bugün

türkiye'nin akdeniz bölgesinde bulunan sanayi alanında gelişmi$ ilini duyar duymaz akla gelen şeylerin hepsi.
psikopat gençliği, bir de bayhan. *
(bkz: adanali)
adanalıyık bici yeri şalgam içerik allahın adamıyık seklındekı seyyar yemek satan bı adamın cama yazdıgı reklam gelıyor aklıma baya dıkkat cekıcı bı reklam.
(bkz: çukurova)
"kadirli kozan, adana`yi bozan" pamuk, tarla, harran, sendika...
"adanalıyık allah'ın adamıyık, bici yerik şalgam içerik, karpuzu kabuğuylan yer, karıyı donuylan s*kerik." sözü gelir memleketi düşününce.
(bkz: kebap)
ceyhanın meşhur kebapları.*
(bkz: friends)
(bkz: zaman gazozu)
(bkz: ziyapaşa)
(bkz: kebap)
(bkz: tatlı)
(bkz: incirlik)
bici bici, kebap, şalgam, menderes, sevgi adası, balcalı, yazın boğulacak gibi olduğumuz tren istasyonu, gazipaşa, seyhan, havuzlubahçe, akkapı ve daha neler neler...
(bkz: adanaspor)
(bkz: adana demirspor)
(bkz: rekabet)
(bkz: duvar yazısı savaşları)
kebap ve şalgam tabiki de...
(bkz: şalgam)
(bkz: kıro)
şalgamı,kebabı vede meşhur sıcağı.
kazancılar kebapçısı, çukurova üniversitesi, seyhan oteli.
(bkz: adana adliyesi)
kesinlikle ve kesinlikle (bkz: adana kebabı)
(bkz: bici bici)*
(bkz: kazim büfe)
(bkz: allahını sikerim küfürü)
şalgamdır.

adana'ya ilk kez gidecek arkadaşa tavsiye edilir. mutlaka içdenilir. o da öğüdümüzü tutar ama bahsettiğimiz o havuca benzer meyvenin adını unutur. adanaya ayak bastıktan bir kaç gün sonra da osmanlı şerbeti sanıp gidip bir bardak şalgam alır bir sokak satıcısından sonra da susuzluğunu dindirsin diye tek yudumda içmeye çalışır ve ardından tarifsiz bir hisle yanmaya başlayan boğazındaki ateşi söndürmek için galonlarca su içer sonra da kendinde gelir gelmez neydi bunun adı? diye sorar.
ve adana deyince akla gelenlerin en başında; o günden sonra her şalgam içtiğinde bizi bu anıyı dinlemeye mahkum etmesidir.
çocukluğum orada geçti. 1970'lerin adana'sından aklımda kalanlar;

* turuncu beyaz renkli adana spor futbol takımı, futbolcu miliç.
* adana demir spor. ve tek kollu futbolcusu.
* kaldırım kenarlarındaki turunç ağaçları.
* bici bici satan seyyar satıcılar. onların arkasından bici bicici amca diye koşan çocuklar.
* pamuk şeker.
* tabi ki şalgam. (şalgam suyu demiyorum.)
* baraj gölünde balık avladığım günler.
* vehbi necip savaşan orta okulum.
* evimizin yanındaki seyhan ilk okulunda akşamları slogan atan ülkücüler.
* gül bahçesi denilen çay bahçesi. akşamları harikaydı.
* dolmuşlar.
* faytonlar, evet!
* yaz akşamları seyhan kenarındaki pavyonlardan gelen müzik sesleri.
* okul önlerinde kaynamış nohut satan seyyar satıcılar.
* eser sineması ve civarı.
* kilis pazarı.
* küçük saat, büyük saat.
* karma karışık bir trafik, alabildiğine sıcak.
* ipek böceği beslediğimiz günler.
* cemal paşa mahallesindeki çocuk parkı.
* şehirler arası otobüs terminalinde gördüğüm o korkunç trafik kazası. hala gözlerimin önünde.
* çubuk frenli bisikletler.
* tatlıcı fehmi.
* baylan pastanesi.
* mavi köşe pastanesi.
* onbaşılar kebap salonu. (hakikisi hem de...)
* istasyon mahallesi.
* demir köprü.
* trenler, kara trenler.

çok var, daha çoook. öyle çoklar ki, hâla anlamlandıramadığım. neden bunları yaşadım geride kalacaksa dediğim.