bugün

satış danışmanı

anlaşıldığı kadarıyla günümüzde sırf orta seviyeli burjuvanın ve diğer sektör kölelerinin egosunu şişirmek için var olan satış kölesi.

herkes zaten bedenini biliyor, ürünler renklere çeşitlere ayrılıp rafa dizildikten sonra tezgahtarın müşteriyle ilgilenme amacı ona kendini güçlü hissettirmek ve bilinçsizce de olsa haline şükredip mutlu olmasını sağlamak.

avukat, doktor, mühendis, yönetici, hakim savcı hemşire muhasebeci vs... kim varsa kendi mesleğini modern kölelik olarak algılamaya başladığı bir zamanda alışverişe çıkmışsa bu insanların mesai durumlarını, müşteriye nasıl yaltaklandıklarını , 3 kuruş için 5 takla attıklarını görerek tatmin oluyor ve kendi sorunları hafifliyor bir nebze, depresyon tedavisi olarak alışveriş yapma nedeni de bu insanların.

3 saat önce toplantıda amirinden azar işiten bir konumdayken , bir avm nin kapısından girip ayakkabı mağazasına girdiğinde birisi yanaşıp ayakkabını giydirmeyi teklif ediyor. sana güçlü hissettiriyor, isterseniz yardımcı olayım diyor istemediğinde sinek gibi başından savıp kendini bir anda üstte hissediyosun. sonra bir de sözlüğe girip sızlanmalar vay efendim dibimden ayrılmadı, vay efendim her ürüne yakıştı deyip bana kakaladı. e napabilir ki siz alışveriş manyakları ve büyük markalar arasındaki sihirli çekim sürdükçe bu insan da aylık kotasını doldurmak için türlü şebeklikler yaparak geçinmek durumunda kalacak. yeri gelecek liseli ergen bebelerin sırf eğlence olsun diye okuldan kaçıp mağaza mağaza gezdiği ve hiçbir bok satın almadığı bir günde arkalarını toplayacak, yeri gelecek senin o gün başka bişeye moralin bozuk diye kendisine böcek gibi davranmana katlanacak.
aynısı garsonlar, komiler için de geçerli. orada muhtemelen öğrenci bir insan sana hizmet ediyor part time çalışıp sen de onun emrinde olmasının verdiği gazla mutlu oluyosun.

çünkü insanlar bu kadar acınacak halde evet, hepimiz mutlu olmak için birbirimizin kötü duruma düştüğünü görmeye muhtacız. en yakın arkadaş bile okulda ondan iyi not aldığında sana kinlenir içten içe; iş hayatında bir darbe yediğini veya bir şeylerden vazgeçip mütevazi bir aile hayatına çekildiğini duyan lise arkadaşınsa içten içe sevinir yıllar sonra. insanların görünmeyen hırs ve egoları kimi mesleklerin varoluş sebebidir işte. kapına gelen dilenciye bile bir iki bozukluk, kıyafet veya yemek verdiğinde aslında içten içe kendine yardım eder ne kadar iyi über süper bir insanım diye düşünürsün.