bugün

bir yavruyu hoplatmak yerine ona aşık olmak

hayatımdaki gördüğüm en looser hadise. tam bir kaybeden mısrası, tam bir trajedi... adidas varken acliclas giymek kadar çakma da üstelik. asla da anlamayacağım bu sapkın zihniyeti. bir kadını çığlıklar attırarak orgazma ulaştırmak varken aşk denen çetrefilli yola sokup üzmenin neresinde erdem? geniş çapta düşününce bir kadını sikmek mi ona daha büyük bir kötülük yapmaktır yoksa ona aşık olmak mı? sikilmenin yürek ağrısı birkaç gün sürer, ama aşk? belki de bir ömür...

hep söylediğim gibi hoşlandığım bir kadını hemen sikmeye çalışırım ben. yani sizin deyiminizle sevişmeye işte. çünkü biliyorum ki bir kadını siktikten sonra hormonlarımızın bize oynadığı oyun son bulur ve bizler özgür kalırız. özgür yürekler için aşk denen vebanın anlamı yoktur. o an orada olmak, o an istemek ve o an bir şeyler yapılmazsa kaybetmek demektir bu savaş. buna aşk demek, sikmeyi hoyratça gösterip aşk denen sapkınlığı masumlaştırmak trajediden başka bir şey değildir.

siz ferhat'ın o dağı şirin'i sikmek için deldiğini bilmiyorsanız hata sizde demektir. hep yanlış yerlerde durdunuz belki de... ben rüyamda gördüğüm bir kız dışındaki dişilere aşık olamam. çünkü o büyülü perdeyi aralamanın tek yolu bir kadını deli gibi sikmektir. sonrası mı? iyilik, güzellik.