bugün

yaklaşık bir aydır kapısından bile geçmediğim sendromdur.*
yaz kış farketmez, yakayı bırakmayan psikolojidir. hele birde hafta sonu hareketli geçtiyse birde yorgunluk biner üzerine.
çok ilginç bir şekilde bugün yaşamadığım sendromdur. diğer yaşanacak tüm pazartesilere bugünün örnek olması dileğiyle. iyiymiş böyle.
haftaya bayram olmasından dolayı en guzel pazartesidir.
cumartesi sendromundan daha beter olmayan sendromdur.
günleri unutmuş biri için çok da önemli olmayan sendromdur.
Korkunç baş ağrısı ve asabiyet belirtileridir. An itibariyle bünyede fazlasıyla mevcuttur.
'işyeri kokusu'nun fazlasıyla hissedildiği gündür! tabi pazartesi bu daha çok 'iş kokusu' oluyo. (bkz: nefret) *
pazar çalışanlar için hiç bir önemi yoktur.
eskindi.

şimdi artık uludağ sözlük var, itu sözlük var.

geçen haftanın en beğenilen entryleri istatistiklerini incelemek ayrı bir keyif pazartesi sabahları. mesela hicbiseyebosunaiclenmeyenadam yazmış bu hafta, (bkz: uzak mesafe ilişkisi) okudum ve ayrı bir keyif verdi pazartesi sabahına. itusozluk geçen haftanın en beğenilen entryleri istatistiği ilk kez bu kadar harikaydı.

hayret ediyorum, çok şaşırıyorum, bazı yazarlara özeniyorum pazartesi sabahları. nasıl da oynuyorlar kelimelerle, nasıl da akışına bırakıyorlar yazıları, nasıl oluyor da benim gibi okuma alışkanlığı olmayan yazara bile bir nefeste yazılarını okutuyorlar.
Herkesi etkilediğini düşündüğüm sendrom. Bazen insanın uykusunu bile kaçırabiliyor. *
Yurtta kalanlar için pazar sendromuna dönüşür ki pazartesi sendromu da eklenince sistem çöker. Sadece pazartesi sendromu olsa katlanılabilir bir nevi yurtta kalarak bunu anladım ben.
pazar günü saat 1'de uyanmışsan pazartesi günü zil zurna sarhoş gibi dolaşırsın ve uyuyacak yer ararsın.
Okula giderken g.tten alınan nefes, derse girildiğindeki hüzün, ders arasında bahçede tütüne dönüşür.
akşam olunca 'leyla ile mecnun' izleyerek bir nebze geçicek sendrom
su siralar etkisini gostermeye baslayan sendromdur.
ertesi olma pazar ol,
böyle çok daha güzelsin.

(bkz: tarkan-şıkıdım)
pazar gecesi çalışanlar için olmayan sendromdur.
kurtulmak için faydalı bir link:

http://psycho-blog.hayatk...ming-monday-syndrome.html
5.40ta kalkması gereken bi insan olarak şu nadide 1 haftalık tatilimde, bir defalığına da olsa yaşamayacağım sendromdur. işe, okula gitmek zorunda olan tüm yazarlar için ekstradan uyuyacak, kordonda rakı balığımı yapacak, kumrumu yiyecek ve bir hafta sonra iş bu entry okurken ağlayacağım.
papatya çayıyla, hiç olmadı passiflora ile atlatılması farz olan sendromdur. düşüncesi bile bunaltır.
sevilmeyen bir işte çalışılıyorsa iki katına çıkar.hava da yağmurluysa büsbütün enerjiden çalar.
'lanet olsun yine mi sen dostum' dersin ofisten içeri girerken. lakin hayat ideallerle, hayallerle değil parayla döndüğü için kör pişman yola devam edersin.*
bunun bir de pazar sendromu vardır.
ingiltere'de yapılan bir araştırma sonucu insanlar pazartesi günleri genelde hafta sonu yaptıkları eğlenceli şeyleri anlattıkları için iş yerinde zaman hızlı geciyor ve gercek sendrom salı günü yaşanıyor. *
pazar gününü işkenceye çeviren sendrom.
pazar günlerinin sıkıcı ve sinir bozucu olmasının tek nedeni.