bugün

bulut

Beyaz bir at durur ayakta
ve o küçük oteldir şafakta o herzaman ilk-gelen-ilk-hizmet edilenin uyandığı uykusundan
saraysal konforun içinde
Bütün ömrünü aynı dünyada mı geçireceksin
Yarı ölü
Yarı uyurken
Yetmedi mi sana bu kadar çok sıradan yer
insanlar hakikaten sana gülmeden bakar
Onların gözleri cam
Geçersin yanlarından zamanlarını israf edersin ölürsün ve uzaklaşırsın
Yüze kadar sayarsın sayarken hile yaparsın öldürürsün bir on saniye daha ekstradan
Elini kaldırırsın aniden gönüllü ölmek için
Korkma sen
Bir gün
Tam bir gün kalacak ve sonra bir gün sonra daha geçince aradan
O olacak
Artık bakmaya gerek kalmayacak insanlara ne de onların iyi tanrısının temin ettiği hayvan yoldaşlarına
Ve de onların arasıra seviştiklerine
Artık kendi kendine yüksek sesle konuşmaya gerek kalmayacak geceleyin boğmak için
Matemini ısıtma bireylerinin
Artık gerek kalmayacak kendi göz kapaklarımı kaldırmaya
Ne de kanımı fırlatmaya etrafa bir nevi disk gibi
Ne de nefes almaya isteksizliğime rağmen
Gene de buna rağmen ölmek istemiyorum ben
Kalp çanım şarkısını söylüyor yavaş tonlarda eski zamanlardan kalan ümidini
O müziğin benim o kadar iyi bildiğim olmasa sözcükler
Olmasaydı tam ne söylemekte oldukları o sözcüklerin
''Geri Zekâlı'' *