bugün

devrimci olarak kolay yolu seçen yurdum gençleri

enteresan ötesi durumdur, oldukça zorlanarak tanımlamaya çalışmakla birlikte ancak bu gelir elden...

devrim ve kolay yol nasıl bağdaştırılır anlamak güç, kendini devrimci addeden insanlar için oldukça zor sanırım bunu anlayabilmek; ubermensch olamadık ki anasını satayım anlayalım...

şöyle düşünelim; bir otobüsümüz var, içinde 50 kişi var ve otobüs belli bir yöne doğru gidiyor.. sonra;

birileri çıkıyor ve "otobüsü artık durduralım" diyor, "bu kadar yeter" *
birileri çıkıyor ve "biraz yavaşlasak" diyor, *
birileri de çıkıyor ve "daha hızlı olmamız lazım" diyor şoförden aldığı destekle, *
birileri de sessizce oturuyor, kendi kaderini belirleyecek olanların kararını bekliyor...
ve ansızın biri çıkıyor "otobüs yanlış yöne gidiyor, tam tersi istikamete gitmeliyiz" diyor.
kaderlerine razı olanlar ne yapacağını bilemiyor ancak otobüsün istikameti konusunda fikirleri olanlar saldırıya hazırlanıyor...

tersi savunan otobüste de, mektepte de, fabrikada da, binbir biçimde oluşumda da hep yalnız durumda! ve böyle bir durumda "artık duralım" diyenlerden biri çıkıyor ve istikametin tersine çevirmeye çalışan tek kişiye "amma da kolay yolu seçtin, yapacak başka işin yok mu senin" diyor... bu hikaye burada bitiyor, fakat o tek kişi otobüsün yönünü değiştirmekten asla vazgeçmiyor, otobüsten atılmak pahasına bile olsa...

(bkz: sarhosken entry girmek)
(bkz: Boyledir Bizim Sevdamiz)