bugün
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması10
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba10
- icardi19059
- jose mourinho14
- barbara palvin'in aldatılması10
- ağızdan çiş kokusu gelmesi15
- erdoğan'ın mülteci sevdası18
- bir erkeğe nasıl aşık oldunuz30
- sokak kedilerine örgütlü saldırı başlayacağı gün13
- magicovento cesurluğu12
- kadir mısırlıoğlu seven mhp'li sorunsalı12
- üçten fazla dövmesi olan kız12
- sağlık bakanının suriyeli rakamları12
- enes kanter'in cemaate 110 milyon dolar vermesi22
- türbanlıların açık kızlara çok öfkeli olması14
- fener niye şampiyon olmuyor diye ağlayan çocuk15
- fenerbahçe seneye sistemi yenebilecek mi13
- galatasaray'ın en son kırmızı kart gördüğü derbi10
- amında oyalanmak istiyorum11
- ahmet uğurlu15
- kadir mısıroğlu'na bir söz bırak13
- albay kemal19
- midyenin 20 lira olmasına şaşıran gurbetçi14
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri10
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür15
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi14
- dinci zekası8
- magicovento38
- cennette ergenliğe yeni giren eşleriniz olacak30
- hoşlandığı erkek tezgahtar çıkınca ağlayan kız12
- ben 76 yaşındayım beni tahrik ediyorsun15
- avrupalılar niye mülteci istemiyor sorunsalı10
- sözlük kızları sözlük erkeklerine yazıyor mudur17
- pedofiller niye uyutulmuyor sorunsalı8
- bir erkeğin bir kadına çicek alması16
- almanyada hilafet gösterisi12
- 99 098 146 tl satılan saat12
- 28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi20
- almanya türkiye emeklilik karşılaştırması11
- atatürkün mason localarını kapattırması13
- atatürk'ün kuran'ı kerim'i tercüme ettirmesi8
- d varank21
- uzun entry giren erkek9
- ayak fotosu isteyen yazarlar9
- zalbert ramstein den alt dudak almak8
- hiç aldatmayan erkekte sorun vardır9
- kadınların erkeklerden üstün olduğu konular18
- israilin kurulmasına kimler öncülük etti14
- zenci erkekler neden ilgi görüyor9
- afganistana vizelerin kaldırılması17
dikkat eksikligi bozuklugunda* kullanilan tek esasli ilac. faydalari, zararlari hala ciddi anlamda tartisiliyor olmasina ragmen, kayda deger bir rakibi olmadigindan peynir ekmek gibi gidiyor. cocuklarda uzun sureli bir kullanim gerekirken, yetiskinlerde kisa sureli, sadece konsantrasyon gerektiren durumlarda * tavsiye ediliyor. ha tabi hic bir ilac gibi, ozellikle de hic bir norolojik/psikiyatrik ilac gibi masum degil.
methlyphedinat hidroklorur iceren bir ilactir. yasal olan tek uyaricidir. ruhsal bagimlilik yapabilir. adhd (attention deficit hyperactivity disorder) (dikkat eksikligi sendromun)kullanilir. novartis firmasi firmasina aittir. kirmizi recete ile satilir.
yan etkisi istahsizliktir.
orta 2 - lise 1 yılları arasında kullandığım ilac. lakin zehir miydi panzehir miydi emin değilim. hiperaktivite tedavisinde kullanılır. hiperaktiviteyi hastalık sanan bireyler içmeye devam ederken, hiperaktivitenin bir özellik olduğunu keşfedenler ellerinin tersiyle iterler. *
dikkat eksikliği bozukluğu tedavisinde pharmaton ile birlikte en popüler ilaç kategorisinin vazgeçilmez elemanı.
burada benim en çok takıldığım nokta, kilo aldırıyor olup olmamasıydı. fakat sorduğum psikiyatr abi aksine iştahsızlık yapar diyince denemeye karar vermiştim, o gün bugündür deneyeceğim.
burada benim en çok takıldığım nokta, kilo aldırıyor olup olmamasıydı. fakat sorduğum psikiyatr abi aksine iştahsızlık yapar diyince denemeye karar vermiştim, o gün bugündür deneyeceğim.
bir dönem çok moda olan, annelerin azgın çocukları ile başa çıkma yöntemi. amerika'da yasaklandı ya da tavsiye edilmiyor diye biliyorum ben.
hatta the simpsons'ta bununla ilgili bir bölüm vardı bart'a annesi veriyordu ve çocuk tosmu$ birden bire dahi olmuştu fakat boku çıkınca annesi vermeyi kesmişti sonra yine bildiğimiz bart.
hatta the simpsons'ta bununla ilgili bir bölüm vardı bart'a annesi veriyordu ve çocuk tosmu$ birden bire dahi olmuştu fakat boku çıkınca annesi vermeyi kesmişti sonra yine bildiğimiz bart.
bazı kişilerde işe yaramayan ilaç. kalıcı olarak dikkat eksikliğini gidermeye yardımcıdır. fakat hastalığı yenmenin en iyi yolu egzersiz vb. yöntemelrle beyni geliştirmektir. düzenli kitap okumak bu açıdan çok faydalıdır.
doktor amcalarımın hiperaktif diye kırmızı reçeteyle küçük yaşta bana verdikleri ilaç. Annemin bana dort beş saatti bir yuttururdu. üniversitede düzenli olarak kullandığım ama şu sıralarda aklıma bile gelmeyen her ay düzenli olarak yazdırsam dahi kullanmadığım ilaç. Sosyal hayatta sizi sıkıcı biri yapar, etrafınızdaki insanlar ilacı kullandığınızı anlar, sessiz ve sakin bir kişilik olursunuz. arkadaşlarınız, ilacın etkisinin geçemsi için sabırsızlanır, bitince o eski esprili muhabbet adam oluverirsiniz.
ilacı kullanarak girdiğiniz bir sınavdan, kullanmayarak gırdıgınız sınava gore cok ama cok daha başarılı olursunuz. kendimden biliyorum...
ilacı kullanarak girdiğiniz bir sınavdan, kullanmayarak gırdıgınız sınava gore cok ama cok daha başarılı olursunuz. kendimden biliyorum...
dehb (dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu) sendromunda kullanılan ilaçtır. psikolglarla ve telkinle uğraşmak çözüm olmayacaktır. bir uzman doktor psikiyatriste gidip reçete ettirilmelidir. tabii öncelikle hastalığın tespit edilmesi gerekmektedir. kırmızı reçeteyle verilir. bunun yanında da heyet raporu gerekmektedir. yani eczaneden isteseniz verecekleri bir ilaç değildir.
uyarıcıdır. zihinsel bir doping yapmışsınız farzedebilirsiniz. konsantre olma süresi üzerinde önemli etkileri vardır. süreyi arttırır.
uyarıcıdır. zihinsel bir doping yapmışsınız farzedebilirsiniz. konsantre olma süresi üzerinde önemli etkileri vardır. süreyi arttırır.
avrupa ve amerikada yaşayan öğrenciler arasında kullanımı her geçen gün yaygınlaşan beyin dopingi.
house md dizisinin bir bölümünde adı geçiyordu ve house bu ilacı 'yasal kokain' olarak tanımlamıştı.
abartılan ilaçtır. yasal kokain değildir. kokain niyetiyle kullanacak olanlara zaten yasal değildir. birileri alıp kafayı çekmesin diye kırmızı reçeteyle satılmaktadır. kullanan birini görünce "versene la bi tane" demeyin. etkileri fiziksel değil, zihinseldir. ayrıca narkolepsi de de kulanılır, uyarıcıdır ya ondan.
hiperaktivite ve dikkat eksikliğinde kullanılan ilaçtır. kırmızı reçeteyle satılır. konsantrasyonu sağlamak için verilebilir.
bir tür uyarıcı.
bu saatte ayakta olmamı borçlu olduğum ilaç. dikkati toplayıp ders çalışmaya yardımcı olduğu doğrudur. gitgide artan dozlarla doktor kontrolünde kullanmak gerekmektedir.
kırmızı reçete ile verilen ilaç hiperaktiviteye verilir konsantrasyon sağlama konusunda çok iyi olduğu söylenir.
kardeşimin kullandığı ilaçtır. hakikaten etkilidir. ki bir 3. şahıs olarak bile çok rahat etkisi gözlemlenebilir. denek* sakindir, dersleri dikkatlice dinler, sıkılmaz, öğretmenlerinden şikayet gelmez. lakin en büyük yan etkisi, iştahsızlıktır. gerçi kardeşimin böyle bir ilaç kullanması beni üzüyor ama ne yaparsın. zaten 4-5 ayda bir iki tane içiyor. fazla bokunu çıkarmamak lazım diye düşünüyorum.
yakında içip deneyip görüşleirmi ve etkileirni buraya yazacağım ilaçtır.
(bkz: her şey sizin için beyler)
(bkz: ne yaptıysam sizin için yaptım)
(bkz: her şey sizin için beyler)
(bkz: ne yaptıysam sizin için yaptım)
Yan etkilerini okuduktan sonra içersen 3 saat boyunca kurt cobain'i görmeyi beklersin.
Hayat kurtaran ilaçtır bir Dehb'li için. Evet dün ilacımı aldım ve oh dedim ya. ne sıkıntı kaldı ne stres.
Konsantre olamamanın verdiği sıkıntı nedir bilir misiniz ? Düşünmek istemediğin şeyleri düşünüyorsun felan çok kötü..
Konsantre olamamanın verdiği sıkıntı nedir bilir misiniz ? Düşünmek istemediğin şeyleri düşünüyorsun felan çok kötü..
içtiğim ilk gün sonunda izlenimlerim:
1-hala aynı anda 3 şey düşünerek ders çalışıyorum, buna bir etkisi olmadı ilk gün itibari ile
2-etrafa bakınma, oyalanma süremi azalttı az da olsa.
3-zaten günde 7 saat çalışıyorum ortalama , nasıl etki edecek ki derken verimimi ciddi anlamda artırdığını söylemeliyim.
4-konsantrasyonu artırdığı ise bünyemde doğrulandı, şöyle ki, en sevmediğim şeyi çalıştığım halde tüm gün tam aksi gibi sanki dünyaya bunu çalışmak için gelmişim gibi okudum, bu çok garip bi hismiş.
5- ortalama 5 saat sonra azaldı etkisi.
6- sevdik sanırım birbirimizi *
1-hala aynı anda 3 şey düşünerek ders çalışıyorum, buna bir etkisi olmadı ilk gün itibari ile
2-etrafa bakınma, oyalanma süremi azalttı az da olsa.
3-zaten günde 7 saat çalışıyorum ortalama , nasıl etki edecek ki derken verimimi ciddi anlamda artırdığını söylemeliyim.
4-konsantrasyonu artırdığı ise bünyemde doğrulandı, şöyle ki, en sevmediğim şeyi çalıştığım halde tüm gün tam aksi gibi sanki dünyaya bunu çalışmak için gelmişim gibi okudum, bu çok garip bi hismiş.
5- ortalama 5 saat sonra azaldı etkisi.
6- sevdik sanırım birbirimizi *
kafadaki her şeyi netleştiren güzellik. bugün tanıştık kendisiyle ve bana bugün "ders dinlemek" neymiş nasıl olurmuş bunu öğretti. biriyle konuşurken başka bi şey düşünsen bile netsin. yani aynı anda farklı şeyler düşünsen bile, ayrı kulvarlarda düşüncelerini ilerletebiliyorsun. bunu yaparken de konuştuğun adamın ruhu duymuyor, ne söylediğini defalarca sormana gerek kalmıyor mesela. evet bugün sapık gibi bunları denedim insanlar üzerinde. hatta iş bu entrynin de tamamen deneme amaçlı yazıldığını söyleyebilirim. normal şartlar altında şimdiye kadar otuz kere yazılmış silinmiş sonra yazmaktan vazgeçilip sözlük, bilgisayar, ışık filan kapatılıp gidip yatılmıştı. ritalin canmış evet.
ha şunu da belirtmek gerek ki eğer gerçekten sorununuz sadece ders çalışamamaksa bunun çözümünü ritalinde aramak pek doğru olmayabilir ki olmaz da yani. zira dikkat eksikliği okulun-derslerin yanında yaşantıda da gözlemlenebilecek bir şey. demem o ki ritalin benim kurtarıcım olur, tüm derslerden a alırım, ritalinle 4.00 ortalama da neymiş filan gibi triplere girmeden önce sorgulanması gereken şeyler var. tecrübeyle sabit ki muzdarip olunan şeylerin bir çoğu akademik dünyanın dışında yaşananlar oluyor.
tutmayın örnek veriyorum. mesela ayrıntılara dikkat edememek ya da deli gibi odaklanmak. bir ders saati boyunca projektörün ışığının nasıl yanıp söndüğüne baktığınız oldu mu hiç? benim oldu. en kötülerinden biri de karşınızda biri konuşurken dinler gibi gözüküp dinlememek. bunun da en vahim örneği annenin marketten bir şeyler istemesi olsa gerek. hayır üç şey istemiş kadın. ikisini elinde tutuyorsun, üçüncü için tüm reyonlara tüm raflara bakıyorsun "neydi bu? neydi?" diye. Eksik gedik götürüyorsun sonra, anne alışmış zaten. Sonracığıma, unutkan olmak ve bundan mütevellit devamlı bir şeyler kaybetmek. oturunca bile ellerin ayakların durmaması, çok söz kesmek, sıra bekleyememek, sorunun sonu dinleyemeden cevap vermek, dağınık olmak, her şeyden çabuk sıkılmak, çabuk bıkmak, sinema gibi uzun süre sabit durmak gereken yerlere gidememek, her yere geç kalmak ve bundan kaynaklı telaş, devamlı bir şeyleri ertelemek, sakarlık, sonucunu düşünmeden pat diye konuşmak ve aslında o an ağzından çıkan şeyi demek istediğinden de değil, sadece anlık bi boşluk. kitabın veya filmin ortasına gelip ana karakterin ismi hakkında en ufak bir fikre sahip olmamak. yine bence çok önemlilerinden karar verememek, harflerin veya sayıların yerini ters yazmak gibi yazım hataları yapmak, sürekli bir huzursuzluk hali, topluca bir yere gidildiğinde nedensiz oradan kalkıp gitme ihtiyacı ve belki de en belirleyicilerinden uzun süreli bir ilişki kuramamak gibi gibi. bana kalırsa kendinde bu tip farklılıkları gözlemleyebilmiş ve bunlardan rahatsız olan insanlar kendilerinin ve çevredekilerin ömürlerinden ömür götürmeden önce üşenmeyip bir psikiyatrla konuşmalılar.
bir de dikkat dağınıklığı olan insanlar aptal insanlar olmadıkları için * tüm bu sorunları engelleyici çözümler de üreten insanlar. hemen örnek tabi, ilkokul yıllarımdan beri yani 13-14 yıldır * her sabah kalktığımda okula gitmeden yapılacak şeyler maddelenmiş kafamdadır, ben 4 temel şeyi yaptığımdan emin olmadan çıkmam. üstünü giy tamam. çantanı hazırla tamam. saçını yap tamam. kahvaltı yap sonra git diş fırçala tamam. eğer ben bu 4 şeyi maddelemezsem evden çıkmam mümkün filan olmaz. hee üstünü giymeden mi çıkarsın deme, bir elimde diş fırçası bir elimde çorap boş boş dolanırım diyim anla sen ey bu yazıyı buralara kadar okuyabilmiş yüce insan. böyle çözümler de fark edilmesini geciktirebiliyor açıkçası, hayatı bunun gibi kısaltmalar üzerine kurulu biri olarak söylüyorum ki bu böyle.
velhasıl kelam, ritalin can, canan.
edit: o değil de bunun halüsinasyon gördürme gibi bir etkisi de olsa gerek. evet var gibi sanki. çünkü sınıfın ortasında kuş uçtuğunu sanmanın başka bir açıklaması yok gibi geldi. bilemedim.
ha şunu da belirtmek gerek ki eğer gerçekten sorununuz sadece ders çalışamamaksa bunun çözümünü ritalinde aramak pek doğru olmayabilir ki olmaz da yani. zira dikkat eksikliği okulun-derslerin yanında yaşantıda da gözlemlenebilecek bir şey. demem o ki ritalin benim kurtarıcım olur, tüm derslerden a alırım, ritalinle 4.00 ortalama da neymiş filan gibi triplere girmeden önce sorgulanması gereken şeyler var. tecrübeyle sabit ki muzdarip olunan şeylerin bir çoğu akademik dünyanın dışında yaşananlar oluyor.
tutmayın örnek veriyorum. mesela ayrıntılara dikkat edememek ya da deli gibi odaklanmak. bir ders saati boyunca projektörün ışığının nasıl yanıp söndüğüne baktığınız oldu mu hiç? benim oldu. en kötülerinden biri de karşınızda biri konuşurken dinler gibi gözüküp dinlememek. bunun da en vahim örneği annenin marketten bir şeyler istemesi olsa gerek. hayır üç şey istemiş kadın. ikisini elinde tutuyorsun, üçüncü için tüm reyonlara tüm raflara bakıyorsun "neydi bu? neydi?" diye. Eksik gedik götürüyorsun sonra, anne alışmış zaten. Sonracığıma, unutkan olmak ve bundan mütevellit devamlı bir şeyler kaybetmek. oturunca bile ellerin ayakların durmaması, çok söz kesmek, sıra bekleyememek, sorunun sonu dinleyemeden cevap vermek, dağınık olmak, her şeyden çabuk sıkılmak, çabuk bıkmak, sinema gibi uzun süre sabit durmak gereken yerlere gidememek, her yere geç kalmak ve bundan kaynaklı telaş, devamlı bir şeyleri ertelemek, sakarlık, sonucunu düşünmeden pat diye konuşmak ve aslında o an ağzından çıkan şeyi demek istediğinden de değil, sadece anlık bi boşluk. kitabın veya filmin ortasına gelip ana karakterin ismi hakkında en ufak bir fikre sahip olmamak. yine bence çok önemlilerinden karar verememek, harflerin veya sayıların yerini ters yazmak gibi yazım hataları yapmak, sürekli bir huzursuzluk hali, topluca bir yere gidildiğinde nedensiz oradan kalkıp gitme ihtiyacı ve belki de en belirleyicilerinden uzun süreli bir ilişki kuramamak gibi gibi. bana kalırsa kendinde bu tip farklılıkları gözlemleyebilmiş ve bunlardan rahatsız olan insanlar kendilerinin ve çevredekilerin ömürlerinden ömür götürmeden önce üşenmeyip bir psikiyatrla konuşmalılar.
bir de dikkat dağınıklığı olan insanlar aptal insanlar olmadıkları için * tüm bu sorunları engelleyici çözümler de üreten insanlar. hemen örnek tabi, ilkokul yıllarımdan beri yani 13-14 yıldır * her sabah kalktığımda okula gitmeden yapılacak şeyler maddelenmiş kafamdadır, ben 4 temel şeyi yaptığımdan emin olmadan çıkmam. üstünü giy tamam. çantanı hazırla tamam. saçını yap tamam. kahvaltı yap sonra git diş fırçala tamam. eğer ben bu 4 şeyi maddelemezsem evden çıkmam mümkün filan olmaz. hee üstünü giymeden mi çıkarsın deme, bir elimde diş fırçası bir elimde çorap boş boş dolanırım diyim anla sen ey bu yazıyı buralara kadar okuyabilmiş yüce insan. böyle çözümler de fark edilmesini geciktirebiliyor açıkçası, hayatı bunun gibi kısaltmalar üzerine kurulu biri olarak söylüyorum ki bu böyle.
velhasıl kelam, ritalin can, canan.
edit: o değil de bunun halüsinasyon gördürme gibi bir etkisi de olsa gerek. evet var gibi sanki. çünkü sınıfın ortasında kuş uçtuğunu sanmanın başka bir açıklaması yok gibi geldi. bilemedim.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar