bugün

Haberleri sunan spikerlerle muhabbet ediyorum arada bi.
Günler o kadar birbirine benziyordu ki insan, her birine ayrı ayrı isimler vermek lüzumunu bile hissetmiyordu.
Kalabalıklar içinde halinizi soran biri olmadığı gibi yere düşünce bakmadan geçenlerde bir hayli fazla olur yalnızlıkta.
Iyi geceler televizyon, Ben yatiyorum, Yarın gorusuruz.
Tek başına kahve be sigara içerken muhabbet edecek birimin olmaması.
bir haftadır salonun ışığı hiç yanmadı, dışarıdan odaya, odadan dışarıya, bir tek evin hol kısmı köprü görevi gördü.
Yemeklerim buzdolabinda curuyor, annem olsa cikartirdi hepsini ve derdi ki “ mutfaga gir cik ye diye masaya koydum”.
Edip cansever anlatmış;

Bir kişi bile değilim yalnızlıktan.
Gölgemle konuştuğum doğrudur.
bir cümle ile mi? tamam. ben yalnızım.
yalnız, iki kişiyim.
Muhabbet edebilmek için kuş besliyorum.
artık sessizlik bile beni dinlemeye başladı.
belki de bütün kâinattan bile büyük
bir <boşvermişlik> hissi...
Çok şükür yalnız değilim.
insan kendini zamanla yalnızlığa alıştırıyor, bu öyle pek kolay da olmuyor hani.
"Gölge vermeyen bir ışık."
yalnızlık insana çok şey öğretirmiş. ama sen gitme, ben cahil kalayım.
Yaşanılan hayat ile hayal edilen hayat arasındaki farkın adıdır, yalnızlık.
ölüyorum ulan.
Ben ayın karanlık tarafında güneşimi bekliyorum..
pardon az sever misiniz?
Ben tek siz hepiniz...
Herkesin detaylarını bilmeme rağmen kimse benim detaylarımı öğrenmedi, öğrenmek istemedi.
millet evde karantina altında ya manita ile konuştur ya da flörtüyle, ben gelmiş burada sözlükten başlık seçiyorum altına entry girebileceğim.
bence bu yeterli.
(bkz: yalnızlık was here)