bugün

entry'ler (168)

ah bu gönül şarkıları

oya işboğa hanımefendinin icra ettiği şarkı.

https://www.youtube.com/watch?v=GosxT_p9Roc

the sun

parov stelar'dan ziyade şarkıyı seslendiren graham candy'nin önemli olduğu şarkı. sesi ne güzel diye kadına bir bakayım derken bildiğin adam çıktı.

güzel şarkı devamlı dinlenebilir.

camel

8.5 tl iken tadı güzel olan sigaram. Fiyatı düsünce tadı da bozuldu ve bir daha içmedim.

intouchables

Müzikleri son derece iyi olan bir film.

mandariinid

bir gürcü ve çeçenin savaş dramlarını anlatan film.

--spoiler--
ivo ise bu iki kişiye müdahil olmakta, onları aynı çatı altında birleştirmektedir. film her ne kadar zıt taraflar üzerinde yoğunlaşsa da savaşın ortasında kalan insanların ne kadar tehlikede olduğunu göstermektedir.
--spoiler--

izlenmesi gereken bir film.

soundtrack:

https://www.youtube.com/watch?v=s_det5NyEP4

margaux billard

çok tatlı bir ingiliz kardeşimiz.

http://galeri.uludagsozluk.com/g/margaux-billard/

ergun köknar

şener şen'in başrolünde olduğu milyarder filminde dombili mehmet rolünde oynamıştır.

görüntüsü melih gökçek'i hatırlatmıyor değil. sadece biraz daha yaşlı hali.

http://galeri.uludagsozluk.com/g/ergun-koknar/

öğrenci icadı

üşengeçlikten de doğan icatlardır.

sucuğu folyo ile kaplayıp kısık ateşte ocağın üzerinde pişirmektir.

maksat tava kirlenmesin.

edit: yapacaklara tavsiyem; sucuk hiç hava almayacak şekilde sarılmalıdır; yoksa içine gaz sızar tadı bozulur.

gecenin şarkısı

kansas dust in the wind

http://www.youtube.com/watch?v=tH2w6Oxx0kQ&ob=av2e

yıl olmuş 2012 ama eti puf hala açılmıyor

yeni paketinde köşeler keskin değil yuvarlaktır; daha kolay açılmaktadır artık.

http://galeri.uludagsozlu...a%C3%A7%C4%B1lm%C4%B1yor/

pawel kuczynski

http://galeri.uludagsozlu...r/pawel-kuczynski-268008/

kelimeleri kullanmadan bir çok durumu dile getirebilen polonyalı karikatürist.

ingiliz edebiyatı

ingiliz edebiyatı okuyana, ilgi gösterene ileri derecede bilgi katabilen bir bölümdür.

ingiliz edebiyatı okuyup bırakmanın acısını yaşasam da, şu an okuduğum bölümde bile bana bir şeyler katabiliyor. kesinlikle türk edebiyatı kötü ya da ingiliz edebiyatı daha üstündür demiyorum.

sadece okuduğum ve az da olsa bir şeyler öğrendiğim için bir şeyler söylemek istiyorum.

hazırlık seviyesinde bile olağanüstü kitaplar okutulduğunu düşünüyorum.

the dispossessed*, the turn of the screw*, the selected tales * bu kitaplar hazırlık seviyesinde okutulan ve aklımda kalanlardan sadece birkaçı.

bu kitaplar ne öğretti, ne kattı bana?

ütopya bunlardan biridir. küçüklüğümden beri duymuşumdur bu kelimeyi ama kimse de bir açıklamada bulunmamıştı. ben de araştıramadım sanırım. siyasetçilerden duymuştum küçükken o kelimede ütopikti sanırım. ütopya aslında olmayan sadece hayallerde yaşatılan bir toplumun genel özellikleridir. ilk kez the dispossessed te duymuştum.

daha fazla ilerleyip bölüme geçtiğim zaman thomas moore, francis bacon, önceden okuyup sonradan haa bunu demek istiyormuş dediğim george orwell,campanella gibi bir sürü yazarın ütopyasını okudum.

hakkında konuşulabilecek bir sürü roman ve hikaye de var; ama ben şiirlerini daha çok seviyorum.

bir john donne dendiği vakit durulmalı bence. aşk şiirlerinin üstadıdır kendisi. metafizik şiirin kurucusu sayılır ayrıca.

andrew marvell da bir diğeridir. bu iki şairin şiirleri türkçe'ye de çevrilmiştir.

christopher marlowe tiyatroda üstad kabul edilir.

john keats ayrı bir yerdedir.

ana konu: hiçbir bilgi gereksiz değildir.

son olarak

Alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün
Kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün
Bir yer sızlar yanar içinde büsbütün
Her şeye rağmen ellerin üşür
Üşürse beni unutma.

gülten akın.

john donne

17 yy. metafizik şiirinin önde gelen ismidir. inanılmaz imgeler ve göndermelerde bulunur. the flea şiirinde bir ''bitten'' aşk üzerine nasıl bir şiir yazılabileceğini göstermiştir. şiirlerinde iki önemli tema vardır aşk ve ölüm. 17. yy'da ingiltere'de yaygın olan konular bu 2 tema olarak görülür. ölüm temasını the good morrow şiirinde, aşk temasını da
a valediction forbidding mourning de işler.

a valediction forbidding mourning şiirinde sevgilisiyle arasında olan ilişkisini pergel üzerine kurar. sevgiliyi pergelin sabit ayağına kendisini ise hareketli ayağına benzetir ve kendisini nereye giderse gitsin mutlaka bir gün tekrar sevgilisinin yanına geleceğini söyler. fiziksel bir ayrılık olsa bile, aşkları asla eksilmeyecektir.

şiirin tam çevirisi şöyledir:

sevgili, seninle ben pergel gibiyiz:
iki başımız var, bir tek bedenimiz.
ne kadar dönersem döneyim çevrende:
er geç baş başa verecek değil miyiz?

the tell tale heart

bir edgar allen poe kısa öyküsüdür.

--spoiler--
ilk olarak 1843 yılında basılmıştır. ana karakterin ismi de cinsiyeti de belli değildir. bu isimsiz anlatıcı * saplantılı bir şekilde evdeki yaşlı adamın bir gözüne düşman olmuştur. o gözü her gördüğünde kendince planlar kurar, onun gözüne nefretle bakar.
türkçe'ye gammaz yürek olarak çevrilmiştir. ayrıca 1950 yapımı 7 dakikalık kısa bir çizgi filmi vardır.
--spoiler--

izlanda

avrupa' nın kuzey batısında yer alan ülke. oldukça ilginç özellikleri var.

soyadı kullanımı bunlardan biridir. erkek ve kadın soyadları farklıdır. dottir kızlar için kullanılır. galiba ingilizcede kullanılan daughter buna eşdeğerdir. bir kadının soyadı mesela johanne olsun. dottir bunun sonuna eklenir ve johennesdottir olur. eğer erkek kullanıyorsa johannessen olur. buradaki ek ise ingilizcedeki ''son'' ile aynıdır. bu ekler seslere göre değişiklik gösterebiliyor. son bazen sen olabiliyor. bu durum izlanda'da karışıklığa yol açmayabilir ama başka bir ülkeye yanında küçük kızıyla giden bir baba check in sırasında sorun yaşıyormuş. bu kız kim diye soruyorlarmış.

nufüsu 400.000'e yakındır. oldukça az bir nüfus.

dünya çapında bilinen futbolcu eidur gudjohnsen izlandalıdır. babası da futbolcu olan gudjohnsen ülkesinin milli takımı için oynarken bir maçta babasının yerine oyuna girmiştir. teknik direktör yüzünden beraber oynama fırsatını kaçırmıştır.

eyjafjallajökull bu yanardağı da unutmayalım.

huzur izlanda.

webquest

öğrencilerin bilgilerini toplayıp, analiz ettiği web tabanlı bir araştırma aktivitesidir. konuyla alakalı linkleri paylaşarak öğrenmeyi daha etkili ve daha kapsamlı hale getirir. en az 6 bölümden oluşur. bu bölümler şunlardır : giriş, hedef, süreç, kaynaklar, değerlendirme ve sonuç.

mabel matiz

bana mabel çikolatalarını hatırlatan grup.

patlıcan dolması

lezzeti on numara olan dolma.

biber dolması ile aynı tencerede pişince daha da lezzetli olabilir. dolmaların ağızları domatesle kapatıldığı için tencere rengarenk olur. ayrıca patlıcan kurudur ve sahip olduğu kalın yapıdan da uzaktır. yoğurtla yenilmesi tavsiye edilir.**

football manager 2012

npower lig 1'da sheffield united ile başladığım oyun.
ilk sezonumda charlton'ın arkasından championship'e çıktım. kulübün önerdiği 3 yıllık teklifi değiştirerek 1 yıllık yaptım nasıl olsa başarılı olur, tekrar teklifte bulunurlar diye. sezonu 16. olarak bitirdim ve sözleşme yenilemediler. ligden düşen milwall'ın başına geçtim ama bana 4 coachtan daha fazlasını izin vermeyince istifamı verdim. şuan galler u19'un başında olduğum oyun.

itirazdan sarı kart görülebilir. hatta kırmızı bile.

kaleci ceza sahası dışında topu elle tutunca sarı kart görüyor. topu tutmak için kayınca ceza sahasının dışına çıkan kaleciler mevcut.

william wilkie collins

the moonstone kitabının yazarıdır.