bugün

aşk'ı yüreginde , ruhunda hissetmissen tadabilecegin en büyük acidir ayrılık . anlatılmaz .. her türlüsü acıtır , en derinden !
bir erkek ayrılınca kadınlar kadar üzülmez üzülmemelidir zaten
üzülüyorsa da onda problem vardır.
çok üzülen erkek zaten daha en başında kaybetmiştir.
erkek güçlü olan taraftır
o yüzden erkek yalvarmamalıdır da.

ben demiyorum doğa ana diyor.
Eğer seviyosanız insanın başına gelen en kötü şeylerden biri..
herşey üst üste geldikten sonra genelde cabası olan boktan durumdur. Yeter artık dersiniz ama yetmez hala kaybedicek bişeyleriniz kalmıştır.
Ayrılık Sevdaya Dahil / Attila ilhan

açılmış sarmaşık gülleri
kokularıyla baygın
en görkemli saatinde yıldız alacasının
gizli bir yılan gibi yuvalanmış
içimde keder
uzak bir telefonda ağlayan
yağmurlu genç kadın

rüzgâr
uzak karanlıklara sürmüş yıldızları
mor kıvılcımlar geçiyor
dağınık yalnızlığımdan
onu çok arıyorum onu çok arıyorum
heryerinde vücudumun
ağır yanık sızıları
bir yerlere yıldırım düşüyorum
ayrılığımızı hissettiğim an
demirler eriyor hırsımdan

ay ışığına batmış
karabiber ağaçları
gümüş tozu
gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar
yaseminler unutulmuş
tedirgin gülümser
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
her an ötekisiyle birlikte
herşey onunla ilgili

telaşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
gittikçe genişleyen
yakılmış ot kokusu
yıldızlar inanılmayacak bir irilikte
yansımalar tutmuş bütün sâhili
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili

yalnızlık
hızla alçalan bulutlar
karanlık bir ağırlık
hava ağır toprak ağır yaprak ağır
su tozları yağıyor üstümüze
özgürlüğümüz yoksa yalnızlığımız mıdır
eflatuna çalar puslu lacivert
bir sis kuşattı ormanı
karanlık çöktü denize
yalnızlık
çakmak taşı gibi sert
elmas gibi keskin
ne yanına dönsen bir yerin kesilir
fena kan kaybedersin
kapını bir çalan olmadı mı hele
elini bir tutan
bilekleri bembeyaz kuğu boynu
parmakları uzun ve ince
sımsıcak bakışları suç ortağı
kaçamak gülüşleri gizlice
yalnızların en büyük sorunu
tek başına özgürlük ne işe yarayacak
bir türlü çözemedikleri bu
ölü bir gezegenin
soğuk tenhalığına
benzemesin diye
özgürlük mutlaka paylaşılacak
suç ortağı bir sevgiliyle

sanmıştık ki ikimiz
yeryüzünde ancak
birbirimiz için varız
ikimiz sanmıştık ki
tek kişilik bir yalnızlığa bile
rahatça sığarız
hiç yanılmamışız
her an düşüp düşüp
kristal bir bardak gibi
tuz parça kırılsak da
hâlâ içimizde o yanardağ ağzı
hâlâ kıpkızıl gülümseyen
-sanki ateşten bir tebessüm-
zehir zemberek aşkımız
komadaki bir insanın fişini çekmek kadar kolay ve acımazdır.
kavga etmeyi bilmeyen sevgililerin başına sık gelen hadise.
bazen bilirsiniz o günün çok yakın olduğunu. "o gün gelecek ve biz bunu kaldıramayacağız" diye düşünürsünüz, bilirsiniz, kendinizi de, onu da, yaşanılanlar sonucu gelinen durumda o olayı atlatamayacağınızı da. geri sayımdasınızdır. siz hiç istemeseniz de adeta planlıdır ayrılık. bunu dile de getirirsiniz, son günleri/anları doya doya yaşamak istersiniz, hiç bir zaman kendisine doyulmayacağını bilerek, ama bir o kadar da mutsuzsunuzdur ve bunu yansıtırsınız sık sık... ancak yine de içinizde bir kuş, umut etmeye devam eder. belki biraz çabayla, azıcık özenle atlatılabileceğini düşünürsünüz. o gün gelir, karşı taraftan beklediğiniz çabanın, tam aksine ayrılma yolunda bir çaba olduğunu farkedersiniz, sonucunu bile bile her şeyi beklediğinizden çok daha zor hale getirdiğini görürsünüz. acıyla yıkılırsınız. hayal kırıklıkları yüreğinize batar, kanatır. kanlar gözlerinizden göz yaşı olarak boşalır. umutlarınızdır giden, geleceğe dair inançlarınızdır, onun sizi gerçekten çok sevmiş olduğuna, aşkın üstünde hiç bir şey olmadığına, her şeyin düzelebileceğine dair güveninizdir. pişmanlıktır tüm bunların yerine gelen. daha önceki belirtilerde, sizi ve ilişkinizi o hale getiren tartışmalarda ayrılmak yerine affetmiş olmanıza duyulan bir pişmanlıktır. yakar, kahreder. bir yandan "keşke"lere boğar sizi, diğer yandan "iyi ki"lere... kolay bir süreç beklemiyordur sizi, zor günler-geceler dönemidir. siniriniz geçtikçe özlem baskın gelecektir, kendinizi kontrol etmeniz güçleşecektir. ama aynı zamanda gün geçtikçe mantığınız daha da belirginleşecek, kalbinize daha iyi söz geçirebileceksinizdir. çok ama çok büyüyecek, çok daha fazla olgunlaşacaksınızdır...
ilişkinin getirdiği bütün mutlulukların toplamından daha fazla üzüntü verir. ilişkiye başladığından daha düşük noktada tamamlarsın işi. neredeyse her ilişki ayrılmayla biter. mutlu sona ulaşabilmek için bu kadar çaba. mutlu son da gerçekten o kadar mutlu mudur bilinmez. yalnızlık hepsinden iyidir.
zihnin ve bedenin ayrılması iç burkan bir olay, denenmemesi şiddetle tavsiye edilir.
yarım kalma hissi.
ayrılmak kolayda gerisi zor.
her şeyde, alakalı alakasız, onu hatırlamaktır.

birlikteyken bile o kadar aklını meşgul etmez oysa. birlikteyken onu bu kadar sevdiğini bile bilmezsin.

o gider. öyle bi gider ki seni bile kendisiyle götürür.
iki yan etkisi vardır.
birincisi sevdiğinize sizi daha çok bağlar, aşkınızı körükler.
ikincisi sevdiğim dediğinize gönlünüzü yabancılaştırır.
'' bir bardağın en sonuna kadar dolması,
sonunda suyun taşarak akması.

suyun bardağa bağlılığını sorması, bir delilik anında akmak istediği yöne akması. başka hiçbir şey değil. ''
onsuz sabahlara uyanmak demektir.
Belki de en dogru olandir yeni umutlara yelken acmak icin. Eger ayriligi dusunmus ve ayrilmissa sevgililerden biri zaten ask hic olmamistir. Ayrilmak fikri dokunur her insana bilirim ama artik yapacak baska hicbir sey yoksa kalbine zor gele gele ayrilmalisindir.
Zor sözlük, zormuş daha doğrusu. 3 seneden sonra, insan sudan çıkmış balığa dönüyormuş.
Bazen hayırlara vesiledir.
Bazen de "aman ilk kez benim mi başıma geliyo" ya da "aman başıma ilk kez mi geliyo" diyerek düşünmeden girilen ızdırapli bir yoldur. Neden bu kadar zordur ki neden bu kadar zor gelir ?
insanın kafasını rahatlatan durumdur. belirsizlik kötü.
Rahatlıktır.

Özgürlük istiyodun, al sana özgürlük, göt.
Bazen daha fazla birleşmektir aslında daha fazla düşünmeye daha fazla özlemeye iter..

Daha da arzularsın..
Ahan da gelendir. Uzuldum mu hayir elbette. zaten bitmis biseylere nokta koymaktIr.
Kaybettiyseniz yani bi yerde suçlu sizseniz daha kötü. Sevdiğinizi üzmeyin nolur sonra gidince çok kötü oluyor.