bugün

Mübarek Muharrem ayında kimsenin sen seversin diye 1 kap aşure getirmemesidir bazen.
yatakta sol elimle geçirdiğim zamanlar.
Hayatın uçurumun eşiğinde olduğu, elinden hiçbir şeyin gelmediği ve gelse de mecalinin olmadığı halde oturup konuşacak bir kişinin bile olmadığı, oylece uzanıp boşluğa kitlendiğin anlardır.
Bugün tam 4 arkadaşıma gel kahve ısmarlayayım diye teklifte bulundum. Hepsi bir bahane ile geçiştirdi beni. Ulan ne kaşar mahluklarsınız. Bir bardak kahve lan bir bardak kahveeee. 45dk lan kitapsızlar. Belki bir problem var, belki paylaşmam gereken bir olay belki yardım gereken bir konu var. Püü Allah cezanızı vermesin.
allahtan kedim var ben onunla uyuyacağım.
Yatakta yanlız yatmak.
Birçok an var. Üzüldüğünde ya da sevindiğinde tüm samimiyetinle paylaşamadığın ve birine dolu dolu seni seviyorum dememenin uzun zaman olduğunu fark ettiğin anlar ya da ne bileyim içindeki baharı andıran hislerin neredeyse bitmiş olduğunu ve yerini kışın soğukluğu kadar kocaman bir hissizliği kapladığını anladığın zaman yalnızım diyorsun.
eve gelir, üzerini çıkarır, duşa girersin..
mutfağa girer, çok güzel bir yemek hazırlar ve senin sevdiğin bir programı açarsın..
yalnızsındır...

ben bugün kuru fasulye yaptım veya "şu saate kadar yemek yaptım" diye trip yok, sen beş dakikada biftek kızartıp, yanına yarım avokado ve avokadonun çekirdek deliğini dolduracak kadar mayonezle odaya gelmişsindir.. benim dizim vardı, yok efendim neden tarih programı izliyorsun yok.. onu mu istiyorsun, onu izlersin.. evin içerisinde paşasın sen..

tatile nereye gitmek istiyorsun? oraya gidersin.. yok annemler gelecek, yok bizi bekliyorlar (bir de zoraki davet) yok.. yola mı çıktın, 45 dakikada bir "tuvaletim geldi, yoruldum, şurada yemek mi yesek, güzel bi yerde dur - bu ne böyle" yok. istediğin yere gider, istediğini yer, istediğin yerde durur, uykun gelirse benzinliğe çekip iki saat uyursun..

evin içerisine istiflenmiş, leş gibi kokan bir dolap dolusu ayakkabı ile gurur duyan biri yoktur, senin kıyafet alanı gereksinimin hiçe sayılıp, dolabının yarısı dahi işgal edilmemiş ve evin bir odası boşu boşuna "giyinme odası" ilan edilmemiştir.. üçüncü kuşak feminizm çıkışları ve "ben özgürüm ama şunlara ihtiyacım var" saçmalıkları dinlemezsin..

bir de yalnız çocuk yapabilseydim var ya....
Ben doğuştan yalnızım.

Hayatım boyunca beni %30 um dışında kimse bilemeyecek kafamın içinde farklı bir dünya var hiç bahsetmediğim.
dünyadan ayrılırken yalnız olacağıma inanıyorum. bana astral dünyaya kadar eşlik edecek melekler hariç.
Düğün gibi Çok kalabalık bir ortama girince yalnız hissediyorum ben. Belki de sahte gülüşler, samimi olmayan tavırlar yüzündendir. Herkes rol yapıyor. işte böyle yerlerde acayip yalnız hissediyorum.
Fakat Tek başıma 8 tane ülkeye gittim. Haftalarca tek başıma yaşadım. Ama Hiç yalnız hissetmedim.
Tek başına geçirdiğim gecelerde yatağım buna arada bir şahit olmuştur.
tatile gidecek bir arkadaş bulamamak.
Evde ses olsun diye eve gelince ilk olarak televizyonu açmak.
dışarda bir çift gördüğümde,ben neyi yanlış yapıyorum tarzında içsel hesaplaşmalar yaşıyorum.

edit:yanlış ata oynamaya devam ettiğim sürece bu his ten kurtulamacağım.
Deprem günlerinde ve deprem sonrası Manyak alt komşum eşiyle sabaha dek kavga ettiğinde inanılmaz yalnız ve çaresiz hissetmiştim.

Yalnızlık aşığı olarak bilinsem de kriz anlarında sosyal desteğe inanılmaz ihtiyaç duyuyoruz; bir daha asla öyle korkmak istemiyorum.

amen
(bkz: seçim günü sonuçlar açıklanırken).
zora dara hastaneye düşünce kimseden telefon dahi gelmiyor. özellikle Müslüman geçinenler gram iyilik yapmıyor. akrabalarımın çoğu dahil buna. din yalan olmuş bunu diyaliz dönemindeyken farkına vardım. 10-12 yıl önce. gayet muhafazakar biriyken en azılı din eleştirmeni hale geldim. Ben intiharı çok düşündüm ama döt korkusundan cesaret edemedim. ailem parçalanmanın eşiğinde. ölsem nolcak diktir edin üzülüp dursunlar mikimde değil. canımdan bezdirdiler.
ya Allah cehennem filan varsa diye cesaret edemedim. deist düşüncedeydim. sanırım agnostik oldum.
içecek kimse olmaması.
uludağa gece 4-5te girmek olabilir şüphesiz kimse olmuyo nerdeyse..
şu an...
bir paket sigaranın 2 saate kalmadan sadece ben tarafından içilmesi mesela.
Yan yana oturulan yerlerde en uca (en sola veya en sağa) oturmak zorunda kalınan an.
kendi başınıza çay demleyip içtiğiniz veya telefonunuza kimseden arama veya mesaj gelmediğini gördüğünüz anlardır.
sabah kalktığında günaydın, gece yattığında iyi geceler mesajı alamamak olabilir.