bugün

Çekimlerine 20 mart 2017 de başlanacak, 2018 de vizyona girecek biyografi/tarih kategorili yorgos lanthimos filmi. Senaryosu, deborah davis'in orjinal metni esasında yazılacak. baş rollerinde emma stone, nicholas hoult ve rachel weisz var.
ingiltere'nin 1700'lü yıllardaki saray içi ilişkilerine el atan yorgos lanthimos filmi. en iyi filmin yanı sıra, -kraliçe rolündeki olivia colman ile- en iyi kadın oyuncu ve (2 ayrı oyuncusu ile birden -rachel weisz ve emma stone ile-) en iyi yardımcı kadın oyuncu dalları da dahil bu sene çeşitli dallarda kuvvetli bir oscar adayıdır. izleyiniz, güzel film.

hastalıklı ve devlet konularına çok da vakıf olmayan kraliçe anne'in yönetimi döneminde , kocası cephede o esnada savaş halinde olunan fransızlar'a karşı yardırmakta olan ve kendisi de kraliçeyle çok samimi ilişki içinde olan lady sarah sarayda devlet yönetiminde ciddi anlamda söz sahibidir. durum bu minvalde iken, ailevi ekonomik durumu kötülediği için saraya kapılanma umuduyla gelen sarah'nın uzak akrabası abigail de ortamlara dahil olur. baştan ezilse de, hırsıyla sarayın gözde konumlarına gelme konusunda epeyce çaba harcar ve bu yolda gözünü budaktan esirgemez.

kadınlar arası iktidar mücadelelerini ve bir dönemin ingiltere sarayını (başarılı bir görsellikle ve dejenere sefahat alemlerini de gözler önüne sererek) başarıyla betimleyen bir film. ufak bir uyarı: trailer filmi çarpıcı sahneleriyle güzel yansıtmakla birlikte, trailer'a kanıp paso aksiyonlu bir filmle karşılaşmayı beklemeyin. konusu özünde ağır ve derinlikli olduğundan, filmin de genelde ağır bir temposu ve anlatımı var. bunu eleştiri anlamında söylemiyorum, ama filmi izlemeye salim kafayla ve kasvetli ortam olmayan bir zamanda oturun anlamında uyarma ihtiyacı hissettim, yoksa bir yerlerinde erkenden takılıp kalarak bu filmin harika görselliğinin, ince anlatımının, başarılı oyunculuklarının tadını çıkaramayabilirsiniz.

(not : bu arada, erkek yazar arkadaşlarım muhtemelen filmdeki albaya siz de acıyacaksınız, özellikle gerdek gecesi sahnesi itibariyle. * )
Kadın milletinin ne denli çirkefleşeceğine güzel bir örnek bu film. Son haftalarda britanya adasının geçmişiyle alakalı filmleri çok sık seyreder olduk.

Mary queen of scots Filmi de tamamen olmasa da kısmen benzer bir mücadeleyi işler. Tarihe hele hele anglo sakson tarihine ilginiz varsa izleyin derim her iki filmi de.

Bu entrymizde de kadın milletine giydirdik çok şükür *
ingiltere’nin 17. yüzyıldaki kadın hükümdarı Kraliçe Anne’in politikalarını etkileyen perde arkasındaki olaylar ve kişileri anlatan bir film.

Filmde 3 kadın başrolde. Erkekler sadece birer figüran. otoriteyi elde etmek amacıyla kullanılan, emirler verilen karakterler yani. hatta kimi zaman birer cinsel obje. Bugüne dek dönem filmlerinde alışageldiğimiz tüm o klişeleri tersine döndürebildiği için izlemesi keyif veriyor.

Kasvetli, durağan bir havası da var. Bu bakımdan Sakince ve güzel analiz edilerek izlenebilecek bir film sadece. Onun dışında fragmana aldanarak fazla aksiyon beklemek gereksiz.

Filmde sevdiğim güzel sahneler var. Bunlardan biri filmin henüz başlarındaki ördek yarışı sahnesi. Bir diğeri de Saray erkeklerinin, bir paravan önünde çırılçıplak bir şekilde duran bir başka erkeğe meyve atmaları. Bu gibi sahnelerde yönetmen resmen film içindeki başka sahnelere atıfta bulunmuş.

Dekor ve kostümlere de değinmeden geçemeyeceğim. insanı içine çeken Harika bir atmosfer oluşturmuş. Oldukça özenli yani.

Edit: kesinlikle ben de izleme tavsiyesi vermiyorum. Nitekim epey durağan, derinlikli filmleri izlemeye Türkiye halkları olarak alışkın değiliz.

görsel