görsel

sezon sonu futbolu bırakacağını açıklamış, eh be kaptan. 2 yıl hatta 3 yıl oynarım diyordun, madem sadece 1 yıl daha oynayacaktın niye jübileni bizde yapmadın.

umarım bir jübile ayarlanır büyük kaptana.

edit: http://www.dha.com.tr/ale...olu-birakiyor_638974.html

"anadolu ajansı allah bir dese, inanır mısın?"

helal olsun yahu sana ne diyeyim. anadolu ajansının iktidar yalağı olmasından, tutulan tutanaklardan, elektrik kesintilerinden.. televizyonda bahseden şimdilik bir seni gördüm.

chp'nin karanlıktan aydınlığa yapılan oyunu çok hoşuma gitti. aydınlık bir ışık ve chp yazısı. iyi bir bilinçaltı çalışması. 19. saniyede görebilirsiniz, bunun dışında 2-3 dakikalık yasak olmasına rağmen bayrak kullanan sonra bayrağı değiştiren pisliklere karşı 25 saniyede iyi işler çıkartılmış diyebilirim.

unutmadan, lütfen genel seçimlerde oyunuzu en güçlü partiye verin "il" için. amaç öncelikle bu kara lekemizden kurtulmaktır, sonra ideolojimize uyan parti ve insanları seçeriz.
akp'nin karşısında en güçlü kim var chp mi? verin ona.. bir tek o indirebilir, mhp mi? verin ona..

oylarınızı sırrı süreyya gibi uydurulmuş insanlara harcamayın, komedyenlerinde şimdi zamanı değil. oy kullanmamak, yönetilmekten hoşlanmıyorum abi ben'lerin de, demokrasiye inanmıyorum'ların da zamanı değil.

kaçırdığı pozisyonlardan sonra gözünden akan yaşlar kameraya yansıdı.

musa üzülme sen ne imkansızları attın yine atarsın.

edit: ulan gökhan bırak adam bir tane gol atsın, bırakacak futbolu yoksa. şaka bir yana umarım sow bugün bir tane atar.

ertesi gün geri döneceksek niye o gün yırtalım ki? düz alır eve gidip yırtarız.

beleş kitap almak mı istiyorsunuz şu boktan fastfooddan uzak durun. ana çorbası için bir gün, gidin alın sahafçıdan işte.

-maça gidiyorum şimdi
+oldu, çok kız olur mu
-yok sanmam
+ya maçta çok kız olur mu
-hahha yok gelmez karı kız maça
+oğlum! maçta insanlara kız diyorum, sinirlen, öfkelen, hiddet duy, hunharca saldır diyorum!

yarmıştır.

edit: yukarıdakini okuyun önce sonra bunu okuyun yahu. tiye alıyorum burada yukarıdakini.

kanlı düğün olarak çevrilen, 1981 yapımı, carlos saura'nın müzikal filmi. kanlı düğün oyununun flamenko uyarlaması da diyebiliriz film için.

artık bir agnostiktir, ateist değil.

az önce hollanda'dan arkadaşlarımı aradım, "köyt" diye okunduğunu söylediler.

bir şarkı yazsam parayı kıracağım bende, youtube'da saniyede 10 milyon hit elde edeceğim. her tarafı allah, kutsal üçlü, üçgen, dörtgen, çıplak kadınlar, memeler, penislerle dolduracağım.. herkes klibi defalarca seyredecek ve her seferinde yeni bir sübliminal(!) mesaj bulacak da işte şarkı yok.

var mı gençler ortak olmak isteyen. şöyle bol haçlı maçlı "no religion" kolyeli bir klip çekelim. arkada da gölgelerden sevişen bir çift yaparız ya da bdsm falan. bir de üzerine damacanayla soda şişesi çıkarsa klip sonunda herkese hitap etmiş oluruz!

yeni bir yuva aldım ona, habitrail ovo loft. bu gezdi durdu, koştu çarkında, keşfetti bir güzel evini. sonra geldi dışarı çıkmak istedi, dikildi kenarda baktı bana. geldim yandan açtım kapağı, elime koştu. içeride çok hareketli olan can durgundu, oturdum, müzik açıktı dinledik beraber ilk kez bir yerlere gitmeye çalışmadı. onun yerine göbeğimde sweatinde bir kısmına sarılarak durdu. önce stairway to heaven sonra wish you were here, i wanna hold your hand ve snake eyes dinledik. son şarkıda uyudu zaten. şarkı bitince kaltı, kafesine gitmek üzere elime çıktı.

bilmiyorum ama sanki bana yeni evi için teşekkür etti, ilk kez kucağımda uyudu.

edit: eski yuvasında son fotoğrafı
görsel
bir tane daha buldum. :)
görsel

yalan yanlış bilgilerle kafaları karıştırmayın. her ilişkiye giren kişi değil, belirtilen durumlarda ve koşullarda. ulan soruda aids hastası olabileceğini düşündüğünüz biriyle ilişkiye girdiniz mi, diyor. seviştin mi hiç demiyor ya da erkek erkeğe ilişkiye girdin mi diyor, herhangi bir kadınla yattın mı demiyor en nihayetinde.

öncelikli olarak acil ilanlara, eğer kan grubunuza ihtiyaç duyulmuyorsa o sırada kan merkezlerine bağışta bulunmanızı bende sizlerden rica ederim. inanın medeniyetimizde her sağlıklı insanın yapması gereken güzel bir davranış örneği.

evim müsait olsa köpek alırdım. kediden haz etmem. nankör bulurum, uyuşuk bir de mıymıy. ancak bir canlıya da ihtiyacım var. balığım var ama içine elimi sokup sevemiyorum. gerçi balığıda alalı 5-6 yıl oldu. 4 tane aldım bir parti, hepsi öldü, 2 aldım gittiler, son dedim bir 2 daha alacağım ölünce bitti. biri öldü, diğeri de 3,5 yıldır yaşıyor. pezevenk bir ölmedi gitti. koca akvaryumda tek başına krallığını yaşıyor hıyar herif. bakmayın söylendiğime aramız iyi. yem gibi yapıp parmağımı tutuyorum suya elime geliyor, seviyor belki de beni. neyse konudan sapıyorum.

velhasıl benim bir tane elleyebileceğim, dokunabileceğim bir canlı gerekiyordu. internetteki hamster fotoğrafları, videoları malum çok şeker, tatlı. kazık kadar adamız hamster gider mi bize diyordum ki yeşil yol geldi aklıma. herif hani eğitiyor fareyi falan, hoş işler bunlar. koydum kafama ertesi günü eminönü hop kafes+talaş+yem bilmem ne boku kemirme taşı geldik eve. bir korkak bir korkak. sevdim hıyartoyu. oğuz atay'ı okuduğumda beri kendimle konuşurken olric derim kendime, dedim bari bu küçük sıçana olric diyelim ki millet deli sanmasın bizi. hani biri geldi eve küt duyuyor, olric molric en azından faremle konuşuyordum derim. tamam fare değil hamster..

bir arkadaşıma da öyle dedim fare boku bırakıyor dedi. adamın türleri analiz etme şekli bu.

neyse bu olric korktu morktu ama alıştı şerefsiz bana. az önce beraber çekirdek çıtladık, şimdi ben bunu yazıyorum o omzuma çıktı. huylanıyordum da artık huylanmıyorum. geziyor üzerimde. hoşlandı benden sanırım-umarım-. tatlı bir şey.

sıkıntısız da 3-5 günde bir temizliyorum kafesini, kolay temizlemesi. sabahları hep uyuyor. gece mesir macunu yemiş gibi enerjisi yüksek. zaten aldım özel bir yem astım tavana ballı mallı bir şey, yedikçe kuduruyor. çarkı var koşuyor falan. ben dışarı salıyorum imkan oldukça ama. topu var büyükçe bırakıyorsun öyle dolanıyor garibim. top sıkar diye gözetimimde de gezdiriyorum.

hamster, 1930 larda bulunmuş bir canlıymış, keseleri var yanaklarında ne versen sıkıştırıyor oraya. şişiyor yanakları daha bir tatlı oluyor. ellerini büzüp iki ayak üzerinde sizi dinliyor falan. sanki olric; tamam efendimiz haklısınız da düşünmek sizi mahveder, descartes'ı var eder, diyor gibi.

eğer evde takılan film-kitapla kafayı bozmuş bir insansanız. dışarıya da böyle ulan hala ben yaşıyor muyum, bir canlı göreyim bir insan göreyim zombi istilası mı oldu yoksa diye merak edip çıkıyor, neredeyse tüm arkadaşlarınızdan sıkılıyorsanız, alın bir tane. hatta almak olmadı, bir "dost" edinin böyle kendinize. çok tatlılar, güvenin bana.

alın bu kıyağımı unutmayın, fotoğrafı görünce hamster edineceksiniz ve çok mutlu olacaksınız.

görsel

eskiden bende böyle düşünüyordum, şimdi böyle düşünenlere siktir git diyorum.

okumak istiyorsan hiiç ağlamanın lüzumu yok, pahalıydı bilmem neydi diye.

ulan en pahalı kitaplar çok satanlar, onu zaten okuma.. inan daha iyi.

adam gibi kitap okuyacaksanda git sahaflara tertemiz ikinci el kitaplar. klasikler sudan ucuz. dr'da nezih'te bilmem nerede bulamadığın kitapları da bulabilirsin. kürklü venüs hangisinde vardır? 3 liraya aldım, 3. o yüzden pahalı mahalı deyip bıdı bıdı etmeyin.

aklıma geldi, şahan yazmış twitter'dan recep ivedik 4'ü yazmaya başladım diye, biri de demiş ya; ya onu bir de yazıyor musun? ne yapıyorsun şurada osuracağım şurada sıcaçağım mı yazıyorsun. sahi o hesap.

bunu izleyene de gülene de arkadaş ne diyeyim.

dünyanın en berbat duygusu. bir de her seferinde bu acıya katlanınca benim gibi kendinize söz veriyor, "tamam bu son, bu eziyete bir daha katlanmayacağım, bir daha içmeyeceğim" diyorsanız.. sonra bir bardak, bir tane daha.. birde şat atalım, aa ondan da getir!

yapmayın.

hoşça kal yazmayı bilmiyormuş.

(bkz: hoşça kal)

samimi tavsiyeler;

kurallara uyun. ilk egzersizler en önemlileri, buna güvenin. sağ elinizin vuruş tekniklerini doğru öğrenin. yanlışı düzeltmek, doğruya alışmaktan daha beter. (p parmağı ile solo atılmaz, arpej tek parmakla çalınmaz, penada aşağı-yukarı vuruş) gibi..

şarkı öğrenmeyin, çalmayı öğrenin. 5 akor öğrenip gitar çalıyorum diye gezmeyin.
yapamıyorum demeyin, üzerine gidin. bare basmanız gerekiyor, çok mu zor geliyor, uğraşın. biraz daha, biraz daha.
muhakkak nota öğrenin. akorları bile am (a-me) diye değil, la minör diye adam akıllı okuyun. nota okuyun, tab yeterli olmayacaktır.

illede klasik gitarla başlamanıza gerek yok ancak klasikle başlamanızın büyük faydaları olacağı da bir gerçek. eş zamanlı olarak gitar çalmaya başladığım bir arkadaşım var. şu an arpeji elle atabiliyorum klasik gitar çaldığım için ve akustik ya da elektro dahi çalsam arpeje bas sesler ekleyebiliyorum. bunu hemen penaya alışan birinden bekleyemezsiniz.

hem klasik klavyesinden akustik/elektro klavyesine geçerseniz, kolaylığı da hissedersiniz.

bol şans.

ne işe yarar bilmiyorum ama ille bir -ist diyeceksem kendime; yaz beni de!

deizm hakkında bilgi almak isteyenler açsın kutsal(!) kitapları okusun. koşarak kaçarlar zaten..