istiyorsanız, tabii ki barometre ile gökdelenin tepesindeki ve yer seviyesindeki basıncı ölçer, milibar cinsinden çıkan farkı feet'e çevirebilirsiniz ve yüksekliği bulursunuz."
"Ancak bizler daima zihnin bağımsızlığı ve bilimsel metotlar kullanma konusunda tevsik edildiğimiz içindir ki en iyi yol şüphesiz hademenin kapısını çalmak ve yeni bir barometre isteyip istemediğini sorarak gökdelenin yüksekliğini söylemesi durumunda ona bu barometreyi vereceğimizi söylemek olurdu."

şimdi genci dinledikten sonra hala aynı şeyi mi düşünüyorsunuz? Geçmeli mi kalmalı mi ?

Öğrencinin adı: Niels Bohr, Fizik'te nobel ödülü kazanan tek Danimarkalı.
kopenhag üniversitesi fizik bilimleri enstitüsüne adını vermiş olan ünlü fizikçi.
1922 nobel fizik ödülü sahibi atom bombasının kâşiflerinden danimarka' lı nükleer fizikçi .
Kopenhag'lı kuantum fizikçisi. #4180496 entrysinde eksik olarak anlatılan kıssadan hisse mahiyetindeki hikayesi slavoj zizek tarafından Democracy Now haber portalına verdği röportajda da bahis konusu edilmiştir.
--spoiler--
Bir gün kır evinde niels bohr'u ziyarete bir arkadaşı gelir ve kapının üstünde bir at nalı görür. Bilirsiniz, at nalı kötü ruhların eve girmesini önlediği varsayılan batıl bir nesne Avrupa'da. Kendisi de bir bilimadamı olan arkadaşı, Bohr'a sorar, "Şimdi buna gerçekten inanıyor musun?" Niels Bohr yanıtlar, "Elbette hayır. Ben bir bilimadamıyım, budala değil." Arkadaşı üsteler, "Peki niye orada duruyor?" Niels Bohr'un cevabını biliyor musunuz? "inanmıyorum ama orada tutuyorum, çünkü eğer inanmıyorsam bile işe yarayacağını söylediler at nalının."
Günümüzde ideoloji böyle bir şey. Demokrasiye inanmıyoruz, hiçbirimiz. Onunla alay ediyoruz ama her nasılsa işe yarıyormuş gibi davranıyoruz
--spoiler--
bugün yapılan ygs'de kulakları cınlatılan adam.
bugün 127. doğum günü olan zatı muhterem. * *
google'ın doğum günü anısına doodle olarak atom modelini kullandığı kişidir. bir de orbital deseydi modern atom teorisini onun adıyla anacaktık.
kendi adıyla anılan önerdiği "bohr atom modeli" hidrojen atomu için yeterli geçerliliği taşımasına rağmen çok elektronlu atomların yapısını açıklamakta yetersiz kalmıştır. ancak daha öncekilere göre ilk kez elektronların hareketlerinden bahsettiği için oldukça başarılıdır. zira günümüz modern atom teorisinden bir önceki en başarılı atom modelini önermiştir. bir de üstteki (#1234690) nolu entry nin okunması tavsiye niteliğindedir.
Uzman, çok dar bir alanda yapılabilecek tüm hataları yapmış kişidir,
Kuantum fiziğinden şok olmamış bir fizikçi, fiziği anlamamıştır,

sözlerinin sahibi, 1922 nobel fizik ödülünü almış bilim adamı.

http://upload.wikimedia.o...Einstein_by_Ehrenfest.jpg
en başarılı bilim insanlarından birisiydi kendisi. rahmetle anmak lazım.
iyiki doğdun Sevgili Bohr!Çok özlüyoruz seni!
Danimarkalı fizik bilgini. Kopenhag’da dünyaya geldi. Kopenhag Üniversitesi’nde profesör oldu. Quantum kuramını atoma uygulayarak daha önce Rutherford’un 1913’te tasarladığı atom modelini tamamladı; Elektronların bir atom çekirdeği çevresinde, sayılarına göre değişik katlarda döndüğünü belirten bu model, birçok fizik olgusunu yorumlama olanağı sağladı. Bohr bir de çekirdeklerin birbirine dönüşümü kuramı öne sürdü. Dalga ve hareket halindeki taneciğin, aynı gerçekliğin birbirini tamamlayan iki görünüşü olduğu ilkesini de ortaya koydu. Bilgin 1922 yılında Nobel Fizik Ödülü’nü aldı.

Kaynak: http://www.yeniansikloped...bohr-niels/#ixzz2ORfAbLWT
"iki tür doğru vardır. Tersinin yanlış olduğu gün gibi ortada olan yüzeysel doğrular ve tersi de doğru olan daha derin doğrular.' sözünün sahibi dahi kişilik. bu sözünü hattata yazdırıp, tezhip sanatçısına süslettirerek salonumun duvarına asacağım yeminle. beni derin düşüncelere sevk ederek, ufkumu iki katına çıkardı.
What happens when electrons lose their energy? They get bohr'd!
einstein ile çekilmiş şu fotoğrafıyla bilim ve ilimden çok dalga muhabbet ve boş işler peşinde olduğunu bize gösteriyor:

http://www.celestialmonoc.../images/bohr_einstein.jpg

tabii bunlar hep einstein'ın ayartmaları yüzünden olmuştur. niels aslında efendi biriyken einstein yüzünden o da sonradan değişmiştir.
Yaşlandıkça insana benzeyen bir tip.

https://www.google.com.tr...&biw=800&bih=1280
atom modeli oluşturan efsane kimyacı bilim adamıdır.

modern atom teorisine en çok benzeyen teorilerdendir.
kuantum fiziğinin asil önderi nam-ı diğer büyük danimarkalı. ayrıca rutherford'un öğrencisidir.

kuantum fiziğinin kopenhag yorumu ile gözlemci bilincinin önemini arz etmiştir.

ayrıca işbu entry ölümünün 55. yıl dönümünün evvelsi gününde yazılmıştır.

edit: imlâ
Ahlaken çok sevdiğim fizikçi.
2.dünya savaşı esnasında heisenberg, bohr'u atom bombası yapmak için yardıma çağırır lakin bohr bu teklifi ahlaken yanlış bulduğu için reddeder.
Allah rahmet eylesin.
Çoğu mucit gibi yahudi olan bilimadamı.
kuantum fiziği denen olay emekleme aşamasındayken albert einstein'in şu ünlü ''tanrı zar atmaz'' sözüne karşılık olarak; ''albert tanrıya ne yapacağını söylemeyi bırak'' diyerek aynı zamanda baya matrak bir insan olduğunuda göstermiştir.

einstein, bohr, maxvell ve daha niceleri, eksik olmasınlar...