bugün

konjonktivit

Kıbrıs'ta tank taburundan hudut birliğine tertip emrim çıktı. Hudutta en yakın yerleşim yer bizim tarafta yani Türk tarafı 4 kilometre uzaklıktaydı. Zaten Kıbrıs'ta genel Su sorunu var. Bizim bölüğün etrafı Kemal bayır adında bir çiftçinin daha doğrusu ağanın tarlalarıyla çevriliydi. Ağanın bir kilometre mesafede tarla sulamak için açtırdığı su kuyusu vardı. Birliğe Su oradan gelirdi. Karakola yeni gelmiştim. Duş alıyorum ,hamamda su biraz yağlı gibi ağır bir kokuya sahipti. Neyse yıkandım gittim yattım. Sabah uyandım sol gözüm zor açılıyor. Gittim yıkadım filan pek fayda etmedi. Birkaç gün gözüm bayağı iltihap attı. Arada ağrıda yapıyor. Yanıyor, yine gittim gözümü yıkamaya tabi hazır su işe gözümün alt kısmından afedersiniz böyle yeşil balgam gibi ilhihap topluyorum. Gece 4-8 nöbet var. Zor bela uyumuşum. Gece bir uyandım gözümün ağrısından asıl gözümü açamıyorum. Yapışmış göz kapaklarım. Tabi bu birkaç gün sallama çay içtikten sonra çay poşetiyle temizliyorum gözümü. Tabi diyeceksiniz revire neden gitmiyorsun. Revire 2 gün sonra gideceğim. izinden dönmüştüm katılış muayenesi olacağım. Hudutta reviye gitmek zor iştir. Nöbet dönmüyor diye hasta olduğuna inandırman gerekir. Revire gittik hop dediler tabip üsteğmen gelmedi. Bizim iş haftaya kaldı. O b iş r haftalık süreçte gece gündüz şişe su ve çayla yaptığım masajlar sonucu en ağrı dindi ve iltihap akışı yavaşladı. Revirde damla yazdı tabip üsteğmen. Damlada 2 gün sonra ulaştı karakola. Damlanın adını hatırlamıyorum ama bir iki kez kullandım anında kesti iltihabı. Bütün hastalıklar gibi berbat bir hastalık. Gözümün açılmadığı geceler uyku uyuyamazdım. Tavsiye olarak çay masajını öneririm. Hayattan soğutur insanı. Bir göz uykusuzluktan yanar diğeri iltihaptan yanar.