çık dışarı diyen hocaya sen çık dışarı demek

(bkz: çık dışarı diyen hocaya cık demek)

bende lisedeyken bana, sakalın çok uzamış gelme bir daha böyle demişti bi hocam senin de sakalın uzun sende gelme dedim sınıftan atıldım. *
sonra hademeden tıraş bıçağı alıp wc de tıraş olup özür dileyerek girmiştim sınıfa.

(bkz: biz denizciler biraz çapkın oluruz da)

Edepsizliktir. Hoca lan hoca hani ilim irfan falan diyoruz ya heh işte o.

afedersiniz ibnelik belirtileri.

bizim bir arkadaşın yaptığı eylem. üniversite falan da değil bildiğin 8.sınıftayız. hayatımın şokuydu galiba. burjuvanın ne demek olduğunu da o an anlamış olabilirim. çocuğa herhangi bir yaptırım uygulanmamıştı.***

sıkı cesaret ister.
ayrıca (bkz: ergenlik belirtileri)

Biz lise sondayken ingilizce hocamız bir arkadaşımıza sen bir baltaya sao olamazsin demişti. O ise kadına ama sana sap olurum diye cevap vermişti. Yani bu hafifmiş.

ergenlerin bi bok sandığı eylemdir. abisi-ablası/babası-anası yaşındaki öğretmene güya "cesaretli" ayaklarına yatarak cevap vermesi, ailesinden zerre kadar terbiye almadığına delâlettir. ailesinden terbiye görmemiş böyle tipler de ilerde karşımıza toplum huzurunu bozan dallamalar olarak geri dönecektir.

ah bu fantezilerde olmasa demek.

komutana yapılması halinde oldukça komik olan bir durumdur.

okuma yazması olmayan ve ruhsal sağlığı çok da yerinde olmayan bir asker nöbetteyken telsizi kurcalar ve yanlışlıkla komutan kanalına girer.
nöbetçi asker telsiz:654599 devriye geliyor dikkat edin.
komutan: bak eşek herife komutan kanalına girmiş.
komutan telsizden: 994578 yabancı şahıs bu kanaldan çık.
nöbetçi asker: sen çık babam! ben niye çıkıyor muşum?
*
komutan: gülmeyin laaan! kim lan bu pezevenk?

gereksiz bir hayaldir... zaten işimize gelir çıkmak:) ben şahsen memnuniyetle derdim

çok yaratıcı.

(bkz: çık dışarı diyen aziz yıldırım a sen çık demek)

erkan meşe'yle biraz daha zıtlaşsaydık ben yapacaktım onu. tuttum kendimi. aslında yapılmalı. yeterli miktarda alkol çözer bunu.

göt ister o biraz.

sonra beraber çıkıp tenhaya gitmek.
eşeği suya bağlamak
kanıt bırakmamak.
sonra o çocuğun yıl sonuna kadar kuzu kuzu oturması.

Ömer Dinçer'in milli eğitim bakanı olduğu bir ülkede rahatlıkla yapılabilecek şey.

anlık şuur kaybı yaşayıp, nerede olduğunu ve kimle konuştuğunu bilmemek emaresi bir söz.

şurada yazılan "adamın götünden kan alırlar kamil kan" tandanslı yazıları görünce sözlüğün yaş ortalamasının, öyle zannedildiği gibi lise düzeyinde olmadığını anlıyorum. bu tarz yorumları yapan insanlar zannedersem, liselerin şimdiki halinden bihaber insanlar.

bir kere hocanın zaten, hiçbir halde öğrenciyi dışarı çıkarma yetkisi yoktur. yoklama fişine yok olarak yazmadığı hiçbir öğrenciyi dışarı çıkaramaz. he "çık dışarı" diyerek akabinde yok yazdığı öğrencinin kapıdan çıktığı andan itibaren gerçekleştirdiği her faaliyetten de öğretmen sorumludur.

farzı misal çocuk kapıdan çıktı, okul saatleri içerisinde de gitti bir yerde darp aldı, yaralandı ya da öldü diyelim. açılacak basit bir davanın neticesinde o öğretmenin meslek hayatı biter.

bunun bilincinde olan birçok öğrenci, artık sınıftan çıkmama hakkını kullanıyor. koduğumun gerizekalıları (çok afedersiniz) tenefüs bitiminde sınıfa girmez, derste konuşur çık dersin çıkmaz... tamamiyle arıza çıkarmak için kullanıyor aklını.

günümüz lise öğrencileri, son derece hadsiz. hemen hemen hepsi, öğretmenleri parmağında oynatıyor. yoldan çıkmış olanları yola getirmenin tek yolu şiddet haline gelmiş. eğer uzun boylu, yapılı sert sesli bir erkek hocaysanız sınıf korkusundan dinliyor sizi. bizim okulda çocukların meme uçlarını (erkeklerin) (hoca da erkek zaten) (heyecanlanma hemen) sıkmayı hobi edinmiş bir beden eğitimi hocası var misal, sınıfında çıt çıkmaz.

dersimin ortasında bana "hocam adamın son iki harfisiniz ehehehe" diyen bir yavşağı (çok afedersiniz) "siktir git" diyerek sınıftan kovduğum için müdürden uyarı aldım ben. her ne hal olursa olsun öğrenciye küfür etmemem ve kapı dışarı etmemem gerekiyormuş. disipline vermem lazımmış vesair.

netice olarak okullardaki idare ve bakanlığın bu konudaki pozitif (!) ayrımcılığı sürdükçe öğrenci "sen çık" da der, "hocam adamın son iki harfisiniz ehehehehe" de der, "napıyon lan yarraaaam" da der. kimse de kimsenin götünden kan almaz. eğer götten alınacak bir kan söz konusu olsaydı ben o gün o yavşaktan bir ünite kan alırdım.

çok afedersiniz.

Vala biz zamanında tamam hocam bi da konusmıcam derdik...

adam olmayacak çocuk.

yavuz hırsız ev sahibini bastırır deyimine eşdeğer bir söylem.

göt ister, bu yeni nesil öğrenciler çok tuhaf arkadaş, öğrencilikten okumaktan başka hiç bir görevi yok, ama hala action peşindeler.

buna benzer durumlar liselerde ve üniversitelerde de yaşanmaktadır. örnek odtü, örnek hacettepe. yakın zamanda mesela.

sen öğrencisin bitir okulunu düşünceni gerçekleştir eyleme dönüştür, ama okulda orada burada eylem yaparak değil, gerçekleştirmek olarak fikrini beyanını gerçek olaylara mal ederek yap. lafta protesto da kalmasın yani. yoksa çok dayak yersin yiyorsun da zaten haberlerden görüyoruz yapma, etme.

sınıftan öğrenci atmak yasak olduğu icin artık gerçekleşmesi mümkün olmayan durum. yalnız bir öğretmen olarak ben böyle hir sey yapsaydım ve öğrenci sen çık deseydi napardim bilemiyorum.