bugün

bir eti browni bir bardak kahveyle ba$ba$a sozlukte entry girerken ya$anilan anlardir. "cok yalnizim be sozluk coook" diye aglamak ister bunye mamafih erkekler aglamaz.
bu telefon kapanmış mı ki diye düşünüp telefonun açık olduğunu gördüğümüzde ...
an olsa iyi ben günü yaşıyorum. Hatta bugun olması ne farkeder ki yarın günleri diye devam edicek belkide.
(bkz: aman tanrım)
(bkz: swh)
kötü günde arkanıza dayanacağınız kimsenin bulunmadığı andır.
eve girdiğinizde ilk yaptığınız iş tv yi * açmaksa, yalnızsınızdır.
pLaystation oynarken evde tek koL oLması ve maçı tek basına yapman.
hastaLanıpta giremediğin bir sınava tek basına sınava girip kopya çekecek birini buLamaman.
tuaLete her girdiğin anda hissettiğin duygu.(bazen tabii)
aiLeyLe kavga ettiğin zaman evde kovuLma durumundan sonra yasanan yoğun duygu.
ve her gece yatağa tek giriLdiği zaman!
aziz nesin üstadın bu olayı anlatan cok iyi bir dörtlüğüyle katılmak isterim konuya
''eve gidip kafanı yastıga koydugunda,
kalbinin her atısı an be an kulaklarında cınlıyorsa,
sana eslik eden tek sey sadece 4 duvar ve aldıgın kesik nefeslerse,
bilki yalnızsındır...
doğum gününüzde sadece bankalardan gelen mesajları okuduğunuz anlar.
çok hasta olduğunuz halde "neyin var" diye soranınızın olmadığı an.
bu aralar benim çok yaşadığım anlardır.ve zor olur her yalnızlık.
-sinemeya tek kişilik bilet aldığınız zaman,
-çift kişilik değil de tek kişilik yatak kullandığınız zaman,
-telefon çaldığında koştuğunuz ve telefonun yanlış numarayı aradığını duyduğunuz zaman,
-küçük pizza ısmarladığınız zaman,
-buzdolabının bomboş ya da ağzına kadar dolu olduğunu gördüğünüz zaman,
-salıncakta sizi sallayacak kişinin olmadığını anladığınız zaman,
-tatil planlarını tek kişilik yaptığınız zaman,
-adresinize gelen tek mektubun faturalar olduğunu gördüğünüz zaman,
-diş macununun ortadan sıkıldığını görüp, kimsenin size kızmadığını farkettiğiniz zaman,
-bayramlarda kapıyı çalan tek kişinin şeker isteyen çocuklar olduğunu gördüğünüz zaman,
-ampülleri değiştiren tek kişinin siz olduğunu farkettiğiniz an,
-rüyalarınızı tabir edecek, falınıza bakan kişinin olmadığını anladığınız an,
-yağmurda yalnız başına yürüdüğünüz an,
-duygusal şarkılara nedensiz yere ağladığınız an,
-banyoda saatlerce kalıp, kimsenin kapıyı çalmadığını farkettiğiniz an,
-saçlarınızı kurutmadığınız, odanızı toplamadığınız, bilgisayar başında çok kaldığınız, çok az yemek yediğiniz için size kızan birilerinin olmadığını farkettiğiniz an işte o an yalnızsınızdır.
(bkz: masturbasyon)
ailenizden birisinin lanet bir hastalığa yakalandığını öğrendikten sonra telefon açıp ağlayabileceğiniz bir arkadaşınızın olmadığını anladığınız anlardır.
evi aynen bıraktığın gibi bulursun
bi terlik bile yerinden kıpırdamamıştır
aaa zaten kapıyı da sen kendin açmışsındır.
kendi kendine muhabbet edip ne kadar konuşkan bir insanmışım demek ve içses ten bıkmak ölye ki gına gelmesi
(bkz: anlaşılmamak)
akşamları herkes eğlenirken yurt odasında tek başınayken msn de birilerinin sana da yazmasını beklediğin andır zannımca. çok da kötü koyar insana.
21 saattir cep telefonunuzun 1 kere bile çalmadığı, telefona bakmaktan heba olduğunuz andır.
düşünmeyi becerebildiğin anlardır zira düşün(ebil)mek yalnız yapılan bir eylemdir...
istiklal caddesi'nde bir aşağı bir yukarı dolaştığınız zamanlardır düşünerek.
sevgilinden, ailenden, çevrenden ayrıldığında hissedebiliceğin insani duygu.
"anne mutfaktaysan bana kola getirir misin" diye bagirdiginda sadece sesinin yankisini duyuyorsan yalnizligini anlarsin.
telefonu 3 günde bir şarj etmeye başladığınızı farkettiğiniz an...
telefon uzunca bir süre çalmaz ulan bozuk mu yoksa dersin ama değildir artık konuşucağın pek bir şey yoktur hayatında konuşucak kimse de ..yalnızlık feci hissedilir sarmıştır dört bir yanı .. yapcak bir şey olmadığını anlarsn sessizliğin sesini dinlersin .bu yalnızlığın da ötesidir ama .
beklentilere dair cevap bulunmadığı zamanlardır.