bugün

1999-2000 sezonunun 26. haftasinda ali sami yen stadinda oynanmis ilginc derbi mactir.. mactan onceki genel durum soyledir;

fenerbahce tarihinin en kotu sezonunu gecirmektedir. lige havlu atilmis, kupadan ve avrupadan elenilmis, üstüne 2 kez teknik direktör değişimine gidilmiş ve takım son olarak altyapı sorumlusu turhan sofuoğlu'na emanet edilmiştir.

galatasaray ise tarihinin en parlak gunlerini gecirmektedir. avrupa'da ve turkiye'de uzun suredir yenilmemistir. bu mactan once oynadigi son karsilasmada da uefa kupasi'nda real mallorca'yi deplasmanda 4-1 yenmistir.

macin oynanacağı hafta ise ilginç olaylar yaşanır. önce okan buruk "fenerbahce pota takip oynasin" gibi bir aciklama yapma curetinde bulunup ziyadesiyle haddini aşar.. ardından dönemin galatasaray yöneticisi aziz ustel isin civigini cikarip katıldığı her tv programında 4 farktan az bir galatasaray galibiyetinin kabul edilemez oldugunu belirtir. osman tamburaci ise mac gunu mikrofonlara gulumseyerek 'bu macta hersey olur, balik kavaga cikar ama fener galibiyeti olamaz' gibi demecler vermektedir mutlu mutlu... galatasaray medyasi da bu duruma ayak uydurmus; macin oynanacağı hafta boyunca surekli fenerbahce ile dalga gecmeyi ihmal etmemislerdir..

fenerbahce cephesinde ise sessizlik hakimdir. buyuk umutlarla baslanan sene hayal kırıklıkları ile geçmiştir.. bu mac icin olasi beraberlige bile cok iyi bir prim verilmektedir ama yine de galibiyete bir inanc vardir. hafta ici idman macinda guzel bir gol atan yaw preko'yu butun takim arkadaslari omuzlara almistir ki birlik adina en guzel ornektir belkide.

macin en bomba ani ise mac oncesidir kanimca. tribunleri tek tek gezmekte olan show tv muhabiri galatasaray taraftarinin klasik "3 olur, 5 olur" tarzi goruslerinden sonra fenerbahce taraftarinin oldugu bolume yonelir. agzinda sigarasiyla maca sokacaklari dev fenerbahce bayragiyla ugrasan bir fenerbahce taraftarinin yanina yonelip "mac ne olur" diye sorar. fenerbahce taraftari kafasini bile cevirmeden verir cevabi;

"- hiç sanslari yok.."

maça gelince; okan buruk & aziz ustel & osman tamburaci gibi çakma nostradamusların kehanetleri sonucunda inanilmaz motive olan fenerbahce, ilk yari boyunca alpay ozalan ve ogun temizkanoglu'nun müthiş ozverili mucadeleleri sonucu butun pozisyonlari savusturmayi basarir. ikinci yari ise oulare ile topu bulusturma uzerine oynar. bu pozisyonlardan birinde suleyman oulare topu orta sahadan alıp, suat kaya'yı geçer*, atağa destek veren kimse olmamasına karşın hızla ceza sahasına doğru driplinge başlar, bu arada emre belozoglu oulare'ye yetisir ve ceza sahasina girmeden indirir ve fenerbahçe ceza yayının 3 metre kadar gerisinde bir serbest vuruş kazanır..

bu serbest vuruşla birlikte o tarihi an gelir. samuel johnson topun basina gecer, iyice gerinir. yaradana siginip vurdugu top, baraja carparak yon degistirir, taffarel'i sasirtir ve bütün herkesin saskin bakislari arasinda aglarla buluşur.. ali sami yen'de herkes saskindir, olum sessizligi vardir. macin son 10 dakikasinda ise galatasaray'in suursuz ataklari ile gecer. bu arada oulare cok net bir pozisyonu da harcar. ali sami yen stadı'nı ise çok farklı bir tezahürat inletmektedir;

http://www.youtube.com/watch?v=rTgBurw3qQM

macin sonunda az sayidaki fenerbahce taraftari* torunlarina anlatilcak tarihi bir maci gormus olmanin sevinciyle evlerine donerken, galatasaray cephesi uzun sureli bir saskinlik yasar. kolay degildir tabi, bilmem kac maclik yenilmezlik serisi ucup gitmistir ya tarih hep tekerrurden ibarettir iste..

macla ilgili detaylar;
http://www.turkfutbolu.ne...-00/1999-00fbhafta26.html

mactan onceki galatasaray taraftarlari & osman tanburaci'nin gorusleri icin;
http://www.youtube.com/wa...p;mode=related&search=

samuel johnson'ın golu icin;
http://www.youtube.com/wa...p;mode=related&search=

yaklasik 2 yil sonra gelen edit: imla.
(bkz: emre nin kutsal kasesi)
büyük hayal kırıklığı olan maçtır.*
fenerbahce nin gs den herzaman daha büyük ve daha üstün oldugunu, bunu en kötü şartlarda bile belli edebilecegini gösteren unutulmaz mac...
(bkz: küçük takımların büyük maçlara iyi konsantre olması)
fenerbahçe-galatasaray maçlarının şampiyonluk, kupa, liderlik vs. den ayrı olduğunun, farklı bir önemi olduğunun kanıtı olan maç.
tek kale oynanan bir maçın sözkonusu kale lehinde kazanılması ile sonlanmış futbol maçı.

fatih terim maç sonrası konuşmak için salona girer, sandalyesine ilerler ve oturur.aradan 8-9 saniye sonrasında ; ''bu maçın yorumu olamaz.'' deyip kalkıp gider.
top yuvarlaktır ama fenerbahçe galatasaray maçlarında daha bir yuvarlak hal alır sözünü doğrulayan bir maç sen bastır bastır golü kalende gör galatasaray o ara coşkun tabi fener de adanaspor'a yeniliyo galiba 4 yiyip. ama maç geliyor galatasaray tek favori beraberlik bile düşünülmüyor. ama galatasaray gol atamıyor fener gol yiyemiyor arkasından bir tane de uzaklardan bir frikikten johnson'la golü buluyor. olacak şey değil gibi ama olmuş bir kere.
yıllarca galatasaray tarafından ezilmiş fenerbahçe bu maçtan sonra aldığı 3 puanı galatasara'ın kupalarıma mal edip 40 gün 40 gece boyunca bayram yapmıştır. galatasaray'ı ankaragücü, bursaspor, adanaspor, kocaelispor akçaabatsebatspor, beşiktaş vs. vs. de yenmiştir ama arsenal, barcelona, juventus, milan, lazio, monaco gibi efsane takımları acaba hangi türk takımı yenebilmiştir.
bir benzeri için;

(bkz: 6 mayis 2001 fenerbahce galatasaray maci)
tanım: galatasaray'ın alışılmış oyun sistemini değiştirip fenerbahçe için özel sistemle oynadığı maç. *
evden çıktık babamla. arabaya bindik kuzenimi almak için aşağı indik, dereboyu'na. ben arabadan halamların cama bakarken camda dedemi gördüm. kendisi fanatik fenerlidir. bende o zaman bildiğin çocuk... sonra elimle 3-0 işareti yaptım. dedemin tepkisini hatırlamıyorum. ben iyice gaza gelip işareti 5-0'a çevirdim. sonra kuzenim geldi gittik maça. bütün kapalıya tek tek sorsan '3,4 farklı galibiyete razı mısın?' falan diye; yarısı 'hayır...'derdi. öyle bir affedersiniz taşak havası. maçla ilgili hatırladıklarım ise, okan'ın resmen fenerbahce cezasahasından çıkmadığıdı, rüştü'nün zaman geçirdiği için sarı kart görmesi, galatasaray'ın herhangi bir defansif oyuncusunun bile birden çok gol pozisyonuna girdiği ve johnson'ın golünden sonra fenerbahçe taraftarlarından gelen deplasmanda gol atan takımın taraftarının gol sesi idi.
sonrası bir hafta falan gidemedim dedemlere...
(bkz: teşekkürler galatasaray)
(bkz: yaşattığın onca anı için)
(bkz: fenerbahçe'ye en iyi zamanında bile yenildiğin için)
Fenerbahceliler öylesine zafer sarhoşu olmuşlardır ki, bir fenerli milletvekili galibiyetten ötürü sadece Fenerliler icin gecerli olacak 3 günlük resmi tatil teklifini meclise sunmuştur. *
Ayrıca Johnson'un vurdugu topum emrenin götüne carparak gol olması fenerin nasıl bi ballı takım oldugunu ortaya koymustur.
Hangisinden bahsetmek lazım bilmiyorum...
- Deplasmanda açılan büyük bayraktan bahsetmek lazım yoksa 82. dakikada yaradana sığınılarak vurulan topun kaleye girip 5 sıra aşağı uçmaktan mı basetmek lazım ?
- Maçtan sonra saygıdeğer yöneticilerimizden atilla kıyat'ın avrupa'nın en büyüğü türkiye'nin en büyüğü olmadığını gördü lafını mı konuşmak lazım.
- Bir de maçtan çıkarken fenerin ölüsü cimbomu öper tezahüratını mı incelemek lazım.

Maçtan sonra yanılmıyorsam antalya ile karşılaşmıştır takımımız. Zorda olsa 1-0 yenmiştik galiba. Sami yen de açılan dev bayrak bu sefer telsim de idi. Maçtan sonra parçalara ayrılıp kadıköyün güzide yerlerinde taraftarı selamlamıştır.Antalya maçından önce parmak kaldırsın parmak kaldırsın cimbomu öpenler(!) diye tezehüratta Turhan hocanın parmağını kaldırması anılarda en üst sıralara yerleşmiştir.
fenerbahçe'nin kazanarak, galatasaray ile arasındaki puan farkını 23'ten 20'ye düşürdüğü karşılaşma.

http://www.turkfutbolu.ne...999-00/1999-00puan26.html
maç detayları buradan görülebilecek maç.

http://www.tff.org/Defaul...pageID=29&macId=31153
hayatımda izlediğim en ilginç maçtır. sanki birinci lig takımıyla mahalle takımı maçı vardı. dalga geçmek için bu büyük takım gol atmadı ve ardından küçük takım gol attı ve doğal olarak çok sevindi. geçen gün beden eğitimi öğrencileri ile güreşçi takımı maç yaptı, beden eğitimi öğrencileri ile aynı takımı paylaştım. paso taşak geçtik, o kadar ki gol atmayı unuttuk ve güreşçilere yenildik. öyle bir maçtır.
beni hayatımda ağlatan tek galatasaray maçı. ağlamamın sebebi fenerbahçe'ye yenilmemiz değil tabi ki. sen 90 dakika oyna oyna ama öyle böyle değil tek kale maç, afedersin sikindirik bir golle yenil.
jhonson'un gs yi ve hayallerini sikerttiği maçtır.
(bkz. eşek sikmek)
fenerbahçe balı nın temellerinin atıldığı maç.
15 sene geçmiştir üstünden ve hala unutulmaz.
o da bir şey mi, (bkz: 11 mayıs 2005 hacamatı) var esas. dünya futbol tarihine bir finalin 90 dakikasında 5 gol yiyen tek takım olarak geçmiştir Fenerbahçemiz.
her ne kadar galatasaray oynasa da samuel johnson maçın önüne geçmiştir. atamayana attı.

özeti:

https://www.youtube.com/watch?v=4H2FL2XizRg
galatasaray" ın yüzde 65" e 35 topla oynama, 12/ 2 isabetli şut üstünlüğüne rağmen fenerbahçe" nin sürpriz biçimde kazandığı maç. " derbilerin favorisi olmaz " sözünü doğrulamıştır.
büyük takımlar (bkz: galatasaray) aldıkları kupalar ile, küçük takımlar (bkz: fenerbahçe) ise büyük takımları yenmeleri ile övünürler.
''derbilerin favorisi olmaz''Sözünü kanıtlayan maç.