bugün

efsane pink floyd grubunun klayecisidir. gençken okulda waters ve barrett ile tanıştılar ve birlikte çalıştılar,çok grup kurdular ve en sonuda pink floydda da birlikte yer aldılar. pink floyd un o inanılmaz sound unu ve mükemmel tonlarını yaratan ve çok saglam şarkılar üreten sakin ve kıyak insan...
pink floyd un klavyecisi. pink floyd şarkılarındaki garip efectleri veren insan.
yazdığı sözlerden anlaşılan o ki, en ortamcı pf üyesidir. (bkz: paintbox) (bkz: summer 68)

ayrıca grubun* kendine has ruhunun mühendisidir. mimarı için (bkz: roger waters)
(bkz: rip)
see -you. see -you.

apples and oranges. 2 gitti elde var 3.

edit: küfür rick'e değil, duruma idi aslında ama sildim mecburen ne yapayım. sildiler çünkü rick, rick!
bugün kansere yenik düşmüş efsanevi klavyeci. eserleri arasında the great gig in the sky da bulunmakta. ki kendisi gökyüzündeki bu büyük şölene davet edilmiş olmalı ki gitmeyi tercih etti.
elimde sigara, 10 dakikadır monitöre boş boş bakıyorum. hiçbir tepki vermiş değilim, ancak live at pompeii açıp echoes dinlersem hüngür hüngür ağlayacağımı biliyorum. çok kötüyüm çok..
ölümü üzerine sigaralarını yakan tüm arkadaşlar ruhumu kül tablası yapabilirler. en çok koyan da zaten hayal olan birlikte son bir defanın artık mümkün olmayışı. ağlamak istiyorum... efsane nasıl anlatılır ki.
hayır çok garip ya. çünkü ben mutluydum, hastayım ve algım bulanık bu yüzden 2-3 gündür. yeni şeyler kurdum bilgisayarıma ve firefox'u açtım. başlangıç sayfam ekşi sözlük'dür ve ben açtığımda "rick wright(11)" gözüme "girdi". keşke fiziki olarak girseydi bir şeyler daha iyidi lan. rick yahu, rick! syd gittikten sonra, ben -kalan- 4'ünün ölebileceğinin farkındaydım ama şimdi mi yani? rick, allahsız, mutluydum diyorum lan sen ölmeden önce. cennete veya cehenneme ne kadar inanmıyorsam, gökyüzündeki o konsere de o kadar inanıyorum. şu gün yaptığım her şey burnumdan geldi vallahi. konserde tombul efes şişesi atarak intikamımı alırım ama rick. bilesin. görüşmek üzere.
sol framede adını görünce girme ihtiyacı hissettim. bende yanında bir sayı yazmıyor heralde bir hayranı ya da bir floydian methiyeler düzdü dedim neler yazmış acaba diye merak ederek girdim başlığa.

girerken nerden geldiğini anlamadığım bir "acaba öldü mü?" sorusu takıldı beynime. ama yok ya dedim ölmüş olsa yanında parantez içinde 10-15 falan yazar.

o da syd'in yanına gitmiş meğer. psychedelic klavye dokunuşlarıyla altüst ettiği psikolojimizi gidişiyle efkara sürükledi. shine on you too rick. huzur içinde yat.

sizleri rick wright anısına bir şişe biraya davet ediyorum.
pink floyd'da ön plana çıkmayı seçmemiş, fakat her şarkının arka planına inanılmaz güzellikte partisyonlar döşemiş dahi klavyeci.

hani careful with that axe eugene'de delicesine çaldıktan sonra birden durulurlar ve rick klavyeyle inanılmaz huzurlu bir partisyon girer ya, işte o huzuru bize yaşatan insan, rick wright, ölmüş bugün. ondan aldığımız o huzur kaçtı bugün, hüzün kapladı hepimizi. kendine iyi bak oralarda rick abi.
syd'in yanına giden floydian. ruhu şad olsun.
bu adam, 2 sene sonra bana tekrar yaş büyük değilken ölümden, ölüm zamanından, daha doğrusu ölüm zamanının ne kadar esnetilebileceği düşüncesinin ne kadar saçma bir şey doluğunu hatırlattı. demek istediğim, dedem 70 yaşında, yani rick'den 5 yaş fazla tam yıl yaşamış şu ana dek. gözüme geliyordu ki, "ne var ki, 5 yıl uzun bir süre mi yaşamak için?". öyleymiş gerizekalı past pyn. onun bugün ölmesi ile, bugünden 5 yıl sonra ölmesi arasındaki farkı anlamam için ölmesi mi gerekiyordu yani? salağım ben salak. bu iki oldu. salağım ya.
tanrının 2000'lerin genç kuşağına attığı en büyük kazık. düşünün ki neredeyse yarım yüzyıl önce kurulmuş bir grup; yaptıkları müzik bugün bile en çok dinlenenler arasında. ama biz bu adamların yeni albüm heyecanını yaşayamadık. yeri göğü sarsan konserlerine yetişemedik; anne ve babamızın anılarıyla, izlediğimiz belgesellerle yetindik sadece. yaptığımız tek şey rick wright ve diğer ilahlaştırdığımız müzisyenlerin ölümüne tanık olmak. haksızlık değil mi bu?
echoes, the great gig in the sky, summer '68, paintbox... bize dünyada yaşattığı cennet aşkına orada muamelenin kralını gördüğünden eminim. syd orda ortamı kurmuştur şimdi, onun yerinde olsam ben de rick'i çağırırdım.
pink floyd çınarından son düşen yaprak. işte şimdi efsane oldu ne yazıktır.
(bkz: william richard wright)
pink floyd'un alamet-i farikaları "echoes" ve "shine on you crazy diamond" daki performansıyla bile anıtı dikilecek müzik insanı ve grubun en sessiz fakat soundunun ayrılmaz parçası. ölmüş dediler ya inanmayın siz. açın "live at pompei" yi, hala herkesin yerli yerinde olacağını göreceksiniz.
ipswich takımında yıldızı parlamış, geleceğin ingiltere milli takımı kalecisi gözüyle bakılan bir futbolcuydu zamanında. arsenal'e transfer oldu hiç forma şansı bulamadı. şu anda alt liglerde kendini tekrar kanıtlama çabasında.
pink floyd'un piyanisti ve kurucu üyelerindendir. 65 yaşında -bu gün galiba- kanserden hayatını kaybetti.
pink floyd u pink floyd yapan insandı. ölmesi gerçekten çok üzücü. o artık eserleriyle, partisyonlarıyla yaşayacak ve bir çok genç müzisyene de ilham kaynağı olacak...
Roger waters'ın web sitesindeki bütün linkleri iptal edip, binlerce mumun yandığı bir resim koyarak andığı pink floyd'un büyük klavyecisi. Çok sevimli, başarılı ve iyi insan(dı). Öldüğüne inanamıyorum. Mekanı cennet olsun... of of...
Pink Floyd'un klavyecisidir.

Richard Wright, kanser'le olan kısa mücadelesi sonucunda 65 yaşında hayatını kaybedetmiştir.

Yakalandığı kanserin türünü açıklamamıştır.

Richard Wright, 1964 yılında mimarlık okulunda Roger Waters ve Nick Mason ile tanışmış, daha sonra Syd Barrettt'ı da alarak Pink Floyd'u kurmuştur.
Wright, Dark Side of the Moon'un unutulmaz parçaları The Great Gig In The Sky ve Us And Them'e de imzasını atmıştır.
daha ziyade rick wright olarak bilinir.
65 yaşında aramızdan ayrılmış floydian.

en sakin floyd üyesi idi. pek öne çıkmazdı, gilmour, wright'ın ölümünün ardından, "bütün muhteşem floyd anları onun tam katılımının olduğu anlardı" diyerek vazgeçilmezliğini dile getirmiştir.

pek geçinemediği waters ise kendi sitesinde, rick'in ölümünü, arkadaki mumların söndüğü, öndeki mumlarında ancak kendilerini ışıtacak ışık verdikleri bir resim ile anmaktadır.

http://www.roger-waters.com/