bugün

düşündüğünün arkasında ölüme kadar durabileceğini göstermek isteyen kişilerin eylemi. ancak sonuna kadar gidenlerin sayısı oldukça azdır. *
Hala devam eden ve 122 kişinin öldüğü ve f tipi hapishaneler kaldırılmazsa 123,124 ve 125. nin de kapıda olduğu bir eylem biçimidir
http://www.tecritekarsi.com
(bkz: insanlik onuru iskenceyi yenecek)*
bir ölüm yöntemidir. ama her nedense dikkate şayan bir durum vardır;türkiyede ölüm orucuna başlayan insanlar ölmezler. sadece reklam amaçlı dikkat çekmek için yapılan hareketlerdir. ölmek istıyorsan kimsenin bunu bilmesine gerek yok. ölümünde bir şerefi var. bari onu doğru düzgün yapın.
süfli davalar peşinde koşan terörist işi... 'şehit' kelimesinden sonra islami terminolojiden yapılan ikinci (ç)alıntı... haklılar(!), kazanacaklar(!)... peh!
Konuyu ne kadar bilirsiniz, bilmiyorum.

PKK tutukluları yahut mahkumları ölüm oruçlarına katılmıyor.
Katılanlar ve ölenler bazı "sol" örgütlerden. Çoğu içeride; kimi ise cezaevinde bile değil.
Kimilerinin sandığı gibi, her tutuklu veya mahkum da öyle cinayetten filan içeride değil.
Bildiri, afiş, dergi, o gün filanca yerde bulunma gibi "örgüt üyeliği suçları", hatta uzun süren davalarda henüz kesinleşmemiş suçların kanunen henüz "masum" sayılan sanıkları da var.

Bu zaten bir yana;
Konu; "F tipi hücrede tecrit edilmiş ve cenderede bir mapusluk"a karşı bazılarının "ölüm orucu" ile ses duyurup koşulları değiştir(t)mek istemesiydi.
Hayatını ölmeye koymasıydı.
Düzeni değiştirmek için değil; cezaevindeki koşullar için.
Kimi medyacı arkadaş, ki "Hayata dönüş" operasyonunu yüzkarası yalan manşetler tarihine armağan etmişlerdir; "Örgüt baskısıyla oruç" diyor.
Bir kısmında öyle olabilir ve bir kısmı öyle de ölebilir.
Ama şu değişir mi:
122 kişi öldü!

Çok sayıda kişi de "Wernicke-Korsakoff" denen illete yakalandı; ağır hastalardan bazısı Cumhurbaşkanı affıyla salındı.
Salınıp yine örgüt suçundan alınan da oldu.
Ama 122 kişi öldü!

Devlet, güvencesindeki insanların böyle eriyip gitmesine, idam yokken, onlar idamlık değilken, bir bakıma kitlesel infazına razı olmaz.
O devlet demokrasi, hukuk gibi sıfatları da taşıyorsa.
"Taviz" ağır kelimeyse "değişiklikler" düşünülür.

Önceki gün istanbul'da avukatlar o yüzden yürüdü cüppeleriyle.
Bir de meslektaşları Behiç Aşçı, müvekkilleri için bir şey yapamadığından dolayı günler günler önce uzandığı ölüm yatağından sağ kalkabilsin diye.
Mesele tasvip veya nefret değildir; bunlar kolay işler hiç değildir.
Kararlı bir insanın artık pamuk ipliğine bağlı bedenini "dava dosyası"ndan kazıyıp yaşatamazsınız. Hayatını yüceltip derdine hiç kulak veya ses vermemek ise en azından ona çok tuhaf gelir!

umur talunun 17 aralık 2006 tarihinde sabah gazetesinde yazdığı köse yazısından alıntıdır.
(bkz: wernicke korsakoff)
nasıl ki bazı tipler yüzünden insan dinden imandan soğuyorsa, bu kavram yüzünden de bir çok kişi insan hakları kavramından soğumuştur.
insan haklarını savunmak için başvurulmuş ve bu uğurda 122 kişinin öldüğü hala 3 kişinin ölmek üzere olduğu ve tecrit kaldırılmazsa onlarca kişinin öleceği eylem biçimidir.
Tecrite karşı yapılan bir eylemliliktir.Şu ana kadar 122 kişi yaşamını yitirmiştir.Ölüm oruçları hala devam etmektedir...
ölüm orucu eylemleri yanlış izlenmiş bir eylem biçimidir. çünkü kendine marksist diyen bu kişiler şu gerçeği kaçırıyorlar; sizlerin söylediği mücadelede sınıfsal mücadele ön plandadır. ve bu eylem tarzı sınıf mücadelesini geliştirmekten çok baltalamaktadır. devrimci hareketin gücünü azaltan bu eylemler bireysel terörist eylemlere benzemektedir. her ne kadar bir şeyleri değiştirmek uğruna yapılsa da bu eylemeler zara vermektedir her türlü mücadeleye.

bir de bunu eleştiren "vatan, miilet, sakaryacılar" var. onların iddia ettikleri şeyler tamamen gerçekleri çarpıtmaktır. bu sınıf düşmanları yanlış olan eylem tarzına yüklenerek "kahraman" olacaklarını sanmaktadırlar. tabi tüm bu söyledikleri ilerde geçersiz olacaktır.

her şeye rağmen ölüm oruçları bir daha uygulanmaması gereken bir eylem tarzıdır. çünkü kendi mücadelelerine zara veren bir eylem biçimidir.
--spoiler--
Siyasi mahkûmlar, 2000 yılında, Adalet Bakanlığı tarafından yeni inşa edilen tek ve üç kişilik hücrelerden oluşan F tipi hapishanelere nakledilmek istendi. Mahkûmlar, psikolojik ve bedensel sağlıklarının yanı sıra can güvenliklerinin de tehlikede olduğu gerekçesiyle 20 Ekimde açlık grevi ve ölüm orucuna başladılar. Eylem, mahkûmların insanca yaşayabilmesi için F tipi hapishane uygulamasının kaldırılmasına yönelikti.

19 Aralıkda Türkiye deki 20 hapishanede "Hayata Dönüş" adı verilen eşzamanlı bir operasyon düzenlendi. Bu operasyonda 28 mahkûm hayatını kaybetti, onlarcası feci şekilde yaralandı.

Mahkûmlar F tipi cezaevlerindeki hücrelere nakledildi. Burada ölüm orucunu sürdürürken sağlıklarını geri dönülmez biçimde yitiren mahkûmların bir kısmı tahliye edildi.

Bu fotoğraflar ölüm orucu eylemini ve bu süreçte hayatını kaybeden 122 insanı bir kez daha hatırlamak için sergilenmektedir.
--spoiler--

kaynak:http://www.karsi.com
her yüreğin harcı değildir ölümüne aç kalmak... insanlar anlamak istemezler, bir insanın özgür iradesiyle ölüm orucunda gün gün erime gerçeğini kabullenmek te büyük bir yürek ister lokmalar yumruk oluverir sonra boğazlarda...
bunlar ve sayısız başka nedenlerle ölüm orucunda eriyen insanı küçümsemek, dudak bükmek "hadi canım sen de..." demek bilerek yada bilmeyerek çamur atmak pek çok insan için en makul davranıştır aksi halde aynaya baktıklarında zavallı bir yaratık göreceklerdir...
1980 lerde, sol örgüt üyelerinin dı$arı çıkma, hava alma ve güne$i görme aktiviteleri kısıtlandığında içinde bulundukları eylemlerdir. 70'lerden, denizlerden, mahirlerden kalan bir gelenektir. bir tel güne$ ı$ığı için, bir damla temiz hava için ölenler olmu$tur bu ölüm oruçlarında. ölüm orucu tutan insanlar kan i$emi$tir yataklarında ve ölümle binlerce yüzyüze gelmi$lerdir yattıkları yerde, sefalet içinde, özgürlük uğruna...

onların özgürlüğünü kısıtlayan, onları hapse atan, onlara insan dü$ünmeyi değil insan olmayı bile çok gören zihniyetin beyninde bir gram allah inancı varsa, allah onların belasını versin.***
bence büyük salaklık. davana hizmet etmek istiyorsan yaşayarak et. böyle yel değirmenine orta parmak yapınca ne oluyor ki? bu da aynı hesap.
yapıldığı takdirde herhangi bir sonuç alınamayan eylemdir. bu arada aç kalarak ölmektense patlayana kadar yerim ve sonra ölürüm daha iyi.
mahkumun yemek yemeyerek kendini öldürmeye çalışması hali. amaç ölmek değildir, amaç ölmek olsa bu işi zevkle yapacak zibilyon tane infaz koruma memuru zaten vardır. amaç geberirken bile tribünlere oynayıp devletin başına bela olmaktır.
pek şevkatli devletimiz ölüm oruçlarında ölmemeleri için pek şevkatli elini, pek değerli " vatandaşlarına" uzatarak onları "hayata döndürmeye" çalışmıştır. çalışmıştır çalışmasına da adamlar/kadınlar ölüm sevdalısı, illa öleceğiz diyorlar başka bir şey demiyorlar. eee pek merhametli, pek anlayışlı devletimiz hiç " vatandaşlarını" kırar mı ? 27 tanesinin oracıkta, 127 tanesini 5 yıldızlı otellerinde ( f tipi ) öldürüvermiştir.

hayata dönüş....

bir güle güle uğurlamasıydı, dudaklarında gülümseme, gözlerinde kin. bizleri çok sevdiklerinden rengarenk uğurladılar bizi. vücudumuzun türlü yerlerinde morluklar, gözlerimiz kırmızı, sırtımız siyah. kimi yerleri siyaha çalan derilerimiz. aynı ülkemiz gibi... rengarenk...
çok sevdikleri için bizleri, bizden hatıra aldılar; dişlerimiz, kollarımız, kulaklarımız. sıcacık uğurladılar bizleri, alev toplarıyla. dökülen derilerimizi anı niyetine aldılar.

hayata dönüş olsa da uğurlamanın adı, bazılarımızı daha çok sevdikleri için gitmelerini istemediler. el mecbur canlarını aldılar. bizleri çok sevdikleri için. "
yürekte yara, kulaklarda çığlık, gözlerde battaniyeye sarınmış genç bir kız görüntüsüdür hayata dönüş operasyonu.
yaşandı, 3 kere hemde... en ağırı 2000 ö.o oldu hiç kuşkusuz. en çok ölüm, en çok acı, en çok feryat 2000 de yaşandı. ölüm oruççularına terörist dendi, popilist dendi, kukla dendi... kim neyi ne kadar yaşadı ki bunları söyleyebildi... hayata dönüş operasyonuyla hayatlarını çaldılar hemde demoktarik bir koalisyon hükümeti, başlarında dsp... en çok güvendiğimiz vurdu sırtımızdan bizi... 3 gün tam 3 gün kilitlendik televizyona, 'o' sağ çıkarmı binlerce bombadan erimiş bedeniyle diye... o çıktı, ama 28 kişiyi arkasında bıraktı hayata dönüş operasyonundan... suçlandılar, aşağılandılar, karantinaya alındılar, tecrit edildiler velhasıl... 122 can verdik tecrit uğruna... öyle adam öldürmüş, hırsızlık yapmış, tecavüz etmiş falan değildir en az 12.5 yıl ceza almalarının sebebi. vatana sahip çıkmalarıdır, bu uğurda bedeli bizim adımıza kendilerinin ödemek istemeleridir. taşın altına sokulan öpülesi ellerin sahipleridir onlar...
iftar vakti zafer olan oruçtur.
tutanlara gizli gizli -yiyorlar- denilmiştir.

doğrudur yediler, ömürlerini yediler...

(bkz: boran fırtınası)
(bkz: 96 olum orucu)
isteklerinin gerçekleşmemesi halinde yapılan bi çeşit protestodur..pardon filmi'nde ferhan şensoy'un güzel bi söylemi vardır bunla ilgili;"oruç tutan ölüyor..iki gün sonra unutuluyor.." velhasıl bi işe yaramayacak abuklukla son bulacak eylem..
sadece yemek yememekle yapılan protestodur. şekerli su içilebilir.
caiz değildir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar