sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

Yazmak işe yarasa da sayfalarca yazsak buraya...

"Barış birbirimizi dövebileceğimizi ya da öldürebileceğimizi anladığımız zaman gelecek" demişti arkadaşım Barış.
Ne kadar tuhaf değil mi?
Yazı icat edileli 6 bin sene olmuş ama insanlar hala birbirlerini öldürüyorlar.Şiddetin şiddet, ölümün ölümden başka birşey getirmeyeceğini bile bile üstelik...
Hergün ülkenin bir yerlerinde bombalar
patlıyor...
Hergün bir anne evlatsız kalıyor.
Hergün bir evlat babasız...
Hergün genç bir kadın kocasız...
Hergün bir kardeş ağabeysiz...
Hergün bir ağabey-abla kardeşsiz...
Hergün biraz daha ölüp, ölüme alışıyoruz.

40 yıldır süregelen çatışmaların karanlığı,40 yılın verdiği en fütursuz haliyle üzerimize çökmüşken dahi bizler birbirimizi öldürmeye devam ediyoruz. Daha öncesinde 50 bine yakın insanımızı kaybetmiş olmamıza rağmen...
insanlık tarihi de bu değil mi ki zaten?
Tarihinin tarihe gömüldüğü üzerine...

Üstelik bunları coğunluk kitleye anlatamıyoruz.Sadece Pkk değil dünyanin hangi ülkesinde olursa olsun Pkk tarzı savaşan bir örgütün, militanlarını öldürmekle bitmeyeceğini mesela...!
Ayrıca bunu sadece ben de değil mesleğinin zirvesinden emekli olmuş Genelkurmay Eski Başkanı ilker Başbuğ birçok kere söylemişti. Akademik kariyerin ne olursa olsun sonuçta aklın yolu bir.(Bknz: http://m.t24.com.tr/haber...enin-kitabinda-yok,337600)

Tarihte yedi,sadece Anadoluda bin senelik devlet geleneği olan insanlardan, karakolun önünde bomba patlatmakla bir kaç asker-polis öldürmekle değil toprak, çakıl taşı alınamayacağını anlatamıyoruz.
Bir kısır döngü içinde ayaklarımızın yere ne zaman basacağını bilmeden savrulup duruyoruz...
Birini Kürd'e söyleyince Türk ırkçısı,diğerini Türk'e söyleyince bölücü oluyoruz...

Ve bunca acılar yaşanirken 3. köprünün son teknoloji ürünü, dünyanin en genişi olduğundan falan bahsedebiliyoruz...
Duble yollarimizdan...
Batının bizi yaptigimiz viyadüklerden metrolardan kıskandığından...
Memleketin dört bir tarafında yapılan terörist saldiralarin köprülerin,avmlerin yapımını engelleyemeyeceğinden...
Yarım saatlik şiddetli rüzgarda bile anında elektriklerin kesildiği Doğu Karadeniz bölgesinde HESlerden göğsümüzü kabartarak bahsediyoruz...
Türkiyenin en fazla yağış alan bölgesinin bir ilçesinde bir kaç sene öncesine kadar günlerce susuz kalmamıza rağmen ülkenin her sene %6-7 civarında büyüdüğünü anlatıyoruz...
Devletin 1.300 Lira asgari ücret veril vatandaşlarına yaşama hakkı tanımadığı ülkenin, dünyanın en büyük 15 ekonomisinden biri olduğunu düşünüyoruz.

Aklım almayınca vicdanıma vuruyor yüreğim ağrıyor,dayanamıyorum.26 yaşındayım daha şu yaşananların mantıklı açıklaması varsa biri anlatsın,çünkü ben ikna olmaya hazırım.