bugün

2 sene boyunca her gidiş gelişimde hep otobüsle gittim geldim ben kocaeline hep cam kenarı alırdım bide ön kısımdaki en arka koltuk. O kadar rahat ki. O koltuk sayesinde otobüste uyuyabiliyorum artık. Bu arada otobüs yolculuğunu özlediğimi farkettim.
Hüzündür. Sevinçtir. Hayaldir. Umuttur. Oturup yolculuğa başladığınızda kafanızdaki asıl sorunun ne olduğunu bulabilirsiniz. Bakın bu çok ilginç.
(bkz: sevebilme ihtimali)
tuvaletli otobüslerde cam kenarındansa koridor tercih edilmelidir. yoksa gecenin bi vakti yanınızdaki amcayı çişim geldi diye kaldırmak zorunda kalıyonuz.
koridor tarafında oturan psikopat veya benzeri kişiyi gözardı etmenizi sağlar. aynı zamanda telefondan müzik dinlerken şarj bitme durumlarında dışarıyı izlemek de ayrı keyif verir.
benim için hayal kurmaktır cam kenarı sadece seyredip hayal kurarken tatlı bir uykuya dalmaktır.
yandaki amca horlaya horlaya uyurken her molada uyandırmak zorunda kalırsın.
cam kenarı yada koridor olması çokta fark etmez sonuçta şehirler arası bir yolculuk vardır ve geride bırakılanlara özlem duyulacaktır.önemli olan budur.otobüs aynı istikamette aynı şehire gidecektir.
başını yaslayabileceğin bi omuz olmayanların müdavimi olduğu köşe.
cam kenarında oturan bir dallamanın üstüme komple kahveyi boşaltmasından sonra koridor müdavimi olan şahsımın şu anda tercihidir.
tamda su an ankara milas arasi gerceklestirdigim olay, yastik, muzik, internet hersey tamam, hah isiklarda sondu oh mis.. gecenin karanliginda ilerliyorum...
yolculuklarda uyuyamayan kişi için elzem olan.
öndekinin koltuğu yatırması ile zulüm olan mekandır. sen dizinle ittirirsin, öndeki dingil inatla ittirir. gerizekalı bir arkana bak bakalım ne oluyor. seviştiğimiz için o koltuk geriye giderken zorlanmıyor herhalde.
otobüse binildiğinde tercih edilendir, kafayı yaslayıp uyumaya müsaittir. ama gene de bir uçakta cam kenarı koltuk değildir.
hatırlıyorum da izmire ilk yolculuğumda 8 saat koridor tarafında gitmiştim daha da küçüktüm 13-14 yaşlarındaydım. gece yolculuğu da olunca insan uyumak istiyor haliyle. ama ne mümkün o allahın belası koltukta uyumak. en sonunda gayrı ihtiyari yanımdaki yolcunun omzuna kafamı yaslayıvermişim. ama allahsız anında yaptığı bi omuz hamlesiyle beni geri püskürttü. o 8 saat boynum tutula tutula gittim. o gün bugündür ne zaman uzun yolculuğa çıksam biletçiye tembih ederim cam kenarı olacak diye. uyumadığım zamanlardaysa kulaklığı takıp müziğimi dinler romantikleşirim yolculuk paha biçilmez hale gelir. cam kenarı işte böyle bir nimettir benim için.
özellikle yol uzaksa gerçekten keyif veren yolculuktur. ama yanındaki yolcu camdan dışarı bakmak için sürekli senin kafana doğru bakıyorsa rahatsız olursun hele yanında oturan aileden biri değilse yol boyu uyuyup birde kafasını senin omuzuna yasladıysa o zaman bırakın cam kenarını bütün yolculuk berbat olur.
ama keyifli bir yolculuksa mesela hava çok sıcak ve bunaltıcı değilse birde bu yolculukta tanımadığın şehirleri görme imkanı buluyorsan * o zaman çok harika bir yolculuktur.
kendisi kısılmış gibi hissedenlerin pek tercih etmediği yerdir.
rahat yolculuk yapmak isteyen dışarısını seyretmek isteyen insanların tercih ettiği yerdir.
yanınızdaki kişi 100 kilo ve üzeri ise ve sürekli uyuyorsa, molalarda bile uyumaya devam ediyorsa kabusunuz olacak koltuktur. onun dışında da otobüs yastık veren bir firma değilse yolculuk sonrası boyun tutulmasına zemininiz hazırlanmış demektir.
oturduğumda, bir klipte oynuyormuşum gibi hissettiğim koltuk.
arka dörtlünün koridor tarafı en kralıdır geniş geniş yolculuk diğerlerine göre daha rahat geçer.
kışın soğugun yazın güneşin etkilediği taraftır.
genellikle yolculukta can sıkıntısını önlemek amacıyla oturulur. kulaklığı takarsın açarsın müziği yer yer karanlık, yer yer cadde lambalarının aydınlığında ki yollara bakıp kafa olursun. türlü hayaller kurup olmayan kadınlarla çıkarsın.
cam kenarında oturupta, molada sigara yakmayan insan görmedim.
asla oturamadığım yerdir. bacaklar uzunsa ve öndeki de koltuğu yatırırsa o zaman cam kenarında kapana sıkışmış fareden farkınız yoktur, varsın muavin sürtsün efendim.
kışın seyahatlerde soguk olur, kafayı dayayamazssın üşür kafan