bugün
- bir hafızın ateiste karşı müthiş açıklamaları8
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması14
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi29
- zalbert ramstein11
- yazarların bira içme rekorları10
- jose mourinho26
- irem derici'nin erkek sevdası12
- akp nin iktidardan düştüğü gün13
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi16
- sözlükten hatun kaldırmak9
- maca sekiz10
- ankarayı sel aldı27
- iskilipli atıf hoca8
- ali koç ve aziz yıldırım başkanlık seçimi8
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu30
- gideon reid morgan jj10
- bik bik'in gece kapısına gidip serenat yapmak13
- meral akşener21
- giden gider9
- kemalist rejimin astığı hocalar8
- vallahi de kemal'in düşmanıyım10
- anın görüntüsü13
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak10
- kıza iğne batıran türbanlı14
- kendini bir görsel ile anlat22
- aziz yıldırım ve ali koç'un canlı yayına çıkması39
- uludağ sözlük köpek avlama timi18
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği8
- saraca silsüpüroğlu12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar13
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali11
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- xdearm10
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- sarılma ihtiyacı9
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- gizli samyelin moderatör olması13
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- icardi190540
- sekse doymuş erkek12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel13
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
yaz bitti, yaz bitti
yüksek sesle söylüyorum bunu kendime
her yerde söylendiği gibi
yaz bitti, yaz bitti
hiçbir şey, hiçbir şey
hiçbir şey
yalnızca üşüyorum şimdi
insanın, anlamsız efkârına sebep olan durum. yaprakların dökülüşüne, ağaçların çıplaklık protestosuna tahammül edememek durumu... bir şiir belki fotoklip eşliğinde upload ettiğimiz vakti zamanında zihnimize. ama gerçek, gözle görülür, elle tutulur gerçek: yaz bitti...
yüksek sesle söylüyorum bunu kendime
her yerde söylendiği gibi
yaz bitti, yaz bitti
hiçbir şey, hiçbir şey
hiçbir şey
yalnızca üşüyorum şimdi
insanın, anlamsız efkârına sebep olan durum. yaprakların dökülüşüne, ağaçların çıplaklık protestosuna tahammül edememek durumu... bir şiir belki fotoklip eşliğinde upload ettiğimiz vakti zamanında zihnimize. ama gerçek, gözle görülür, elle tutulur gerçek: yaz bitti...
bir murathan mungan şiiri. güzel bir mungan şiiri.
yazın bittiği her yerde söylenir
söylenmeyen şeyler kalır geriye
ve sonra hiçbir şey olmamış gibi
ağır, usul bir hazırlık başlar
uykuya benzer yeni bir mevsime
orda burda, ev içlerinde, kır kahvelerinde, deniz kenarlarında
incelen yazın akşam esintilerinde
zaman usulca sıyrılır aramızdan
ta içimizde duyarız gelecek günlerin geçmişini
başka ne gelir elimizden
büyük bir uzaklığa gülümseyerek
geçiştiririz
ıskaladığımız şeyleri
yatıştırıcı rüzgarlar
dışavurur içimizdeki lodosu, poyrazı, günbatımlarını
saklar bizi
gözlerimizdeki hüzne 'dinginlik' adını verir
'seni iyi gördüm' diyenler
biz de iyi hissederiz kendimizi
elimizden başka ne gelir ki?
köşe başları, akşamüstleri, kokular
tozar gider zamanın boşluğunda
karışır anların kuytu belleğine
belki sonraları bir gün
hatırlanır aynı kederle
yazın bittiği her yerde söylenir
söyleyenler inanır bir şeylerin sahiden bittiğine
yaz biter
eskir geceler, serin, hüzünlü
yeni mevsime hazırlık: ömrün teyel yerleri
bir yanı telaş, bir yanı ürperten yaz sonu ikindileri
çıkarır sizi dalgın derinliğinizden
yaşadığınızı duyarsınız teninizde
bir zamanlar okumuş olduğunuz kitapları özlersiniz
sıcak odaları, beyaz, temiz yastıkları
ahşap panjurları
yaz bitti
bitmeyen şeyler kaldı geride
yaz bitti
yaz bitti
yüksek sesle söylüyorum bunu kendime
her yerde söylendiği gibi
yaz bitti
yaz bitti
hiçbir şey hiçbir şey
hiçbir şey
yalnızca üşüyorum şimdi
yazın bittiği her yerde söylenir
söylenmeyen şeyler kalır geriye
ve sonra hiçbir şey olmamış gibi
ağır, usul bir hazırlık başlar
uykuya benzer yeni bir mevsime
orda burda, ev içlerinde, kır kahvelerinde, deniz kenarlarında
incelen yazın akşam esintilerinde
zaman usulca sıyrılır aramızdan
ta içimizde duyarız gelecek günlerin geçmişini
başka ne gelir elimizden
büyük bir uzaklığa gülümseyerek
geçiştiririz
ıskaladığımız şeyleri
yatıştırıcı rüzgarlar
dışavurur içimizdeki lodosu, poyrazı, günbatımlarını
saklar bizi
gözlerimizdeki hüzne 'dinginlik' adını verir
'seni iyi gördüm' diyenler
biz de iyi hissederiz kendimizi
elimizden başka ne gelir ki?
köşe başları, akşamüstleri, kokular
tozar gider zamanın boşluğunda
karışır anların kuytu belleğine
belki sonraları bir gün
hatırlanır aynı kederle
yazın bittiği her yerde söylenir
söyleyenler inanır bir şeylerin sahiden bittiğine
yaz biter
eskir geceler, serin, hüzünlü
yeni mevsime hazırlık: ömrün teyel yerleri
bir yanı telaş, bir yanı ürperten yaz sonu ikindileri
çıkarır sizi dalgın derinliğinizden
yaşadığınızı duyarsınız teninizde
bir zamanlar okumuş olduğunuz kitapları özlersiniz
sıcak odaları, beyaz, temiz yastıkları
ahşap panjurları
yaz bitti
bitmeyen şeyler kaldı geride
yaz bitti
yaz bitti
yüksek sesle söylüyorum bunu kendime
her yerde söylendiği gibi
yaz bitti
yaz bitti
hiçbir şey hiçbir şey
hiçbir şey
yalnızca üşüyorum şimdi
algın bir kırlangıçtı annem
uçmayı öğretmedi bize
yaz bitti;
yaz bitti;Kendine dönük bir bıçağı
bileyerek bitti yaz;Usulca soldu iskele
üşüyen sulara bıraktım bedenimi
dedim ki aşk, bir kez daha
fırlatıp kıyıya attı dudağımdaki tuzu emerek
sessizce yalvararak içine çekti sonra.
Ah! Bir deniz kızı olsam
bir mercan ada
mavi bir yelkenli
kimseler anlayamıyacak bu ilişkinin
bende çoğalttığı kederi
Her sabah nar ağacından öten bülbülü anlattım ona
sözcüklerimi sorgulayan kül rengi kuşunu akşamüstlerinin
asmanın bu yıl üzüm vermediğini anlattım
dalgaları dinlediğim geceleri, herkesten gizli.
Kumsalı avuçlayıp okyanusu tanıdığımı anlattım
bir denizatıyla yaşadığım düşünsel serüveni
güneşin tenimde nasıl dolaştığını ve unutturduğunu yalnızlığımı
dağların ucuna konup konup kalkan bulutu anlattım
O bana ne ölüm oruçlarında kalan ömrümü sordu, ne kirli savaşı
ne de askere alınan oğluma getirdi sözü
erken inen bir yaz gibisin dedi yalnızca
sıcak saçlarındaki siyahı solduracak
ve tuttuğun yas yakışacak yüzüne;
Yaz bitti, dedi, oturduğu taştan hafifçe doğrularak
günlerdir bize yol gösteren ezgi
göçmen bir kuşun kanadında Kumsal
sensizliği yaşamaya başladı çoktan
Yaz bitti, dedi, incecik dildi domatesleri beyaz tabağa
peynir ve yeşil biber ve mavi bir hüzün
uzakta, çok uzakta ağlarınıatan balıkçılar
ve gözyaşının yalnızlık olduğu dünya.
Yaz bitti, dedi, az önce yaktığı ateşte ısıttı ekmekler
bir çağ kapandı sanki;Ürperen akşam
suskunluk olup kondu dudaklarına
yaz bitti, dedi, kalbim seninle çarparken yaz yaz bitti;
O gece ağlarını onardı balıkçılar
sarı ışığında fenerlerin
teknelerini yıkayıp parlattılar
sandalcılar yakamozlar astı küreklerine
hep birlikte açık denizlere gittiler
silmek için çapalarına dolanan pası.
O gece bir bekleyişti ömrümüz
uzun , sakin, umutla berkitilmiş.
Dağ koyaklarından getirilmiş ,taze
sütleri içtik ve eski ağılların
çıngırak seslerini doldurduk ceplerimize.
Çıkıp geldi Homeros, yorgun
ak bir ihtiyar, dayanmış asasına
aşkı ne yaptınız diye sordu
hangi küle kardınız günlük kokulu aşkı.
Yanıt bile beklemeden yürüyüp gitti.
Baktık ki ayak izlerinde ay
öpüşüp duruyor denizle.
Sen yokken, denizin başladığı yerden doğardı güneş
kumları yıkardı, gümüş oyuncaklar salardı suya.
Dağlara çekilirdi sonra ve rüzgar
susam ve sakız kokularını karıştırırdı birbirine.
Çocuklar uyurdu serin uykularda, lacivert bir dinginlikti akşam
kıyıda ateşler yakmazdım, bir şiir sokulmazdı düşüncelerime
rastgele derdim balıkçılara, sabrınız bol, ağlarınız dolu olsun
yalnızlık kardeşimdi hüzün nehir yatağındaki zakkum.
Şimdi ben, düşlerimde balığa çıkıyorum her gece
her gece bir sardunya sararıp düşüyor, her yolcu
yüreğimi ağrıtıyor biraz. Bir kırlangıç sesimi tırmalıyor durmadan
yaz bitti, diyor, kalbim seninle çarparken bitti yaz;
Günün ilk sesi, gecenin son iç çekişiydi
sevgiden doğmuştu aydınlık, harlı ateşten sıcacık kül.
Dağ gerindi, asfalt anımsadı uzun bir yol olduğunu
usulca sallandı tekneler, gözlerini açtı orman
bir saklı liman usulca çıktı yeryüzüne
Ötede Hadrianus parlak giysilerinden soyunuk
kılıçsız, kalkansız, bir kemerdi herkesin unuttuğu
Yaz bitti, dedi. Tarihte, tanrıların geri çekildiği
insanın tek başına direndiği o benzersiz an;ı yakala
yüreğinle tut zamanın en masum saatini.
Az sonra Roma;ya yerleşecek yoksul isa
ilk mermi fırlayacak kovanından
ilk kan, bir destan gibi sunulacak
ve okşanacak bir altınla barbarlığımız.
Yaz bitti, dedi, kalbim seninle çarparken bitti yaz;
Ötede Hadrianus, kırallığını aşmış bir bilici
barışın titrek ışıklarına bakarak
gözleri açık gitti ölüme ve yaz bitti;
Anladıkve acıdan kır düştü saçlarımıza
denizin üstünde kalkan tülsü bulutu örtündü köy
korsanların kutsal tapınağına çevirdi yüzünü
yıkılan seralardan, bozulan meyve bahçelerinden
yükselen ağıtı duymadı hiç.
yaz bitti; kendine dönük bir bıçağı
bileyerek bitti yaz;usulca soldu iskele
Kıyıdan el salladık beyaz bir gemiye
gemi gülümsedi. Ne top atışı, ne bir bayrak, ne isim
anladık bir dosta veda ettiğimizi..
(bkz: zerrin taşpınar)
uçmayı öğretmedi bize
yaz bitti;
yaz bitti;Kendine dönük bir bıçağı
bileyerek bitti yaz;Usulca soldu iskele
üşüyen sulara bıraktım bedenimi
dedim ki aşk, bir kez daha
fırlatıp kıyıya attı dudağımdaki tuzu emerek
sessizce yalvararak içine çekti sonra.
Ah! Bir deniz kızı olsam
bir mercan ada
mavi bir yelkenli
kimseler anlayamıyacak bu ilişkinin
bende çoğalttığı kederi
Her sabah nar ağacından öten bülbülü anlattım ona
sözcüklerimi sorgulayan kül rengi kuşunu akşamüstlerinin
asmanın bu yıl üzüm vermediğini anlattım
dalgaları dinlediğim geceleri, herkesten gizli.
Kumsalı avuçlayıp okyanusu tanıdığımı anlattım
bir denizatıyla yaşadığım düşünsel serüveni
güneşin tenimde nasıl dolaştığını ve unutturduğunu yalnızlığımı
dağların ucuna konup konup kalkan bulutu anlattım
O bana ne ölüm oruçlarında kalan ömrümü sordu, ne kirli savaşı
ne de askere alınan oğluma getirdi sözü
erken inen bir yaz gibisin dedi yalnızca
sıcak saçlarındaki siyahı solduracak
ve tuttuğun yas yakışacak yüzüne;
Yaz bitti, dedi, oturduğu taştan hafifçe doğrularak
günlerdir bize yol gösteren ezgi
göçmen bir kuşun kanadında Kumsal
sensizliği yaşamaya başladı çoktan
Yaz bitti, dedi, incecik dildi domatesleri beyaz tabağa
peynir ve yeşil biber ve mavi bir hüzün
uzakta, çok uzakta ağlarınıatan balıkçılar
ve gözyaşının yalnızlık olduğu dünya.
Yaz bitti, dedi, az önce yaktığı ateşte ısıttı ekmekler
bir çağ kapandı sanki;Ürperen akşam
suskunluk olup kondu dudaklarına
yaz bitti, dedi, kalbim seninle çarparken yaz yaz bitti;
O gece ağlarını onardı balıkçılar
sarı ışığında fenerlerin
teknelerini yıkayıp parlattılar
sandalcılar yakamozlar astı küreklerine
hep birlikte açık denizlere gittiler
silmek için çapalarına dolanan pası.
O gece bir bekleyişti ömrümüz
uzun , sakin, umutla berkitilmiş.
Dağ koyaklarından getirilmiş ,taze
sütleri içtik ve eski ağılların
çıngırak seslerini doldurduk ceplerimize.
Çıkıp geldi Homeros, yorgun
ak bir ihtiyar, dayanmış asasına
aşkı ne yaptınız diye sordu
hangi küle kardınız günlük kokulu aşkı.
Yanıt bile beklemeden yürüyüp gitti.
Baktık ki ayak izlerinde ay
öpüşüp duruyor denizle.
Sen yokken, denizin başladığı yerden doğardı güneş
kumları yıkardı, gümüş oyuncaklar salardı suya.
Dağlara çekilirdi sonra ve rüzgar
susam ve sakız kokularını karıştırırdı birbirine.
Çocuklar uyurdu serin uykularda, lacivert bir dinginlikti akşam
kıyıda ateşler yakmazdım, bir şiir sokulmazdı düşüncelerime
rastgele derdim balıkçılara, sabrınız bol, ağlarınız dolu olsun
yalnızlık kardeşimdi hüzün nehir yatağındaki zakkum.
Şimdi ben, düşlerimde balığa çıkıyorum her gece
her gece bir sardunya sararıp düşüyor, her yolcu
yüreğimi ağrıtıyor biraz. Bir kırlangıç sesimi tırmalıyor durmadan
yaz bitti, diyor, kalbim seninle çarparken bitti yaz;
Günün ilk sesi, gecenin son iç çekişiydi
sevgiden doğmuştu aydınlık, harlı ateşten sıcacık kül.
Dağ gerindi, asfalt anımsadı uzun bir yol olduğunu
usulca sallandı tekneler, gözlerini açtı orman
bir saklı liman usulca çıktı yeryüzüne
Ötede Hadrianus parlak giysilerinden soyunuk
kılıçsız, kalkansız, bir kemerdi herkesin unuttuğu
Yaz bitti, dedi. Tarihte, tanrıların geri çekildiği
insanın tek başına direndiği o benzersiz an;ı yakala
yüreğinle tut zamanın en masum saatini.
Az sonra Roma;ya yerleşecek yoksul isa
ilk mermi fırlayacak kovanından
ilk kan, bir destan gibi sunulacak
ve okşanacak bir altınla barbarlığımız.
Yaz bitti, dedi, kalbim seninle çarparken bitti yaz;
Ötede Hadrianus, kırallığını aşmış bir bilici
barışın titrek ışıklarına bakarak
gözleri açık gitti ölüme ve yaz bitti;
Anladıkve acıdan kır düştü saçlarımıza
denizin üstünde kalkan tülsü bulutu örtündü köy
korsanların kutsal tapınağına çevirdi yüzünü
yıkılan seralardan, bozulan meyve bahçelerinden
yükselen ağıtı duymadı hiç.
yaz bitti; kendine dönük bir bıçağı
bileyerek bitti yaz;usulca soldu iskele
Kıyıdan el salladık beyaz bir gemiye
gemi gülümsedi. Ne top atışı, ne bir bayrak, ne isim
anladık bir dosta veda ettiğimizi..
(bkz: zerrin taşpınar)
zamanında çok popüler olmamış bir yaşar şarkısı. güzel şarkıdır ama, tekerleme gibi söylemesi pek zevklidir.
--spoiler--
ya kalem bitti ne naz
bu yalan gibi biraz
ya istilada kalpler sessiz
yazilmadi postacilar issiz
mevsim biterken boyle asklar da biter
baska biriyle baska, baska sehirler
yaz yaklasinca duser akillir basa
sonra postacilar ise yagmurlar bitince
--spoiler--
--spoiler--
ya kalem bitti ne naz
bu yalan gibi biraz
ya istilada kalpler sessiz
yazilmadi postacilar issiz
mevsim biterken boyle asklar da biter
baska biriyle baska, baska sehirler
yaz yaklasinca duser akillir basa
sonra postacilar ise yagmurlar bitince
--spoiler--
yaz biter, adresler alınır ama o beklenen mektuplar hiç gelmez ve postacılar da işsiz kalır. böyle bir şarkıdır.
bu senenin ilk yaz bitti si benden gelsin. sabah hatta öğlen uyanınca çılgın bir yağmur, hava kurşun gibi ağır, anladım ki yaz bitti, yaz gitsin, yaz bitsin.
bugünün anlam ve önemini anlatır. evet.
Kardeş siz coğrafya dersi görmediniz mi? 21 eylül sonbaharın başladığı gün oluyor. Daha 21 gün var raad olun.
divane albümünden, çokça bilinmese de, mükemmel kalitedeki yaşar parçası. erdem sökmen klasik gitarını konuşturmuştur.
burundan selam çakan yeşil sümüğün beyanıdır.
yaz başlarken dinlemenin ironisini yaşadığım parça.
ne bilim ne eskisi gibi başlıyor artık yaz, nede eskisi gibi bitiyor yaz. çok mu kaybolduk biz ?
ne bilim ne eskisi gibi başlıyor artık yaz, nede eskisi gibi bitiyor yaz. çok mu kaybolduk biz ?
Yapımı : 1985 - Türkiye
Tür : Aile , Romantik
Süre: 88 Dak.
Yönetmen : Zeki Alasya
Oyuncular : Kadir inanır , Tuluğ Çizgen , Melike Zobu , Bülent Bilgiç , Yasemin Koşal
Senaryo : Mehmet Aydın
Yapımcı : Enver Özer
https://www.youtube.com/watch?v=s9tq67QhVdA
Tür : Aile , Romantik
Süre: 88 Dak.
Yönetmen : Zeki Alasya
Oyuncular : Kadir inanır , Tuluğ Çizgen , Melike Zobu , Bülent Bilgiç , Yasemin Koşal
Senaryo : Mehmet Aydın
Yapımcı : Enver Özer
https://www.youtube.com/watch?v=s9tq67QhVdA
Seneye artik.
Deme öyle deme.
Mezun olan ve issiz takilanlar icin sevindirici haber. Disari cikacak arkadas bulma korkusunun bitisi
Allahım çok şükürdür.
Bitsin artık. Güneşi sömürdünüz tatil diye diye. Fakiriz tatil yapamıyoruz işte ne halden anlamaz insanlarsınız. Yüzünüze tükürürdüm ama siz ondan da anlamazsınız ki... yazık....
"Söyleyin de bitmesin be." dedirten bildiridir.
hazır değilim daha.
dudu peri nerelerdesin?
ah ağliyiciğim.
hazır değilim daha.
dudu peri nerelerdesin?
ah ağliyiciğim.
Ve benim de tüm hayallerim umutlarım her şeyim bitti.
Zaten benim için hiç başlamamıştı.
Bu yıl denize giremeden bitti! Olsun aman havalar serinlesin de bitsin sorun değil. O değil de bu eylül hep bir buruk başlıyor her zaman nedense?
Hele şükür yandık amk.
Bitti bitti.
Okul açılmadan yaz bitmez. Ama az kaldı evet.
yok lan daha var.
güncel Önemli Başlıklar