bugün

ufak bir iş için antalya'ya gideceğim diye sövüyordum. şimdi bir de bingöl çıktı sözlük. sövmüyorum artık.
yalnızım. hem de çok.
şu gün itibariyle tam 9 yıl 2 ay 8 gündür birlikteyiz. istikrarı seviyorum. *
kendimi bildim bileli gözlük kullanıyordum. tek hayalim gözlüksüz bir \"yüz\" dü. şimdi bir süredir lens kullanıyorum* evet eskiye göre rahatım. güneş gözlüğümü kullanıyorum, denize havuza girdiğimde kör gibi davranmıyorum, kuaförde saçım başım yapılırken aynadan neye benzediğini görebiliyorum. falan filan... yalnız şimdi de, karşıma birisi çıkarsa ve ondan hoşlanırsam, onu kandıramam. \"o\" na gözlüklü olduğumu nasıl söyleyeceğim diye dertleniyorum. dahası böyle biri de yok. evet sanırım bu kez kafayı yiyorum.
fişi prize takarken çok korkuyorum.
birilerinden çok güzel intikam almayı bekliyorum. pusuya yattım sözlük.
iyice sapıttım sözlük, iyice sapıttım.

Yeni bir alfabe geliştirdim, bayaa kullanıyorum da.

insanların mutsuzluğunu seviyorum, mutsuz insanları mutlu etmek mutlu insanlarla eğlenmekten daha çok hoşuma gidiyordu. Sonunda sapıttım, artık başkasının mutluluğu sinirime dokunmaya başladı.

Çok sevdiğim bir arkadaşımın sevdiğine kavuşması üzdü beni, halbuki o mutsuz olmalıydı. Ve ben onu mutlu etmeliydim, şimdi siktirip gitsem daha iyi
elde telefon uludağ sözlük modunda eve gelirken ceylan denen gereksiz ünlüyle burun buruna gelmenin
iğrenç hissi içindeyim.

1 saat falan oldu hala atlatamadım! hayır çarpışsak O AN, telefonumu düşerecekti yer cücesi!
ufak tefek, nasıl bir çirkin surat! allahım deyip sağa geçtim saniyede!
sonra döndüm bir daha baktım "ne işi var lan bunun buralarda!" dedim sesli..
mobilya magazasına girmesi de ilginç! yaşadığı yerlerde magazalar kapandı herhalde! *
nurettin rençber'in şarkılarını dinleyemiyorum.
te ne zaman önce atmışım mp3'üme, silmeyi de unutuyorum. dinlerken denk geldiğinde elim ayağım dolanıyor direkt değiştiriyorum. sanki dinlersem bileklerimi falan kesicem.
o bi kaç saniye duyduğum müziği bastırmak için hemen haraketli bir şeyler açıyorum. öyle teselli ediyorum kendimi.

nurettin rençber dinleyip hala yaşayabildiğim gün, artık ben tamamımdır yani.
Çıktığım kızların ablaları hep daha güzel olmuştur, hep içimden geçirmişimdir.
hiç bu kadar kötü olmamıştım. birilerine dökmek istiyorum artık içimi. ama dökemiyorum, çevrem çıkarcı insanlarla dolu. ölmeliyim ya da kaçmalıyım artık. ölemiyorum da kaçamıyorum da, korkağım çünkü. bugünlerde geçsin artık. zihnimi mavi renkler kaplasın.
ne zaman konuşamıyorum, gülemiyorda ben ağlıyorum. işte o zaman sen yoksun ve ben saçmalıyorum.
bu aralar böğrüm ağrıyor lan sözlük. böğür neresi onu da bilmiyorum ama ağrıyor işte.

çok garip de mi.
15 yaşıma kadar sevgilim olmadı.
bugün rüyamda seni gördüm sözlük. ne gözeldiğn öyle la?
o sanat filmleri izleyip eleştiri yapadursun, ben neşet ertaş dinleyip rakı içiyorum.
18 yaşıma kadar sevgilim olmadı.

not : 4 yıl aynı kızın peşinden koştum. evet 4 yıl. sonuç; 2 ay sonra 4. yılımıza giriyoruz.
sol frame de yazar ismi görünce girip küfür edesim geliyor.
sevgili sözlük, hayatımın genel olarak kötü gitmesinden mi bilmiyorum, fakat azmimi kaybettim, nerdeyse hiçbir şeye cesaretim kalmadı. ayağıma birşey takılır düşerim diye yürümekten, kıçıma birşey batar diye oturmaktan korkar hale geldim. ne yapacağımı bilmiyorum.
bugün sabah 9 civarı evden çıktım ve biraz önce geldim. işin boktan olan kısmı aslında yaptığım tek şeyin uzaktan eğitim kursundan dolayı bir takım belgeleri vakfa teslim etmiş olmam.

biraz ayrıntıya girmek gerekirse, bekle biraz güzel kardeşim deli gibi açım gelicem.
iki gün önce tesadüfen facebook da mesajların yanında ki diğer seçeneğine tıkladım ve arkadasımız olmayan kişilerden gelen mesajların ve grup mesajlarının orada muhafaza edildiğini görmemle 6 adet beyefendinin de mesajını görmem ben de bir aydınlanma ve ego tatmini yarattı acıkcası, nasıl bu zamana kadar görmemeişim la ben onu hayret.
yakında yiyeceğim dayak için karşılık versemmi vermesemmi diye düşünmekteyim.
beni degil, gecici bir sureligine bende olan bir ozelligi seviyor. off sozluk offff. neyse. kapilmayacam.
zaten bir kac sene icinde sikilir benden sutlar beni. mantik evliligi yapmaliyim zamani gelince.
sevgili asla ve asla yapmamaliyim. hele ki su donem. ne olursa olsun uzak durmaliyim.
hayatı doktora teziyle yaşayarak ömür geçer mi ha sözlük?
-geçer !
5 para etmez çirkince heriflerle muhabbet kurmaktansa yeni yeni ideolojiler felsefeler öğreniriz . kaldığımız yerden devam ederiz bazı şeylere . gezgin kaşif gibi yaşar gideriz . arada şöle elma yanaklı bi iskandinav erkeği bulur sevişir . fazla fazla yakşıklıysa benim -ex'im- gibi yerli malıda olur sorun yok ama doktora öğrencisi olcak iyi i okuldan mezun olmuş olucak belirli bir bilgi birikimi olucak .
öhöm ne diyordum ; başarılı bir hayatım vardı ve ben bu hayatı yarıda bıraktım . sırf gevşemek için . birtakım şeyleri tecrübe etmeden hatta şöyle anlatim -yarrağı yemeden- anlamayacaktım . şuan yarrağın başını yiyorum sayılır . daha öğreneceğim çok şey var . eski hayatıma gevşek bi insan olarak dönmek istiyorum .
yaşadıklarıma pişman değilim. çünkü -değmedi- , değmedi sözlük .. fazla fazla kayıp vermiş bi insan olarak kaldığım yerden devam etmek zorundayım . hala şerefsiz insanların bokunu yemeye devam ediyorum elbet benim gibi biri gelir kurtarır beni yada ex'im gibi . o mükemmeldi sözlük ... herkesin dediği gibi ...
ama köprünün altından çok su geçti .
o biri gelicek ve kulağımı çekicek . ne sosyal medyada nede normal hayatta geldi. daha gelmedi .
ama gelicek!
çok şanssızım ben çok çookk.