hilal

herkes birşeylerin cahilidir, bunu bilelim yeter.

ne demiş sokrates; en bilgili insan benim çünkü atinalılar hiçbir şey bilmiyorlar ve bu cahilliklerinin farkında değiller oysa ben hiçbirşey bilmiyorum ve bunun farkındayım ve bu nedenden ötürü ben atinalılardan daha bilgiliyim.

senin sanat dediğin açıklık saçıklık sapkınlık değil yavrum kuzum.

görsel

son defa görsem seni kaybolsam yüzünde...

her insan aslında birer adem ve havvadır ve her biri kendi yaptıklarının cezasını çekmek için dünyaya gönderilmiştir ya da bu sadece birer araç olmuştur dünyaya gelmemiz için.

herkes gibi bende itiraf ediyorum, lisede okul kütüphanesinden baya kitap çalmıştım.

sebebi neydi? sebebi, kitap aşığı birisi olmamdı, haftada en az 3 kitap okuyacak kadar vakit ayırmamdı, okuduğum kitapları kendi kitaplığımda tutma merakımdı.

üniversiteli olduk, şimdi kitap çalıyor muyum? hayır.

şimdi, (ç)aldığım kitapları telafi etmek için köy okullarına bağışçılar ve sponsorlar sayesinde kıyafet, ayakkabı, kitap, araç-gereç götürebiliyorum ve çocuklara kitap okumanın önemini, kitabı okuduktan sonra başka bir kitap ile değiştirilmesini gerektiğini anlatıyorum, anlatıyoruz. Çünkü insan küçük yaştan itibaren bir davranışa alışırsa, büyüdüğü zaman bile devam ettirme isteği gelir.

o yüzden kitap çalan çocuklara hırsız muamelesi yapmayın. ilerde çaldığı kitapların kat ve kat fazlasını belki okuduğu okula belkide hiç kütüphanesi olmayan bir okula götürebilir.

Kimse aşırıya kaçmıyor, sadece istemediğiniz şeylerin olması sizleri rahatsız ediyor. Daha da edecek.

siz yanına geldiğinizde üzerinize üzerinize gelmesi.
sizi tanıyıp peşinizden gelmesi.
bacakları ve kuyruğunu kıvırıp olduğu yere büzüşerek kendini minicik bir top haline getirmesi.
uykusundan uyandığında şaşkın gözlerle etrafına bakınması.

tespit ettiğim önerme. neden diye soracak olursanız ilk olarak asgari ücretin 1603 tl olduğu bir ülkede starbucks'lar tıklım tıklım oluyorsa burada herkes düşünmek zorundadır.maalesef (küçümsemek için söylemiyorum) düşük gelirli vatandaşların (bende çok iyi değilim) zenginliğe özenmesi zenginlere içten içe şevhetle bakması ve kendilerini onların karşısında küçük görmesi bu kompleksi tetikliyor. aynı aşağılık kompleksi fakir adama iphone de aldırıyor ki bu apayrı bir konu.(cebine az buçuk para geçince i phone alıp aylarca parasız gezmek buna örnek gösterilebilir) starbucks a girince kendini bir elit zannediyor. Aynı kahveyi 2 sokak ötede 5 tl ye içebilirken 12 tl ye içince daha bir cool oluyor. halbuki mal gibi kuyruğa girip isteye isteye kazık yiyor şu aşağılık kompleksli dostumuz.(bu dostumuz her yerde. misal ankara 7. caddedeki 2 starbucks ta bolca var) ha birde dışarda 1.50 tl ye alabileceği peynirli poğaçayı 12 tl ye görünce aa o peynirli poğaça mı ya da 5 tl ye yiyebileceği havuçlu keki aa o havuçlu kek mi demesi asgari ücretli dostumuzu ayrı bir cool yapıyor. (tekrar söylüyorum aşağılamak için söylemiyorum)
demem o ki starbucks tan 12 tl ye vaytçaklıt moka alman ya da vayt çaklıt mokayı doğru telaffuz edip doğru yazman seni daha elit ve daha cool yapmaz tatlım.bir an önce o aşağılık kompleksini yenmelisin kendini kimliğini bütçeni ekonomik gücünü kabullenip ona göre alışveriş yapmalısın. ben demiyorum ki eğlenme dışarıda hoş vakit geçirme. yap ama 12 tl verme ucuz bir kahveye! ya da 12 tl ye peynirli poğaça alma! aa o peynirli poğaça mı deme çok komik gözüküyorsun!
kuru kahveci Mehmet efendiye girip kahve alman seni ezik yapmaz. aksine bana vay be adamdaki özgünlüğe ve öz güvene bakar mısın? dedirtir. ya da mc donald's burger king popays kfc (gerçi bunlar da pek elit sayılmaz) girip lahmacuncuya pideciye çiğköfteciye girmekten utanman seni komik duruma düşürür. ya da coolluğundan birşey kaybetmezsin yerli dükkanlara gidersen tabi benim nazarımda.
bu entry yi beğendirmek için yazmadım isteyen istediği oylamayı yapsın ya da yapmasın.
Edit:youtubedeki video eğitim kanalından esinlendim / haluk tatar
(bkz: haluk tatar)

Çirkin kızlardaki sempatiklik güzel kızlarda yok. Güzeller kendini beğenmiş oluyor. istisnalar olmakla birlikte, fazla güzelse zeka da geriliyor zaten. Tercihim çirkin kızlardır. Sempatik ve zeki olanlarından elbette.

Öğrencilerin sorunları ile ilgilenen rehber hocam vardı. Fakat geneli hakkında konuşmak gerekirse gerçekten oturmaktan başka ve kıytırık anketler yapmaktan başka bir işe yaramıyorlar. istisnaları vardır başında dediğim gibi.

Nietzche ince bir çizgi çeker, “sonunda insan ancak arzusunu sever, arzuladığını değil”. kişi size kavuştuğunda asla kavuşma ihtimali kadar sevemez sizi.