bugün

semih kaplanoğlu nun yusuf üçlemesinin son filmi. kaplanoğlu nun yönetmenlikten mütefekkirliğe terfisininde kareli kadrajlı kelamı.

tefekkür kurşunlarıyla seyirciyi delik deşik eden bir film ortaya çıkmış. yaramızdan usul usul sukunet akmakta enel hak nidaları melodimiz olmakta.

--spoiler--
film yusuf un rüyasıyla açılmış ve filmin ilk kelamı oku olmuştur. malum kuran ı kerim in ilk ayeti (bkz: alak suresi). akabinde yusuf u sınıfta görürüz çizgi çalışması yapıyodur. ve kadrajda görülen harf s dir (bkz: yılan). yusuf okuyabilmesine karşın kainatın sukunetine halel gelir düşüncesiyle sesini toplumla paylaşmamaktadır ve okumaz bilinir diğerleri tarafından (bkz: l enfer c est les autres). yusuf un babası yakup karakovan balı peşinde biridir ama bir türlü bal bulunamaz. arıların nerde olduğunu allah bilir (bkz: hz yakup). filmde yusuf un kabahati sonrası hamdi ye hediye ettiği gemi belkide nuh un gemisiydi (bkz: nuh tufanı). yakup bal aramak için ormanın derinliklerine kaybolur bir türlü haber alınamaz. yusuf anneannesi ile birlikte yayla ya gider ve ordaki mükabelede hz muhammed in miraç a çıkışını dinler. orda süt şarap ve bal ikram edilmiş ama hz muhammed süt ü tercih etmiştir. akabinde kapının önünde bir kova görürüz ay ın silueti kovaya vurmaktadır. yusuf o silueti dağıtmak ister ama gücü yetmez (bkz: platon) (bkz: idealar evreni). yayla festivali vardır ve zehra anne yakup u aramak için yusuf u bırakır ama yakup bulunamaz anne ile oğul birbirini bulur (bkz: mahşer günü) (bkz: kurban). yakup un kara haberi köye gelmiştir. yusuf ezberlediği aslan ile fare hikayesini okuyarak,okuyorum levhasını alması için öğretmen tarafından kasten okutulur yusuf gene okuyamaz ama öğretmen acısını hafifletmek maksadıyla levhayı verir. eve geliş ve babanın gittiğini öğreniş sonrası yusuf ormanın derinliklerinde belkide babasının mezarı olan, kendisinin rüyasına giren ağacın dibinde rüyaya dalar tebessüm içinde. o yolu ona kerkenes göstermiştir. bu sefer serbest çağrışım * * (bkz: ken loach) (bkz: kes)
--spoiler--

daha film üzerine yüzlerce kelam edilebilir ama benden bu kadar dostlar. ayrıca

mavi yaz akşamlarında, özgür, gezeceğim,
ayaklarımın altında nemli, serin kırlar;
başakları devşirip otları ezeceğim,
yıkayıp arıtacak çıplak başımı rüzgâr.

ne bir söz, ne düşünce, yalnız bitmeyen bir düş
ve yüreğimde sevgi; büyük, sonsuz, umutlu,
çekip gideceğim, çingene gibi, başıboş
doğada, -bir kadınla birlikte gibi mutlu.

(bkz: sensation) (bkz: arthur rimbaud)
boğaz ağrısına çok iyi gelen yiyecek.
Kücücük sevimli mi sevimli bana masum masum bakan eski günleri hatırlatan varlık.
istanbul'da izlenmesi filmin ardından hayatı eziyete dönüştürür.sen o kadar güzel sahneleri izle ardından betonerme hayat gözüne girsin.rüyaydı bitti.*
ayrıca bunu seven bunu da sever (bkz: noi albinoi).
29. istanbul film festivalinde birden fazla ödül alıp, yönetmeni semih kaplanoğlu'nun tekrar tekrar sahneye çıkmasına neden olan yumurta süt ve bal üçlemsinin son filmi
Semih Kaplanoğlu'nun yine içime tam sinmeyen filmi. Bu adamda bir şeyler eksik ama ne? Sanki çok iyi film yapacakmış gibime geliyor her seferinde ama her seferinde ısrarla beni hayal kırıklığına uğratıyor. Bal'da da üçlemenin çok ötesine geçememiş. Karadeniz'in müthiş görselliğini arkasına alarak sanki daha iyi film yapmış gibi bir izlenim bırakıyor insanların kafasında. Ama filmin içinde yayladaki şenliklere çıkınca foyası ortaya çıkıyor. Film orda sarkıyor, dikkati dağıtıyor. O sahne bize yönetmenle ilgili bir ipucu da veriyor: Henüz pişmedim gençler. Ama olacak, iyi filmler çıkaracak, inanıyorum. Şimdi Semihçiğime bir reçete yazıyorum:
-- Bol bol imge çalış
-- imgelerinle bizi yönlendir
-- Vardırdığın yerde de bizi derinlemesine kaldır ve yere vur ki biz de tamam baba diyelim, senin de kapında yatalım.
bozulmayan tek gıdadır.
içine konulan hiç bir cesedin çürümesine izin vermeyen garip maddedir. bazı mumyalama tekniklerinde de kullanıldığı görülürken cesedi direk olarak balın içine koyduğunuzda da çürüme tamamen engellenir.
111 yaşındaki eunice bowman, ingiltere’nin en yaşlı insanı uzun yaşamasının sırrının bal olduğunu söylemiş, bi de çok hayat dolu gülmemiş mi?*
imrendim kendisine..

http://www.hurriyet.com.t...unya/14826243.asp?gid=200

ayrıca, 111'i garantiledik! nerden baksan 20 yıldır her gün bal yiyorumdur ben de!
yusuf üçlemesinin en güzel filmi. müziksiz ama sesli, sakin ama sıkmayan film.
konserlerde okunmayan, mükemmel ötesi sözlere sahip melankolik duman şarkısıdır.ayrıca karşı taraf için * güzel bi hitap ediş şeklidir.
flemenkçe'de top.
asfalt temizliğini ve düzgünlüğünü ölçen bir akışkan.
bir dönem almanya'da çok kullanılmıştır.

--spoiler--
abi, 44 senedir gerzenkirşen'de yaşıyorum, içindenim... adamlar bi otoban yapmış, bal dök yala.
--spoiler--

(bkz: bal dök yala)
(bkz: ciddi misin güntekin)
Düzenli tüketin, bal gibi olun sloganını hakeden besin değeri yüksek besin. Önce orada burada duyup gördüğüm daha sonra beslenme ve diyet uzmanı Dilara Koçak'ın haberine rastlayarak 'heeğ, doğruymuş demek lan!' dediğim metabolizmayı düzenleyici etkisi olan, oruç tutan ruhu huzurlu insanların bünyesine de huzur getireceğine inandığım, şeker mi şeker yiyecek. Tüplüsü de vardı bunların bir zamanlar.
inanmam diyorsan bak! http://www.haberturk.com/...azanda-balla-gelen-saglik
türkiye'nin oscar adayı olan filmdir.
(bkz: duygu bal)
kilosu 80 tl 'ye çıkmış bir yiyecek.
Altın Koza Uluslararası Film Festivali'nde En iyi Film ödülünü alan yönetmenliğini de Semih Kaplanoğlu'nun yaptığı filmdir.
türkiye 3. ligine yüksele bilmek için uğrasan takımların bulunduğu 12 gruplu bölgesel amatör lig. Diğer bir adı deplasmanlı amatör ligdir.
dünyanın en güzel aşk şarkısı.*
(bkz: duman)
(bkz: ahu paşakay)
(bkz: kaan tangöze)
az sonra görsellerini göreceğimiz besin maddesi.
görsel

görsel

görsel

görsel

görsel
rivayetler ortaya atılma sebebi olan mucizevi gelen arı ürünü.
böyle film mi olur ya. hepi topu 15 dakika konuşma sahnesi var. üstelik bir de ödül almış bir filmden bahsediyorum.
nuri bilge ceylan vari bir kurgu var. adam akıllı konuşma yok, dur bakalım nerde bitecek derken filmin olduğu gibi bitmesi..
yeni film anlayışı çok değişti çok.
hayatımda bu denli, insanın kaybettiği bir şeylere seslenen ve özüne dokunan bir film izlememişimdir. yusuf'un küçüklüğü hepimizin küçüklüğüdür. geride bıraktığımız saf ve günahsız koşuşturmalarımız.

teşekkürler semih kaplanoğlu.