bugün

trenle seyahat etmek

uluslararası olması düşünülüyorsa cidden herşeyin göze alınması gereken yolculuk çeşidi. şöyle ki, öncelikle eğer kış aylarından birinde çıkıyorsanız yurdumuzun batı sınırından, yanınıza bol ama cidden bol miktarda yiyecek içecek alınız. bunlara alkolü dahil etmeyiniz, çünkü her daim açık maziden kalma duty-free içki mağazamız hep açık. örneğin absolut vodka 9 euro. evet 9. neyse,

kısaca özetlemek gerekirse, ilk vagonda ne idü belirsiz bir kavgayla sirkeciden başlayan yolculuğumuzda ilk bir kaç saat yolda olduğumuza inanamamak ve sevgililerle araşmakla geçti, en yakın arkadaşımla çıkmaktaydım yola. yurdumun güzel demir yolları beşikten de öte bir merdanedeymişçesine sallarken bizi, biz kafamızı çarpmadan yola devam etmeye çalışıyorduk. abarttığımı düşünenleriniz olabilir. akşam 10 çeyrek gibi başlayan yolculuğumuzda gece 2 gibi kapıkule sınırına ulaştık. bulgar treni olduğundan bulgar dayı kondüktördü ve bizi uyandırdı sınırda saolsun, pasaportları onaylatmak için sıraya girdik, onaylattık, vodkamızı aldık döndük vagona, dışarısı takribi eksi 15 falan. içerisi sıcak mı diye bir soru gelmiş olabilir aklınıza, değil. ama 3 kişilik yataklı vagon o kadar küçük ki, hani osursanız ısınır derler ya, ona bile gerek yok. biz tren hareket etsin diye beklerken saatler geçti gitti, biz de uyuduk yapacak daha iyi bir şeyimiz olmadığından. uyandığımızda saat sabahın 7siydi ve biz hala kapıkule sınırında bekliyorduk. duraklama saolsun baya biriyle tanıştık trende lakin muhabbet de bi yere kadar. 11 saat beklemenin ardından hareket ettik. meğer bulgar tarafında tellerde arıza varmış. yine bir 7-8 saatin ardından Sofya'ya vardık. son anda belgrad trenini yakaladık, ve tren hareket etti. absolutumuzu tüketir ve muhabbet ederken baktık yine ısıtma çalışmıyor, gecenin 11i olmuş ve camlar içerden buz tutmaya başladı. saatler sonra sabaha karşı 3 gibi uyuyakalmışız herşeye rağmen ve bizim yaklaşık 30 kiloya yakın valizlerden birisi çalınmış, herkesin aynı anda uyuduğu dakika sayısı en fazla 20dir bu arada. saolsun kondüktör de çok yardımcı oldu, zabıt falan tutmadı kendisi, belgradda uğraşın dedi..

(bkz: sırp polisi)

devam eden yolculuğumuz sonunda belgrada vardık, ilk gün polisle işimizi halledemedik, ancak üçüncü gün bir zabıt elde edebildik. sonrasındaki belgrad - budapeşte , budapeşte - viyana ve son olarak viyana - varşova yolculukları sorunsuz ve sıcak geçti. dolayısıyla bu maceraya katılmak isteyenler mümkünse avrupa birliği sınırından başlasın derim..