bugün

aşık olduğunu söyleyemeyip acı çeken.
ard arda onlarca işaret almanın verdiği acımsı tad.
dolapta kalmış ayran gibiyim yoğurt gibi çöktüm dibe doğru.
yerleştirme sonuçları açıklanacak ya üstümde gereksiz baskı var. beklenti yüksek hayal kırıklığı büyük olacak. ona hazırlanmaya çalışıyorum.
ikircikli.
otudum tek basima bir demlik cay ictim. Nasil oldugunu siz hesap edin.
zar zor para biriktirip aldığınız otomobilin tren yolunda bozulmasından beş dakika sonra duyduğunuz tren sesi.
insanları öldürüp onlardan parfüm yapmış daha sonra da bu parfümü sıkıp yaydığı güzel kokudan etkilenmek suretiyle ballı kaymaklı hayaller kurmuş sadist bi halet-i ruhiye içerisindeyim. iyi değilim.
optimist hem de pesimist biraz...
Sanki ölmüşümde kimse beni duymuyomuş gibi hissediyorum.
ağlamaklı biraz da kahve kokusuna hasret.
Kafada sandalye kırmak isteyecek kadar sinirli ve yalnız.
aslında moralim çok bozuk.

ama saçmalamak iyidir.

ben gidiyorum sözlük.

geç dönerim beklemeyin siz yatın.
ağlamalı.
supernatural mode.
hüzünlü, huzursuz, amaçsız.
(bkz: yarak gibi ruh hali)
yorgun, bitkin, uykusuz, biraz kilo almış ağlamış yine rimelleri akıyorr ... Neyse baya yorgunum.
denizde boğulmaktan kurtulup, ayağı kayıp banyo kovasına kafası giren, boğulmamak için çabalayan.

tam anlatamadım da bir zamanlar fırtınalar estirirdim mode on.
Bokumsu... daha kısa anlatmam gerekirse böyle ağlayamsı kıvamda ama her an gülebilecek ayarda. başını alıp dağlara gidesi, oralarda kamp kurası, götü donunca geri gelesi ve yaşama kaldığı yerden devam edesi. Bir osursa karşıki dağlar yıkılası, psikolojik deli, laf ishali. halime gülenlere de şu bedduayı etmek istiyorum: götü donasıcalar...
çok yalnız hissediyor ve arayış içinde olan bir tane tanıyorum...
yanlızlıktan karnıma ağrılar giriyor.
Orta şekerli.
Orta şekerli.
biraz önce koşudan geldim sözlük. john coffey deyişiyle: "awful tired now, boss. dog tired."