bugün

ülkeyi her terketmeye kalkan giderse ve herkes ülkeyi terketmeyi düşünürse, binlerce şehitin atatürkümüzün insanlarımızın gazilerimizin savaşıp uğraşıp binbir zorlukla kurdukları bu ülke bizi bu ülkeden terketmek zorunda bırakan insanların eline kalacak.direnin ve sizi ülkeden gitme düşüncesini aklınıza sokanları bu ülkeden atın.ülkemizi terk etmek çözüm değil,sen gidersen ben gidersem arkamızda kalanlar ne olacak onlarda mı terkederek çözüm bulacak. sen ben direnirsek sen ben çabalarsak anca bazı şeyleri düzeltebiliriz ki gelecek nesillerde ülkelerinde mutlu ve laik bir ortamda yaşayabilsin,atatürk'ün kurduğu cumhuriyette rahatça onun kurduğu temeller ve düşünce sistemiyle yaşayabilsin.
yarın gerçekleşecek eylemdir.. 3 günlük, kısa bir yunanistan tatili.. *
suç soruşturması veya kovuşturması kapsamında iseniz hakim kararı ile yapamayabileceğiniz eylemdir.
bir kaç yıl sonra yapacağım, ardıma dönüpte bakmayacağım eylem..
-hulusi abi ülke'yi terk ediyorum.
+niye lan?
-bu ilişki beni yordu abi.
+hani seviyeli bir birlikteliğiniz vardı?
-yanlış seçimmiş abi, geç anladım.
+sen bilirsin mülayim kardeş, hayat senin hayatın.
-Siktirip gitmeyi düşünüyom bazen hacii?
-nereye gideceen oğlum kim ne yapsın senin gibi çulsuz çaputsuz birini?
-ne bileyim lan, Patagonya olabilir mesela..
-Hee amk git tabii, zati Patagonya'ya da gidersen seni devlet töreniyle karşılayacaklarmış..
-Bi s..ktir git haci yaww ne dalga geçiyon oğlum..,
-Kes lan ibne, bırak tantanayı da şurdan 14-15 anahtarı ver.
her şeyden uzaklaşma arzusunun eyleme geçirilmiş versiyonudur. kısa süreliyse ne güzeldir. iyi gelir.
şu sıralar popüler düşüncedir zira gerekendir.
bugün ekşide bir elemanın daha küfürlü versiyonunu belirttiği eylem.
Ben bu yaz gidiyorum bu cennet vatandan. Hükümeti ve insanları yüzünden. Başka hiç bir sebebi yok. Ailemi dostlarımı platonik aşkımı bırakıp gidiyorum. Onları Cehennem de bırakıp gidiyorum...
ülke'yi terk ediyorum... ama bu, eğer ortada bir kusur varsa, bu kusurun bana ait olduğunu göstermez. her insanın gitmeye hakkı vardır, onu kalmak için ikna etmesi gereken ülkesidir-koca koca laflar etmeye meraklı siyatsetçiler ne derse desin.''ülken senin için ne yapabilir diye sorma, sen ülken için ne yapabilirsin, onu düşün.'' milyardersen, üstelik genç yaşta başbakan seçilmişsen bunu söylemek kolay! ama ülkende namusuyla, alnının teriyle ne çalışılabiliyor, ne tedavi olabiliyor, ne barınabiliyor, ne eğitim alabiliyor, ne özgürce oy kullanılabiliyor, ne görüşlerini ifade edebiliyor, ne de sokakta özgürce dolaşabiliyorsan, john. f. kennedy'nin bu meşhur sözü kaç para eder ki? beş para etmez. önce ülken sana karşı belli taahhütleri yerine getirecek. orada tüm haklara sahip bir yurttaş olarak görüleceksin, baskıya,ayrımcılığa,hak etmediğin mahrumiyetlere maruz kalmayacaksın. ülken ve yöneticileri sana bunları sağlamak zorunda, yoksa sen de onlara hiçbir şey borçlu olmazsın. ne toprağa bağlılık, ne bayrağa saygı. başın dik yaşayabildiğin ülkeye her şeyini verirsin, her şeyini, hatta hayattını bile feda edersin; ama başın yerde yaşamak zorunda kaldığın ülkeye hiçbir şey vermezsin. ister doğduğun ülke, ister seni kabul eden ülke söz konusu olsun, yüce gönüllülük yüce gönüllülüğü, umursamazlık umursamazlığı ve aşağılama da aşağılamayı doğurur. özgür varlıkların anayasası böyledir ve ben de başka bir anayasa tanımıyorum.
bir aralar hayalimdi. hatta bu konuda başarılı girişimlerim de oldu lakin nasip olmadı. iyi ki de olmadı. en hayırlısını nasip etti allah çok şükür, açtı gözlerimi. sorunum ülke ile değildi elbette. sorun tamamen kendimdi. yapmam gerekenleri yapmıyor olmanın verdiği sıkıntıyla birlikte, asıl yakın olmam gereken'e olan uzaklığım, geri kalan her şeye olan yakınlığım ve onların verdiği elemlerdi terk edip gitmeyi istememin nedeni. öyle zamanlar oluyordu ki, nefes almakta zorlanıyordum. şimdi görüyorum ki rahmetten önceki zahmetmiş bütün o hislerim ve hayallerimin bütünü.

kendimi 'ait' hissedeceğim bir yer arayışıydı belki de temeli. ''evet ben buraya aitim'' diyebileceğim bir yer...

10 yaşından itibaren kendimi hiçbir yere, hiçbir eve, hiçbir mekana ait hissetmedim. hissedemedim. hep birşeyler eksik, olması gereken bir şeyler yoktu ve işin kötüsü hiç dolmayacak gibiydi sanki. geçen seneye kadar da dolacağından ümitvar değildim zaten. yeni yeni anladım o boşluğun ne zaman, nereye gidince, kime ulaşınca, kiminle buluşunca dolacağını.

bunu bir eksiklik olarak görüyordum eskiden. aslında böyle değilmiş daha yeni yeni anlıyorum. insanoğlu kendini hiçbir yere ait hissetmemeliymiş zaten. asıl olması gereken buymuş. kalbini kimseye bağlamamalıymış, hiçbir şeye körü körüne bağlanmamalıymış.

içimde hissettiğim o eziklik beni çok güzel yollara ulaştırdı belki de. içim birşeylere karşı küstü artık diyebilirim. sevdiğim her şeyle arama bir çizgi çektim. çektim demeyeyim, ben bunu başaramazdım çünkü. bunu benim için isteyendir beni bu güzel yollara koyan. bana kalsa şu an çin'deydim. *

kalbimi çevirdiğim şeylerden gülümsemem gerekenlere de gülümsemeyi de ihmal etmiyorum. ama sadece gülümsüyorum. mecazi olarak yani. kalbimi, aklımı ve hayallerimi vermiyorum çok şükür artık.

üstesinden gelmem gereken tek bir şey var şu sıralar. bir hayal, bir istek. şu an sahip bile olmadığım, olmak için de belki de ömrümün yetmeyeceği bir şey. ölüm her an başımda.

o hayal nasip olursa eğer, o boşluğun yine de dolmayacağını biliyorum. nasıl anlatsam bilemiyorum. hani çok susarsınız. soğuk sudur ilacınız bilirsiniz. onu içince geçecektir anca yangınınız. sudur, başka herhangi bir içecek faydasızdır hani. içtiğiniz andaki o his, tamamen tatmin oluşunuz... böyle hissedeceğim o zaman eğer o ilaca varabilirsem. ilaçtan kalbim sonuna kadar emin. emin olmadığım kendimin sağ salim varabilecek olması. sorun yine kendim. o boşluğu dolduracağım yere giderken en güzel şekilde, belki daha kolay bir yolculuk için istiyorum o hayali belki de. zaten öyle olması da gerekir. inşallah böyle hissediyorumdur. yoksa ne anlamı var.

başlığı da başlık dışı her yöne doğru çekmeye üzerime yok sanırım. her neyse. *
ülke'yi terk ediyorum...ama bu, eğer ortada bir kusur varsa, bu kusurun bana ait olduğunu göstermez. her insanın gitmeye hakkı vardır, onu kalmak için ikna etmesi gereken ülkesidir-koca koca laflar etmeye meraklı siyatsetçiler ne derse desin.''ülken senin için ne yapabilir diye sorma, sen ülken için ne yapabilirsin, onu düşün.'' milyardersen, üstelik genç yaşta başbakan seçilmişsen bunu söylemek kolay! ama ülkende namusuyla, alnının teriyle ne çalışılabiliyor, ne tedavi olabiliyor, ne barınabiliyor, ne eğitim alabiliyor, ne özgürce oy kullanılabiliyor, ne görüşlerini ifade edebiliyor, ne de sokakta özgürce dolaşabiliyorsan, john. f. kennedy'nin bu meşhur sözü kaç para eder ki? beş para etmez. önce ülken sana karşı belli taahhütleri yerine getirecek. orada tüm haklara sahip bir yurttaş olarak görüleceksin, baskıya,ayrımcılığa,hak etmediğin mahrumiyetlere maruz kalmayacaksın. ülken ve yöneticileri sana bunları sağlamak zorunda, yoksa sen de onlara hiçbir şey borçlu olmazsın. ne toprağa bağlılık, ne bayrağa saygı. başın dik yaşayabildiğin ülkeye her şeyini verirsin, her şeyini, hatta hayattını bile feda edersin; ama başın yerde yaşamak zorunda kaldığın ülkeye hiçbir şey vermezsin. ister doğduğun ülke, ister seni kabul eden ülke söz konusu olsun, yüce gönüllülük yüce gönüllülüğü, umursamazlık umursamazlığı ve aşağılama da aşağılamayı doğurur. özgür varlıkların anayasası böyledir ve ben de başka bir anayasa tanımıyorum.
her şerde bir hayır vardır durumudur.
fırsat bulunsa hemen yapılacaktır. evet.
ne diyeyim bilemedim. kendi ülkemizi terk edecek duruma getiren orospu çocukları utansın. oroooooooooospunun evlatları sizi.
Hakkinda hic dramatik yazilar yazilmamasi gerken keyifli eylemdir. Türkiye'de yapilan en keyifli iş turkiye'yi terk etmektir. Sevdiginiz insanlari ozlersiniz gerisi hikaye sahiden. Arkadaslarinizin bile coguna giderken haber vermenize gerek yok. Pat diye ortadan kaybolup ikinci bir hayata baslayabilirsiniz. Yapmak isteyenlere öneririm. Aileni ziyarete gelin birkac senede bir. Onlar da sizi ziyarete gelir senede birkac kez muhtesem olur.
Daha değil ulan hewalleri temizlemeden hiç bir yere gitmek yok.
bazen hayattan öyle bir bıktırtıyolarki insan canına bile kıymaya kalkışıyo ülkeyi terketmek deyil kıtayı bile degiştirmek istiyo insan ALLAH bizi bu hale getirenleri daha beter etsin amin .
üniversite 4.sınıfım şu an kuzey avrupa ülkelerinden birine gitme imkanım olsa okulu yakar, giderim.
Norveçte yasamak isterdim baco.
Sırf bu ülke kolay kazanılmadı diye çekip gitmiyorum.
Şu insanların haline bak. Hangi refah?
Bok yoluna sürükleniyoruz kimsenin haberi yok.
Terk eden Vatan hainidir.

Bakın kısa ve net.
suriyeli olmak anlamı taşır.
--spoiler--
terk eden vatan hainidir.
--spoiler--

Vatani vatan yapan toprak parcasi degil, ustunde yasayan insandir.
Eger o insanlarin buyuk cogunlugu teroristlere ne istese veren, teroristlerle masaya oturan, ulkeyi soyup sogana ceviren, ekonomiyi batiran, kanla alinan vatani kansiz suruyeli vatan hainleriyle doldurup ulkenin gercek sahiplerinden daha iyi yasam sartlari sunan, halki onlar-biz diye ikiye bolup ulkeyi akla gelebilecek her boka batiran birini hala " inadina" diye el ustunde tutuyorsa, ona arka cikiyorsa, bazilari icin vatan coktan bitmistir.
Neden böyle düşman görünürsünüz yıllar yılı dost bildiğim ütopyalar...

Orhan Deli.