bugün

Ozellikle kimlik bunalımı içindeki ergenlere ya da kişiliğini oturtatamış insanlara verilmesi muhtemel sıfat.Bu tarz kişilerin hareketleri,müzik zevki,giyimi,yaşayış tarzı oldugu gibi gorunmedigi ya da gorundugu gibi olmadigi icin hos karsilanmaz.
çok yakın bir arkadaşın yaptığı bişeyin göze hoş görülmesiyle başlayan.ardından taklit etmeye çalışılan davranış topluluğudur.birilerinden feyz alınsa tamam bişey denmez ama taklit kötü bir şeydir.esinlenmek ise farklı bişeydir.
(bkz: ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol)
daima taklit etme durumda kalacak, orjinal bir şeyi gördüğü, duyduğu ve hissettiği zaman acı çekecek insan.
eğer bir millettin içinde bulunduğu durumsa o halkın dibe doğru gittiğini gösteren sıfat.400 yıl boyunca dünyaya tam manasıyla hükmetmiş bir neslin torunlarının içinde bulunabileceği hatta bulunduğu en acı durum. sebebinin de medya yoluyla hükmeden toplum mühendisleri olması muhtemel. oysa ki atatürk, bize muasır medeniyetler seviyesine ulaşma amacına ulaştırabilecek olguları örnek almamızı tavsiye etmişti,kısacası doğrularını almamızı söylemişti, yanlışlarını değil
komple turk gencligine verilebilecek sıfat.
başkalarını taklit eden. elin cüküyle gerdege giren.
kendisi olamayan..bir tür ezik.
toplumun baskıcı tutumunda kendi olmayı başaramayan, bir gruba yada bir sınıfa dahil olduğunda kendini ancak ifade edebildiğini düşünen, çoğunlukla ezik ve bu yüzden de taklit ederek başkaldırma çabasında olan insan.
imitasyon sahte adamlar.
ucuz kişilkli.
pentegram hayranlarının yüde doksanı digeleri her müzige sayglılı densizlik olsun diye hadi be salak o dinlenir mi hic demiyen pentegram hayranları.
(bkz: günümüz erkeklerin eşcinsel olma özentiliği)
karaktersiz kişilerin benimsediği bir tarzdır.
bu kişiler nasıl davranıcaklarını, ne yapacaklarını bilmedikleri için başkalarının aynısı olmaya çalışmaktadırlar.
bazı özenti türleri de ezik ve kompleksi bünyeler barındırıp çevrelerindeki popüler gördükleri tiplere özenir onlar gibi olmaya çalışırlar.
"herşeyin orjinali iyidir"-özentilik asla işe yaramaz.
kimseye tavsiye edilmez-çok bariz belli olan bir şeydir.
kâinattaki en itici, en rahatsızlık verici kelam.
bu kelimeyi kullann kendisini işaret ediyordur aslında.
"bayan" kelimesini de saymazsak bana en çok menfi tesir eden kelime bu kelimedir.
hayatımda ağzımdan çıkan bir kelime değildir. alternatiflerini kullanırım.
eğer benim bulunduğum ortamda biri bu kelimeyi zikrederse terk ederim o ortamı.
şimdi bile çok sinirlendim. ulan ne pis bi' kelime ya. bırak abi anlatma ya.
önüne gelenin kullanmaktan büyük bir haz duyduğu kelime. "o özenti, bu özenti, bunlar yedi kuşaktır zaten özenti!" ulan özenti özenti diye diye sen kendin 'özenti özentisi' olmuşsun ki, sonunda bana böylesine fantastik bir tanımlamayı söyletebildin.

elde olanlar belli, yapılanlar belli. yeryüzüne gelmiş olsa olsa,en fazla 1 milyon orjinal, kendine münhasır insan gelmiştir ve bunların dışında, ne kadar aykırı hayatlarımız olsa da belli bir noktada sürekli aynı şeyleri tekrarlayıp durduğumuz günlük hayatlarımızda zaten ister istemez bir yerde özentinin allahıyız hepimiz.

ben özenti gördüm! özentilerden diyar diyar kaçıp ana rahmime saklandım, tüylerim diken diken olmuşken belki net çeker diye özentileri bir de amuda kalkıp dikizledim, sonuç hep aynıydı.. ama özenti avcılarından nefret ettiğim kadar nefret edemedim özentiden.
(bkz: ota boka özenti diyen zihniyet).
(bkz: frankofon özentisi manav)
bir türlü kendi olamamış zavallı insan evladı.
benliğini başkalarının benliğinde eritmiş insan. bir nevi alt küme.
henüz bir kimliğe bürünememiş sahıslar için kullanılan kelimedir. ergenlik dönemlerinde sıkça vuku bulan bir hadisedir.
herşey özenerek başlar,iyi de kötü de öyle değil mi,birilerine özenirsiniz ve onların yolunda ilerlersiniz,sigaraya özenirsiniz,sevilen birinin haline tavrına özenirsiniz karakter olarak benzeyemeseniz de kılığınızı kıyafetinizi uydurursunuz,bunun nesi kötü,insanları aşağılamak için kullanılan çirkin bir etiket bu sadece.kalıcı hale gelirse o zaman kötü,ancak zırt pırt herşeye de özenti denilmemelidir kanımca.mesela ben pek bi özentiyim şu uzun uzun yazan yazarlara,bu kötü birşey mi?
kimsenin karar veremeyecegi bir durum. * genelde metal dinleyenlere yapıştırılan sıfat.sataşma cümlesi. insanı zıvanadan çıkarır. sonu kötü olur genelde.* *
bir tarzı veya fikri başka bir kişide görüp kendi bünyesine zorla uydurmaya çalışan ve bu sayede farklılık yaratacağına inanan insan modelidir.
bunların tiki özentisi versiyonu vardır ki; her yerde dikkat toplamaya çalışır, her ay başka bi akım bulur (kasım ayı gotik olıyım aralıkta punk) ve biliyorum bıktınız ama bana ait güzide bi klişe: ugglarını göstere göstere gider.
çakma ve "sonradan görme gavurdan dönme." derler böyle insana.