sıçtı cafer bez getir

salladı mı mangalda kül bırakmayan malum kitlenin;
chp nin 15 vekille iyi partiye verdiği destekten sonra düştükleri içler acısı durumun özeti: sıçtı cafer bez getir.

not: her şeyi bitirdiklerini sanıyorlardı.
rahattılar.
kendilerinden emindiler.
24 haziran akşamı balkon konuşmalarını da hazırlamıştılar.
sonra tıııısssss.
görsel
aklıma geldikçe bir gülme geliyor.

Ülkenin içinde bulunduğu durum.

zeki alasya metin akpınar ikilisinin oynadığı caferin çilesi filminden kalma unutulmaz bi replik....orada sıçan küçük çocuktur ve cafer de saf bi delikanlıdır...zeki alasya abimiz oynar...

arap sen içme bokunu çıkarıyorsun ile beraber, sözlükteki saçma entry ve başlıklara verilen tepkidir.

görsel

sıçan mı cafer
bez getiren mi cafer**

kesinlikle sözlükte entry oylama butonları arsında bunun da olması gerekir.bazı entryler ıyyyy,iğrençten bile beter.

`cafer sıçtı bez getir
cıvık sıçtı tez getir
dizeleri ile eski bir tekerleme tarzı söylem.`

"sulu sıçtı tez getir" diye devam eder.

hoppala bekir salavat getirin kardeşidir.

spiker "sabri kaleye şöyle bir baktı" diye bağırdıktan sonra aklından geçen cümledir.

'sıçtı cafer, bez getir..' ya da 'sıçtı, cafer bez getir..' şeklinde olabilitesi olan söz grubu.

sıçanın kim olduğu, bezi kimin getirmesi gerektiği tam açıklığa kavuşamamıştır.

(bkz: cıvık sıçtı yetiştir)

(bkz: guiza)

msnde cafer isimli arkadaşınız varsa, iletinize yazmamanız gereken cümledir.

şu anda bir titreşim gönderdiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

bu kadar sık titreşim gönderemezsiniz.

cafer:
neden iletine onu yazdın?

sözleri yada davranışları ile herhangi bir konuda yerin dibine giren bir insana kurulabilecek bir cümledir. hatasını yüzüne vurmak olur fakat alınan rahatsızlık tiksinti boyutundaysa söylenmesi gerekir. (son zamanlarda içimden söylüyorum bolca)

birilerinin çok komik olduğunu düşündüğü sırada, diğer nemrut insanların kendi aralarında "sıçtı cafer bez getir. ama cafer olmadığı için gülemiyoruz.." söylevidir. komik olduğunu zanneden şahıstan daha banal bir durumdur. acıdım.

ya da "çırçır olmuş, tez getir", diyerekten de devam eden, çok hoşuma giden biz söz. güzel bir tınısı var. * * *

"Cıvık sıçtı tez getir" * şeklinde devam edebilen deyimimizdir.

"kokutmadan tez getir" denilerek devam etmesi muhtemel söz.

melekler korusun'un son bölümünde, özgür'den duyduğumuz başka bi versiyonu da şöyledir ki; "durum tam cafer'lik" hem rütük amca rahat, izleyenlerin terbiyesi bozulmadı diye, hem de terbiyesiz insanlar * anladı yanii... çok güzel oldu,herkes memnun.

bu sözü her duyduğumda; bizimkiler dizisindeki kapıcı cafer tiplemesi aklıma geldiğinden dolayı burda gerçekleşen durumun, birinin çuvalladığı ve cafer isimli yada tipindeki bir insanın bunu düzeltmeye yardımcı olması anlamını çıkarabiliriz.

orjinali sudur: "sicti cafer don getir, curu sicti tez getir."

anlatilmak istenen sey, rezil olan kisinin adini vermeden cafer´e baglayarak, yaptigi hatanin hatadan da öte bisi oldugunu ima etmektir.

(bkz: sicip sivamak)

ismilerin atasözlerine karışmasıyla o isme sahip insanların hep o atasözüyle anılmasına neden olan atasözlerinden biri.
(bkz: bok yoluna gitti niyazi)

bir anım vardır bununla ilgili..
bizim bir komşumuz vardı.. hiç bitmek bilmeyen asker hikayelerini dinlemekten usanmıyordum.. garipti, çünkü ilkokul mezunu olmasına rağmen acayip derecede akıcı ve güzel bir uslubu vardı. anlatırken insanı kendine çekiyordu adeta. gel zaman git zaman biz kanka olduk adeta amcamla, aramızdaki 34 yaş farkına aldırmadan.. çok da esprili adamdı vesselam, kendiyle dalga geçmeyi de çok severdi..

yine bir akşamdı, dalmıştık muhabbete, atıyordu sağdan soldan yine, bende ilgili ilgili inanıyordum, en azından gülüyordum anlattıklarına, yalan olsun olmasın, son derece samimi ve içten anlatıyordu.. ayfer teyze de -eşi- bana öyle alışmıştı ki, evlatları gibi olmuştum artık.

çay içiyoruz üçümüz, uzun zamandır ilk defa bu kadar ciddi bir konuda konuşuyoruz. konumuz ölüm..
derken kapı çalıyor. ayfer teyze hareketleniyor kapıyı açmak için. o sırada ben de amcamın kulağına fısıldıyorum, "gelen azrail olmasın?" diye. "yok" diyor, "bu saatte gelmez o"

derken ayfer teyze geliyor içeri, "kapıcıymış, çöpü almaya gelmiş" diyor. amcam basıyor kahkahayı birden. biz birşey anlamadan bakıyoruz. sonra ayağa kalkıyor amcam, derken bir ses, "pırrrt".. apartman inliyor adeta..
biz tam koptuğumuz anda, kapı tekrar çalıyor, kapıyı amcam açıyor, kapıcıdan gelen korkunç cümleyi duyuyoruz. "amca o neydi yaa?"

ayfer teyze patlatıyor tabi, "sıçtı cafer bez getir.." hayatımda kötü tek bir kelime duymadığım teyzemin ağzından bunu duyunca gözlerimden yaşlar aktı.. kendisi de koptu tabi.. amcam da çaresiz geldi, "ulan" dedi, "sizinle ciddi muhabbet eden de kabahat"..

küçük bir detay olarak belirtmeliyim ki, amcamın adı cafer'di.. mekanı cennet olsun..