bugün

Troposfer üzerinde uzanan ve çok düşük nemlilik koşullarına sahip üst atmosfer katmanı. Atmosferin 15-50 km. yükseklik arasındaki tabakası.
tropopozdan itibaren 50 kmye kadar olan tabaka , en önemli özelliği ozonun çoğunu kapsamadıdır
yatay yönlü hareketlerin gerçekleştiği, sıcaklığın -55 derece oldğu atmosfer katmanı.
1 (bir) adet 4. nesil yazar! kaliteli entryler bekliyoruz...
ironinin ne olduğunu bilen ve düşüncelerinde özgür olan yazar.
#2802466
#2802388
stratosfer yazdıkça eksi oy verenleri görünce ona şunu şunu sormak istedim...
ben dünya vatandaşıyım, kimin ezildiğini görürsem ondan taraf olurum diyen hümanist pıtırcıkların ermeni olduğu kadar azeri de olduğunu gördün mü hiç?
seni bilmem ama ben görmedim...
arada bakın biz ne kadar duyarlıyız hissiyatına girip: biz de ermeniyiz valla bak biz de yunanız, benim dedem aborjindi mesela ne olacak sanki hepimiz insanız diyen türkiye cumhuriyeti vatandaşları gün gelir o cümleleri azeriler, doğu türkistanlılar, ırak'ta yaşamaya çalışan türkmenler için de kullanır mı dersin?
onlara göre biz at gözlüğü ile bakıyoruz dünyaya, peki onlar mikroskopla baktığı, sadece ermenileri gördüğü gözlerini bir azeriye çevirmiş midir hiç? onu dinlemiş midir? onlar için "ermeni" nin ne anlama geldiğini sormuş mudur?

http://www.ermenisorunu.g...atliamlar/azerbaycan.html
http://www.doguturkistan.com/CinIskencesi.html
bunları hiç okumuşlar mıdır sence...

hrant insandı ama bunlar da insan...
biraz da bunlar için yazsanıza o zarif parmaklarınız klavyeye bu insanlar için dokunsaya. desem beni eksi manyağı yaparlar mı sence???
sözlükteki pkk sempatizanı bünyeleri belli ki rahatsız etmiş, vatansever bir yazar arkadaşımız. işin garibi, kendisine faşist diyenlerin kürt faşisti örgütü savunuyor olmasıdır.
gülsen mi ağlsan mı yazarı. evet gerçekten çoğu kez gülüyorum kendisine. ama canım kardeşim git şöyle mastürbasyon filan yap öyle kendini tatmin et.
gelip başkalarının nick altına ordunun ne kadar büyük bir insan öldürme kapasitesine sahip olduğunu anlatıp ölümlerle kendini tatmin etmeye çalışman da ağlanacak halindir.
ama sağolsun . madem sözlük hem bilgi hem eğlence yeridir.. bilgiyi diğer yazarlar yeterince veriyorlar. kendisine de şaklabanlık yapıp bizi güldürmek kalıyor.
eşsiz yazar, eşsiz insan. iyiniyetli, saf, temizkalpli, vatansever. ancak düşünmeden konuşmak gibi bir huyu var ve bu huyu neticesinde de yanlış anlaşılabiliyor, hadi ben neyse onu tanıyorum da, ya tanımayanlar... mesela birgün sınıfta geçen melih gökçek tartışmasını akp'ye indirgemiştir, ve "ben izmirliyim, izmir'de chp'li belediye başkanı var ve izmir de susuz kaldı" demiştir. oysaki tartışmanın en başında denmiştir bu bir siyasi parti tartışması değildir diye. sanırım sevgili yazarımız melih gökçek'in eskiden anaplı olduğunu bilmiyor. bu anap örneğini niye mi verdim? yazarımız bari bu sefer anlasın melih gökçeği tartışırken siyasi düşünmediğimi. hoş, sevgili hocamız aykut çelebi kendisine anlattı ama; gönül isterdi ki kendi anlasın, boş yere sınıfta koyu akpci durumuna düşmesin.

bunun yanında

1-melih gökçek'i siyasetçi sanan yazar, halbuki kendisi hangi parti revaçtaysa, ordan belediye başkanı adayı olmaya çalışıp, cebine para indirmeye çalışan bir şahısdır.

2-belli başlı sağ hükümetlerin ya da sağ olarak nitelendirebileceğimiz hükümetlerin hiç olmadı "darbe karşıtı" olarak
nitelendirebilecek partilerin yaptıkları "yalnızlık" "ezilmişlik" sömürüsünden feci halde etkilenmiş yazardır.

3-türkiye cumhuriyetini, askeri bir yapılanmanın mensubu olan atatürk ve arkadaşlarının kurduğunu unutup, işbu askerlerin de memleket hayrına ne işler yaptığını unutan, bilmeyen ya da bilmek istemeyen yazardır.

4-büyük ihtimalle 3. maddeyi nereye bağlayacağımı merak eden yazardır ama birkaç madde daha beklemesi gerekecek olan yazardır.

5-yapılmış olan darbeleri sanki keyfiymiş gibi algılayan yazardır.

6-2007 yılının bahar aylarında meydanları süsleyen bir afişi hiç merak etmemiş, neden bu şahıslar aynı karede acaba diye yapılan eleştirileri hiç dinlememiş, okumamış ya da yine bilmek istemememiş yazardır.

7-"sandığa gömen" darbe mağduru hükümetlerin devletimize ne gibi zararlar verdiğini bilmeyen, askeri darbelerin de bu zararların neresinden dönmemizi sağladığını bilmeyen yazardır.

8-işe demokrasi açısından ya da halk egemenliği açısından bakarsak elbette ki demokrasimiz zarar görmüştür bu darbelerden, çünkü darbe her ne sebeple olursa olsun ülkelerin tarihinde bir lekedir. ancak olaya bir de rejim tehlikesi açısından ya da halkın iyiliği açısından bakmak lazım: bütün bu darbelerin yapılış nedeni ülkenin gittikçe ekonomik ve sosyal açıdan kötüye doğru gitmesindendir. bu darbeler tarihte oluaşacak mevcut lekeyi erkenden oluşturmuş ancak rengini açık, boyutunu ise küçük tutmuştur.

9-asker bağımsızlık demektir, asker her zaman atatürk yolunda ilerleyip, ülkeyi dış güçlere karşı koruyup içerde de dış güçlerin temsilcilerine gerektiğinde gereken müdaheleyi yapmak için de vardır. kısacası ordumuz ülkeyi sadece fiziki müdahelelerden korumak için yoktur. çünkü ülkemizin içişlerine bazı dolaylı müdaheleler geçmişte olmuş ve askerde bu dolaylı müdahelelerden korunamadığı için de kıymetli ve yüce ordumuz darbe yapmayı tek yol olarak görmüştür.

10- atatürk'ün türkçeye çevirdiği ezanı yeniden arapçaya çeviren, din kültürü derslerini zorunlu kılan, saçma sapan sözler söyleyen, ülkemizin kalkınmasında büyük rol oynayan köy enstitülerinin işlevini yitirmesine sebep olan, halkı yavaş yavaş tüketim batağı olan kapitalizme sürüklemeye başlatan, kadrolaşmanın temellerini atan ve bunun gibi daha birçok faydasız ve zararlı iş yapan menderes'i asan askerlerimizin müdahalelerinden hoşnut olmayan ve menderesin
yaptıklarını da görmeyen yazardır sanırım ki kendisi bu olayları yine ya bilmemekte ya da bilmek istememektedir.

11-1997 yılındaki tank yürütme olayının ise yine nedenini bilmeyen yazardır. dönemim refah partili sincan belediye başkanı bekir yıldız sincan'da kudüs gecesi düzenler tabi bu gecede rejim karşıtı konuşmalar, etkinlikler vs. olur dönemim genelkurmay başkanı çevik bir bir gözdağı vermek için tankları yürütür.

12-bu darbeler, müdaheleler sonucunda ise mağdur partilerin siyasetçileri türk halkının duygusallığından ve çabuk alevlenmesi özelliğinden faydalanıp sömürü yapmaya başlamışlardır ve maalesef bu sömürüler de başarıya ulaşmıştır, ama sömürülerin nasıl bir cahil kesim üzerinde başarıya ulaştığının da tespiti şarttır hatta tespite gerek yoktur herşey açıktır.

13-darbeleri madde 3'deki gibi algıladığı gibi kendi bakış açısına göre de yorumlayan yazardır, darbeler ülkeyi islam devleti olmaktan kurtarmış, ilerleyen kapitalist düzeni yavaşlatmış, ve ülkeyi yıkmak, gericiliğe boğmak isteyen bazı hainleri de cezalandırmıştır.

14-"atatürk dalkavuğu" olarak nitelediği şahsım hiç kimsenin yalakası, şakşakçısı, çanakçısı değildir bilhakis saydığım bu sıfatlar yaptıkları icraatlerden dolayı tamamen darbeye uğramış hükümetlere ve yandaşlarına mahsustur (kimin hangi nedenle asker tekmesi yediğine bakarak bu sıfatlar uygun tamlamalar biçimine gayet kolayca sokulabilir). ayrıca şahsıma yönelik alçakça hakaretlerin karşılığını mislisiyle ve uygun şekliyle olmadı daha da uygun şekliyle verebileceğimi de bilmesi gereken yazardır. bir önceki cümlemi tehdit olarak algılamaması gereken yazardır; zira şiddete, sadece şahsıma bulunulan fiziki ya da sözlü taciz durumunda başvurcağımı bilmesi gereken yazardır. bunların dışında bir atatürkçü olmaktan gurur duymakta olan şahsım, ülkeyi yıkmaya, bölmeye, geri götürmeye çalışmış -ve de çalışan- olan iktidarlardaki artniyeti de görmekte ve göremeyenler için de üzülmektedir. yanlış anlaşılmasın "kişi"ler için değil, ülkemizin geleceği için üzülmektedir.

15-türk siyasal tarihini kitaplardan değil belli başlı yayınlardan veya kişilerden öğrenmiş olan yazardır ayrıca öğrendiği şey de türk siyasal tarihi değil, belli başlı partilerin tarihidir. bütün bunlara rağmen siyaset bildiğini iddia eden yazardır. bugün ekşisözlüğün logosunda bile yazmaktadır epiktetos'un güzel sözü, tıklayıp bu söze bakması, düşünmesi, olaylara birazcık da objektif olarak bakması gereken yazardır.

16-atatürk ve islamla ilgili yazılar yazan yazarların, kendilerinin zengin içerikli yazı yazdığını düşündüğü gibi komik ve sığ bir düşünceye sahip yazardır, koskocaman adam olmuştur yazraımız ancak insanların kişiliği hakkında tahlil yapmadan böyle karalamalarda bulunması çok ilginçtir.
"pcmuhendis" konusundaki yorumuna yuzde yuz katıldıgım hatta o yorumun içerik olarak aynısını girecekken onun yorumunu gorup vazgectigim, hevesimi kursagımda bırakan yazar.
çok zeki. Çok akıllıca yorumlar yapan, muhteşem bir yazar. hayranlıkla izliyorum: okuduklarını beyniyle anlayan nadir kişilerden...
1-melih gökçek'i siyasetçi sanan yazar, halbuki kendisi hangi parti revaçtaysa, ordan belediye başkanı adayı olmaya çalışıp, cebine para indirmeye çalışan bir şahısdır.

2-belli başlı sağ hükümetlerin ya da sağ olarak nitelendirebileceğimiz hükümetlerin hiç olmadı "darbe karşıtı" olarak
nitelendirebilecek partilerin yaptıkları "yalnızlık" "ezilmişlik" sömürüsünden feci halde etkilenmiş yazardır.

3-türkiye cumhuriyetini, askeri bir yapılanmanın mensubu olan atatürk ve arkadaşlarının kurduğunu unutup, işbu askerlerin de memleket hayrına ne işler yaptığını unutan, bilmeyen ya da bilmek istemeyen yazardır.

4-büyük ihtimalle 3. maddeyi nereye bağlayacağımı merak eden yazardır ama birkaç madde daha beklemesi gerekecek olan yazardır.

5-yapılmış olan darbeleri sanki keyfiymiş gibi algılayan yazardır.

6-2007 yılının bahar aylarında meydanları süsleyen bir afişi hiç merak etmemiş, neden bu şahıslar aynı karede acaba diye yapılan eleştirileri hiç dinlememiş, okumamış ya da yine bilmek istemememiş yazardır.

7-"sandığa gömen" darbe mağduru hükümetlerin devletimize ne gibi zararlar verdiğini bilmeyen, askeri darbelerin de bu zararların neresinden dönmemizi sağladığını bilmeyen yazardır.

8-işe demokrasi açısından ya da halk egemenliği açısından bakarsak elbette ki demokrasimiz zarar görmüştür bu darbelerden, çünkü darbe her ne sebeple olursa olsun ülkelerin tarihinde bir lekedir. ancak olaya bir de rejim tehlikesi açısından ya da halkın iyiliği açısından bakmak lazım: bütün bu darbelerin yapılış nedeni ülkenin gittikçe ekonomik ve sosyal açıdan kötüye doğru gitmesindendir. bu darbeler tarihte oluaşacak mevcut lekeyi erkenden oluşturmuş ancak rengini açık, boyutunu ise küçük tutmuştur.

9-asker bağımsızlık demektir, asker her zaman atatürk yolunda ilerleyip, ülkeyi dış güçlere karşı koruyup içerde de dış güçlerin temsilcilerine gerektiğinde gereken müdaheleyi yapmak için de vardır. kısacası ordumuz ülkeyi sadece fiziki müdahelelerden korumak için yoktur. çünkü ülkemizin içişlerine bazı dolaylı müdaheleler geçmişte olmuş ve askerde bu dolaylı müdahelelerden korunamadığı için de kıymetli ve yüce ordumuz darbe yapmayı tek yol olarak görmüştür.

10- atatürk'ün türkçeye çevirdiği ezanı yeniden arapçaya çeviren, din kültürü derslerini zorunlu kılan, saçma sapan sözler söyleyen, ülkemizin kalkınmasında büyük rol oynayan köy enstitülerinin işlevini yitirmesine sebep olan, halkı yavaş yavaş tüketim batağı olan kapitalizme sürüklemeye başlatan, kadrolaşmanın temellerini atan ve bunun gibi daha birçok faydasız ve zararlı iş yapan menderes'i asan askerlerimizin müdahalelerinden hoşnut olmayan ve menderesin
yaptıklarını da görmeyen yazardır sanırım ki kendisi bu olayları yine ya bilmemekte ya da bilmek istememektedir.

11-1997 yılındaki tank yürütme olayının ise yine nedenini bilmeyen yazardır. dönemim refah partili sincan belediye başkanı bekir yıldız sincan'da kudüs gecesi düzenler tabi bu gecede rejim karşıtı konuşmalar, etkinlikler vs. olur dönemim genelkurmay başkanı çevik bir bir gözdağı vermek için tankları yürütür.

12-bu darbeler, müdaheleler sonucunda ise mağdur partilerin siyasetçileri türk halkının duygusallığından ve çabuk alevlenmesi özelliğinden faydalanıp sömürü yapmaya başlamışlardır ve maalesef bu sömürüler de başarıya ulaşmıştır, ama sömürülerin nasıl bir cahil kesim üzerinde başarıya ulaştığının da tespiti şarttır hatta tespite gerek yoktur herşey açıktır.

13-darbeleri madde 3'deki gibi algıladığı gibi kendi bakış açısına göre de yorumlayan yazardır, darbeler ülkeyi islam devleti olmaktan kurtarmış, ilerleyen kapitalist düzeni yavaşlatmış, ve ülkeyi yıkmak, gericiliğe boğmak isteyen bazı hainleri de cezalandırmıştır.

14-"atatürk dalkavuğu" olarak nitelediği şahsım hiç kimsenin yalakası, şakşakçısı, çanakçısı değildir bilhakis saydığım bu sıfatlar yaptıkları icraatlerdendolayı tamamen darbeye uğramış hükümetlere ve yandaşlarına mahsustur (kimin hangi nedenle asker tekmesi yediğine bakarak bu sıfatlar uygun tamlamalar biçimine gayet kolayca sokulabilir). ayrıca şahsıma yönelik alçakça hakaretlerin karşılığını mislisiyle ve uygun şekliyle olmadı daha da uygun şekliyle verebileceğimi de bilmesi gereken yazardır. bir önceki cümlemi tehdit olarak algılamaması gereken yazardır; zira şiddete, sadece şahsıma bulunulan fiziki ya da sözlü taciz durumunda başvurcağımı bilmesi gereken yazardır. bunların dışında bir atatürkçü olmaktan gurur duymakta olan şahsım, ülkeyi yıkmaya, bölmeye, geri götürmeye çalışmış -ve de çalışan- olan iktidarlardaki artniyeti de görmekte ve göremeyenler için de üzülmektedir. yanlış anlaşılmasın "kişi"ler için değil, ülkemizin geleceği için üzülmektedir.

15-türk siyasal tarihini kitaplardan değil belli başlı yayınlardan veya kişilerden öğrenmiş olan yazardır ayrıca öğrendiği şey de türk siyasal tarihi değil, belli başlı partilerin tarihidir. bütün bunlara rağmen siyaset bildiğini iddia eden yazardır. bugün ekşisözlüğün logosunda bile yazmaktadır epiktetos'un güzel sözü, tıklayıp bu söze bakması, düşünmesi, olaylara birazcık da objektif olarak bakması gereken yazardır.

16-atatürk ve islamla ilgili yazılar yazan yazarların, kendilerinin zengin içerikli yazı yazdığını düşündüğü gibi komik ve sığ bir düşünceye sahip yazardır, koskocaman adam olmuştur yazraımız ancak insanların kişiliği hakkında tahlil yapmadan böyle karalamalarda bulunması çok ilginçtir. *
ülkücülülüğünü atmosferde dahi koruyarak sözlüğe ulaşmış yazar. hoşgeldiniz efendim. daha çok görüşmek isterim.
'ülkücülülüğünü' hiçbir yerde korumayan, zira ülkücü olmayan yazar.
ama allahtan ülkücülükten girdi, zira doğrudan faşist diyenleri de gördük biz.
ek$i de olsa nikinden dolayı zor kabul edilecek yazar.
türk halkıyla türkiye halkının birbirinden farklı olduğunu dillendiren, bunu derken düşündüğünü hiç düşündürmeyen yazar.
polemiğe girmek üzere olduğum yazarımsı. hakkında girdiğim 'entri' nin içeriği konusunda konuşmak yerine 'ehe bak bana bir şey söyledi ben de söyledim ohh işte' şeklinde ego tatmincisi izlenimi verdirmektedir. önemli olan kavramları ortaya dökmek ve bu ortaya dökülmüş kavramları bilen birinden öğrenme fırsatını kaçırma eğilimi olan yazar grubuna da girdiği gözlenmiştir ayrıca *
yorumları için teşekkür edilesi insan.
Olgu ve olgulardan hareketle şekillenen bir ideoloji yerine, olgu ve olguları ideolojiye uygun bir yapaysallığa büründürme gayretindeki bir bünyenin gri hücrelerinden çıkan bir tarih anlatısının ortaya nasıl trajikomik bir durum çıkaracağı malumunuzdur. Malumunuzdur derken olguyu ideolojiye değilde,ideolojiyi olguya gebe bırakan nicelik olarak az, nitelik olarak fazla olan kişilerden bahsediyorum. Diğerleri kalabalık boşlukların savaş çığırtkanları,faşist borazancıları zaten....değerlendirmesinde diğerleri populasyonu altında ele alınması gereken siyah-beyaz yazıcı. Zira paletinde vatan , millet, Sakarya triosundan başka renk bulunmayan bu yazıcının siyah-beyaz dışında bir başka renk ile yazabilmesini ummak iyimserce bir ironi olur.

Daha önce birçok defalar otopsilerini yapmış olduğum faşist kadavraların en deforme olmuş olanlarından olan yazıcının anlatıları incelenirse, anlatılarının geçmiş olduğu skalanın bir ucunda türk, bir diğer ucunda da tanrı olduğu görülür. Zira faşist bilince göre insanlık tarihi bu iki olgudan ibaret olan bir süreçtir, istisnasız olarak her şey ama her şey bir şekilde bu iki olguya indirgenilmekte.

-tanrılar okulunun müdürü sordu ona; sen ki tanrı olmak istiyorsun, tayin olmak istediğin yer evren, evrenin tanrılığını neden sana verelim? Ve sonra ekledi ;senin kayda değer tek bir yaratımın bile yok daha, öyle bir bitirme tezi getir ki bizlere görür görmez tamam evren senin diyelim.

-Sayın müdür bana 7 gün ver, sana öyle bir şey sunacağım ki evrenin tanrılığını bana vereceksin.

-tamam junior, sana tam yedi gün.

Ve 7.günün sonu.

-işte müdürüm, huzrularınızda bitirme tezim; Türk.

-tamam junior evren senindir. Sen türkü yarattın, varolan yaratımların en değerlisini, artık bunlara benzer diğerlerini de yaratabilirsin, ama bunlarda ki cesareti,ahlaklılığı, imanı, gücü, kudreti, akılı...diğerlerine sakın biçme, diğerleri sadece görünüş olarak bunlara benzesinler, ama bunlara öyle bir ego ver ki, kendilerini tüm doğanın ve kendileri dışında kalan tüm canlıların varlık nedeni bellesinler, canlıları sınıflandırıken Türkler ve diğerleri diye sınıflandırsınlar.

-Merak etmeyin müdürüm, bunlara öyle bir ego ve gaz enjekte edeceğim ki başlarına bela olacak.

-tamam genç,evrenin tanrısı sensin.

Müdür ile çömez tanrının konuşmasından yaklaşık olarak 5 dk sonra(zaman kavramı henüz başlamadı, onuda Türkler başlatacak, burada dk nın kullanılmasının nedeni ortak bir uzlaşı doğsun.)

-müdürün yağveri müdürün yanına gelir; şeytan dışarıda müdürüm, bağırıp çağırmakta.

-içeri çağırın.

-buyur şeytan derdin ne?

-müdürüm junior benim ''nevala''nın tanrılığı için hazırlamış olduğum ve ismini türk koymuş olduğum bitirme tezimi çaldı, o tezle sizden evrenin tanrılığını aldı.

-müdür yağ verine seslenir; yağver gel buraya.

-buyur müdürüm.

-Nerede o evreni verdiğimiz genç, çağırın onu huzuruma.

-gitti müdürm,tasını tarağını toplayıp okuldan ayrıldı.

-gidin bakın bakalım evrenin tapusunu almış mı?
-onuda almış müdürüm.

-üzgünüm şeytan, biliyorsun verilen güçler tekrar alınamıyor, sahip olsaydın tezine, yapılacak bir şey yok.

-Nasıl lan, türkü ben yarattım ama, nevala'nın tanrısı olmak için yarattım.

-nevalayı 3 gün önce musa amcaya verdik şeytan. Ama sana bir kıyak geçeceğim, sana da güçler verip seni evrenin başına dert edeceğim, git ve senin bitirme tezini çalan genç ile kozlarını orada paylaş. Sende türkün üzerine yoğunlaş ve evreni tanrının elinden al, unutma şeytan her şey türkün gücüne,kudretine ve senin aklına bağlı. Türk seni severse yapamayacağın hiçbir şey yok.
-ok adamım, ben yavaş yavaş evrene doğru akayım, hadi görüşürüz.

-tamam,hadi selametle şeytan.

Yazılanlardan anlaşılacağı üzere seytan ile tanrı arasındaki zamansız ve mekansız sürtüşmenin nedeninin türk olduğu görülüyor. Şöyle adam akıllı düşününce bu ve bunun gibi faşist yazıcıların borazancılık yapmalarını arada birde olsa iyimserce karşılayabiliriz.

Faşist alto ve sopranoların hep bir ağızdan bık bık ta bık bık nidaları atmaları rutinliklerini şimdi daha iyi anlayabiliriz aslında, zira bu türk neymiş böyle!!!

Rutin edit: Sıfır yada ikinci el, hatta çok deforma olmuş ne olursa olsun faşist kadavra takası yapılır. Maksat faşist otopsileri devam etsin.
hz. muhammed efendimizle ilgili entry'ime nickaltımda gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür ettiğim yazar.
(bkz: ergenekon operasyonu/#3621026)

altına imzamı atarım. helal olsun yazarı...
(#4019899) gidip, elvan'ın kaç yaşında türk olduğunu öğrenmesi gereken yazardır. sözlüklerde, forumlarda, rumuzların ardına sığınıp, Türkiye cumhuriyeti'ni kötülememesini tavsiye ediyorum.
öncelikle kişisel polemikleri, nick altı yazışmalarını, nick altında tartışmayı sevmediğimi belirtmek isterim; fakat kendisi hakkında yaptığım 3 ayrı şikayetin de sonuçsuz kalması beni bu yola itmiştir.
bir takım iç düşmanların yaptığı gibi elvan abeylegesse'nin 9 yıl önce türk yapılmasını kullanarak türkiye cumhuriyeti'ni kötülemesi üzerine yazdığım (#4020437) no'lu entry'yi gururuna yedirememiş ve beni dün geceden beri özel mesajla taciz eden yazardır kendisi. küfür olmayan fakat, ağıza alınmayacak hakaretler yağdırmakta, vatan hainliğinden, pkk'lı olmaya kadar uzayıp giden suçlamalarda bulunmaktadır. "türkiye cumhuriyeti'nin kendini tatmin etme yollarından sadece biri" cümlesindeki hitap şeklini ve üslubunu, "ne biçim konuşuyorsun sen" tarzında eleştirdiğim için pkk'lı olduğumu söylüyor. bu nasıl bir saçmalıktır ki? defalarca şikayet etmeme rağmen, kendisine hakkında hiçbir şey yapılmadığı gibi, söz konusu kullanıcı hala tacize devam etmektedir. üstüne üstlük, nick altıma gelip, (#2906123) nolu entryi ,edit2 sine kadar kopyala yapıştır yaparak, ne kadar aciz olduğunu da gözler önüne sermiştir. özel mesajları paylaşmanın yasak olduğunu biliyorum; fakat bu insan, yazdığı entrylerde görüleceği gibi, kendisini önce bir vatansever, bir milliyetçi olarak tanıtmıştır. fakat daha sonra tarafsız olduğunu itiraf etmiştir. daha ikinci sınıf öğrencisi olmasına karşın, şimdiden uğur dündar havalarında gördüm kendisini. umarım büyüyünce, o da bir düello yönetir, o da hamam böceklerinin cirit attığı bir pastaneyi basar.
uzatmayayım diyorum; ama savrulan bir yaprak gibi, taraf değiştiren yazar, kelime oyunları yapan, büyük gazetecinin(!) mesajlarının ardı arkası kesilmiyor ki...
oysa çok iyi açıkladığımı düşünüyordum kendimi.
(#3946463)
çoğu görüşlerine katılamadığım sade bir sözlük yazarı.
b-52'nin uçtuğu irtifadaki tabakadır.