bugün

Galatasaray Lisesi'nde 25 yıl Fransızca öğretmenliği yaptıktan sonra, istanbul'dan ayrılamayan Farnsız olabilir mi?

Adam 25 yıl sonra emekli olmuş ve Fransa'da çoluğu çocuğu onu bekliyor, ama adam 2-3 ay deyip istanbul'da kalıyor.
iş uzuyor, 1 yıl oluyor. En son, kardeşi ve eşi istanbul'a gelip, soruyorlar niye dönmüyorsun diye...
Adamcağızın yanıtı basit:
Bak kardeşim, sen bankacısın, beni bankanda görsen, yanıma gelmezsin ama, burada bir eski öğrencim beni gördüğünde, işini gücünü bırakıp kahve söylüyor, öğle vaktine denk geldiyse yemeğe götürüyor ve emekli maaşımı hazırlayıp cebime koyuyor.
Anladın mı? der...

Anla artık diye de sitemle devam eder:

Ben burada, hayatı güzelleştiren kusurlar buldum, vazgeçemiyorum.
Gelmiyorum Fransa'ya diye bitirir.

Hayatı güzelleştiren kusurların ülkesi, Türkiye...

Niye çok seviyoruz ki bu ülkeyi?

Bu yüzden, değil mi?

Hayatı güzelleştiren kusurlarıyla güzel ülkem..

Not: Haldun taner'den aktarılmıştır.
botla yunanistan'a rahatlıkla geçebilmek.
Rivayet olunur ki, Türkiye güzeldir.

Yine rivayet olunur ki, Türkiye insanları, daha güzeldir.
cunku, vatan'i sevmekte bir ibadettir.
ülkeyle bir sıkıntım yok asla da olmayacak ama despotik akp düzenini ve anlayışını sevmiyorum.
Türk olmak.

Türkiyeyi sevmemek için, tek bir neden.!

sözlük canım, Denilesi durum.
Nedene ihtiyacım olduğunu düşünmüyorum.
ya sev ya terk et sloganlarını duyarak büyümüş bir nesil olarak terk etmemiş oluşumuz sevme nedenimiz olabilir. koşullu şartlanma gibin.
Samimiyet.
Delileri...

Deli Nazife.

Şeker Nine...

Bandocu Apo...
Her karışının kanla kazanılmış olması.
izmir...
bu topraklar için ödenen bedel yeterlidir.

ama ülke denen şeyin hükümetten ibaret olduğunu sanan çeyrek adamlar atalarının uğruna kan döktüğü bu cennet vatana dil uzatmaktan çekinmezler.
ekmeğini yediğin vatan.
Türk bayrağı ve Mustafa Kemal Atatürk iki neden.