bugün
- 4 bin türkiyeli siyonist gazze'ye gitti16
- 10 liralık simiti 500 liraya kakalayan adam8
- uyku problemi çeken yazarlara tavsiyeler11
- sizin köyünüzden 34 insan bombalansaydı8
- okumak istediğiniz kitaplar10
- başı açık erkeklere cehennemde büyük azap var14
- 26 haziran 2024 çek cumhuriyeti türkiye maçı26
- arda güler27
- cenk tosun13
- kasap dükkanına saldıran koyun15
- allah istese enflasyonu sıfırlar11
- 22 haziran 2024 türkiye-portekiz maçı8
- barış alper yılmaz17
- galatasaray lobisi15
- manyak olmaya karar verdim9
- ölümden korkanlara bir söz bırak9
- gideon reid morgan jj27
- anın görüntüsü18
- bel çantası kullanan erkek13
- diyanet işleri başkanlığı24
- kazara evlilik teklif etmek9
- türkçe ezan zulmü13
- sözlüğün en hanımefendi yazarı48
- karınızın kapanmak istemesine ne dersiniz31
- etle beslenmenin her zaman ucuz olması19
- kuranda tomurcuk göğüslü kızlar ifadesi geçmiyor14
- butun erkeklerin ayni olmasi22
- özgür özel'in giydiği akp ceketi18
- true yu izmir'e bırakıp kaçmak8
- ismi uğur olanların uğruna inanmak11
- kimseyle konuşmak istememek19
- et yemesinler ot yesinler diyen gurbetçi9
- arkadaşlar sizce bu pantolon nasıl8
- yürürken kollarımızı niçin sallıyoruz8
- astrolojiciler bi bitmediniz amk10
- zengin bir kayınbaba bulup piyasadan çekilmek8
- menemen soğanlı mı yenir soğansız mı14
- sporcu motorcu müzisyen uzun boylu olmayan erkek10
- hacca gitmek çok mu önemli19
- sevgilisi olduğunu belli etmeye çalışan insan15
- rafa silva9
- bik bik ve insan olmaya ceyrek kala dansı16
- bir isme yazılmış en güzel şarkı10
- hangi dizinin başrollerinden olmak isterdiniz8
- onu çok seviyorum ne yapmalıyım14
- cennette ne var15
- en sevdiğin pozisyon8
- whatsapp da engellenen kişi durumu nasıl görür9
- geri dönülmek istenen tarih10
- düşün ki o bunu okuyor8
"seni anlıyorum"
öyle ihtiyaç duyulan bir sözdür ki hem de.
toplum içinde ağlamak hiç adetim değildir. çoğu kez üzüldüğüm ağlama ihtiyacı hissettiğim zamanlarda yalnız kalmayı tercih etmişimdir. ama her insanın bir gafleti oluyor.
nasıl olduysa anlık bir sinir boşluğuyla çok sevdiğim bir arkadaşımla kafede otururken aniden ağlamaya başladım. onca yıllık arkadaşlığımız boyunca beni ağlarken hiç görmemişti kendisi. öyle panik olmuştu ki. "ne oldu" diye sorduğunda içimden geçen her şeyi bir bir dökmeye başladım. işin kötü tarafı ben onları döktükçe gözyaşlarım daha da artıyordu. gözyaşlarım arttıkça da arkadaşım daha çaresiz kalıyordu karşımda, hissediyordum. "ben seni hiç böyle görmemiştim, sana ben çok imreniyordum, neden böyle oldu?" diye şaşkınlığını belli ediyordu.
daha fazla üzülmesin diye kendimi susturmayı denedim. ağlamak da gülmek gibi bazen kriz haline gelebiliyormuş; kendimi durdurmak istedikçe arttı. baktım olmayacak anlatıp ağlamaya devam ettim. ben anlattıkça o da bana kendinden örnekler veriyordu.
"sen öyle diyorsun ama enurchem, ben daha kötü haldeyim." diyip her söylediğime kendinden bir şeyler buluyordu.
çok kızdım o an ona. ya hu dedim, beni dinleyip destek olacağına, kendi dertlerini açtı bana. daha da devam etmek istemedim. sustum, sinirlenip.
sonra çok oturmadan ayrıldık. daha sonra sakinleştiğimde, o panik olmuş halleri bana öyle sevimli geldi ki. kendinden bana örnek vermesi, bir çeşit "seni anlıyorum" du aslında. illa direk söylemeye gerek yok, beni anladığını hissettirmişti ya, bu yetti.
öyle ihtiyaç duyulan bir sözdür ki hem de.
toplum içinde ağlamak hiç adetim değildir. çoğu kez üzüldüğüm ağlama ihtiyacı hissettiğim zamanlarda yalnız kalmayı tercih etmişimdir. ama her insanın bir gafleti oluyor.
nasıl olduysa anlık bir sinir boşluğuyla çok sevdiğim bir arkadaşımla kafede otururken aniden ağlamaya başladım. onca yıllık arkadaşlığımız boyunca beni ağlarken hiç görmemişti kendisi. öyle panik olmuştu ki. "ne oldu" diye sorduğunda içimden geçen her şeyi bir bir dökmeye başladım. işin kötü tarafı ben onları döktükçe gözyaşlarım daha da artıyordu. gözyaşlarım arttıkça da arkadaşım daha çaresiz kalıyordu karşımda, hissediyordum. "ben seni hiç böyle görmemiştim, sana ben çok imreniyordum, neden böyle oldu?" diye şaşkınlığını belli ediyordu.
daha fazla üzülmesin diye kendimi susturmayı denedim. ağlamak da gülmek gibi bazen kriz haline gelebiliyormuş; kendimi durdurmak istedikçe arttı. baktım olmayacak anlatıp ağlamaya devam ettim. ben anlattıkça o da bana kendinden örnekler veriyordu.
"sen öyle diyorsun ama enurchem, ben daha kötü haldeyim." diyip her söylediğime kendinden bir şeyler buluyordu.
çok kızdım o an ona. ya hu dedim, beni dinleyip destek olacağına, kendi dertlerini açtı bana. daha da devam etmek istemedim. sustum, sinirlenip.
sonra çok oturmadan ayrıldık. daha sonra sakinleştiğimde, o panik olmuş halleri bana öyle sevimli geldi ki. kendinden bana örnek vermesi, bir çeşit "seni anlıyorum" du aslında. illa direk söylemeye gerek yok, beni anladığını hissettirmişti ya, bu yetti.
güncel Önemli Başlıklar