otobüste yaşanan dumur olaylar

K.Maraş / Afşin Otobüsü yıl 1993

Yolcu
Muavin

Y : Su alabilirmiyim ?
M : Kapının ordaki dolapta git al
Y : Peki teşekkür ederim

Y : Su alabilirmiyim ?
M : Duzmu yaladın gardaş bu ne böyle bitirecen suları.

fortçu ile yanyana gitmek.

soğuk bir kış günü ruh sağlığının yerinde olmadığı anlaşılan 94 (terminal) şöförü şahıs otobüsün kapıları açık vaziyette * yolculuğu sürdürmektedir. yolcular donmakta ama ha kapattı ha kapatacak diye ses çıkarmamaktadır. sonunda tıklım tıklım dolu olan otobüsün en arkasından bir abimiz devreye girer

+ şöför bey kapıyı kapatır mısınız!
- (tepki yoktur)
+ şöför bey..* alooo!! kaptan kapat şu kapıları be donduk burda!!
- (hala tepki yoktur)
+ kapat lan şu kapıyı it oğlu it!!alooo!!
- (şöför iyice tırlatmıştır. kapıyı bir açıp bir kapatmaya başlar, defalarca tekrarlar)
+ dalga mı geçiyon lan sen benle pezevenk!!in lan aşşa!!

aşağı inilip sabahın yedisinde dumur olmuş elli adet yolcunun önünde bir güzel kavga edilir.

(alıntı)

- kaptan burdan..(devreye bir genç girer)
+ burdan da iki öğrenci uzatır mısın abi
- ver gülüm
- kaptan burdan iki öğrenci bi insan *

otobüsteki inme düğmelerinin denizli'deki dolmuşlarda zil sesi çıkarması ayrı bir dumur detayıdır

48 numaraya binilmiş heykele gidilmektedir. cuma akşamı olması itibariyle hiç yer yoktur. ayakta arkadaşla muhabbet ederek zaman geçirilir. tam 2of trafik kazasından çok korkarım' dendiği anda yan şeritte trafik kazası olmuş, kaza yapan arabalardan birinin air bag inin şişmesi bizzat görülmüş ve bir daha ağzımı açmıycam ya demişimdir.

çocuklu kadının biri bana yer versin diye insanların tepesinde dikildikten ve amacına ulaşıp oturdukdan sonra yan koltuğu boşalır boşalmaz, hemen çocuğunu oturtup yaşlı ,hamile,kör, topal demeden kimseye yer vermemesi durumudur.

çıtır kişi: pardon düğmeye basabilirmisiniz.
daksin: tabi ki basarım allah bana o yetiyi vermiş.

y.v.t= yer verilen teyze.

yer 48,
c:
-gel otur teyze.
y.v.t:
-yok olum otur sen.(0.5 sn sonra).e hadi oturayım bari.

özel halk otobuslerınden bırınde arkadasla sohbet ederken baska bır arkadasla gittiğim gezide cektıgım fotografları gösterip o gun hakkında konusuyorduk karsımızda da bir amca oturuyor yuzu bıze dönük..arkadasım fotograflara yorum getırırken: -ya canım burda cok guzel cıkmıssın amca:Yok canım öbürkü resimde daha güzel cıkmıstı dön bakaym o resme tekrar bakalım -Nası yani ya?!

hızlı giden otobüs şöförüyle tombiş ve zeki bir teyzenin dialoğu<,
teyze:yavrum biz karacaahmet e gitmeyecektik.
şöför:yok annem taksim'e gider bu otobüs.
teyze:ne bileyim oğlum bu gidişle hepimiz karacaahmet'te ineceğiz.*

ümraniyeden herhangi bir otobüse binilir otobüs üsküdara gitmektedir fakat kaplumağa hızıyla ilerlemekte yolcuları perişan etmektedir. akabinde otobüse binen kelli felli esmerce orta yaşlı bir amca durumdan sıkılır şöföre doru eğilir.

- la .mığa goduuum pikniee mi gidiyoz tahsana ikiyeee !

kadikoyden capitole bayram dolayisiyla bedava hizmet veren otobuslerin dolulugunu gozonune alarak yurumeye karar vermis iki gencin bir otobus duraginda durmus otobusun sag ortadaki bugulu cama yapismis ve beni kurtarin diye bakan gozlere sahip bir adet guzel kiz kafasinin hemen uzerinde yine ayni cama yapistirilmis o acinasi kizin tam arkasinda ve onun arkasina yuzu donuk oldugundan suphe ettirmeyen bir adamin iki adet adaleli ve killi ele ait oldugu anlasilan avuc icinin gorulmesi...

otobuste yasanan dumur olaylar

2006 haziran ayı.otobüse binerken kavga etmiş bir anne-oğul *

anne:oğlum yukarıdaki havalandırmayı açar mısın?
çocuk:açmam,senin gibisine hava almak bile çok.
yabancı bir amca: evladım açsana havalandırmayı.
çocuk:(adamın üzerine yürür) bişey mi dedin birader!

o andan itibaren otobüsteki kimse çocuğa bulaşmamıştır. (annesi hariç) kadıncağız da ilginç bir vaka olarak sürekli çocuğu yanına çağırıp "bıktım senden,ömrümü yedin" gibi cümlelerle çocuğu tahrik ettikçe, çocuk da annesini tartaklamaya devam etmiştir.otobüsteki amcalar da ne kadar uyarsa da çocuk onlarında üzerine yürüdüğü için suskunluk devam etmiş bu arada ben de uyuyakalmışım. uyandığımda havasızlıktan nefes alınamıyordu.

ben:havalanadırmayı açar mısınız?

havalandırmanın altındaki tüm erkekler bana doğru bakıp kafalarını çevirdiler.* ben cam tarafında oturuyordum yanımdaki amcaya

ben:müsaade eder misiniz havalandırmayı açacağım,bir serseri yüzünden esir olduk burda, millet nasıl korktuysa duymazdan geliyorlar. ama serseri insin başlarlar atıp tutmaya,yok zor tuttum kendimi aslında ben açardım da ... diye başladım söylenmeye

adam kalkıp kendi açtı havalandırmayı, otobüsteki tüm erkekler morardı *

ama ben o anadan itibaren dayak yeme korkusuyla havalandırmadan gelen havadan yararlanamadım tabi.serseri çocuk beni bakışlarıyla dövdü de dövdü,tabi ben de korkumu saklamak için onu dövdüm. ben nasıl kaçarım planı yaparken o benden bir durak önce indi de rahat bi nefes aldım.

datça-bursa seferi yapan otobüste çocuğun şarıl şarıl işemesi ve daha sonra marmaristen binen zavallı gencin o koltuğa oturması

dolmuşçuya sonra görüşürüz demek...

trafiğin allak bullak olduğu bir istanbul akşamı. öyle ki metroda bile arıza var ve 45 dk.yerin altında bekledikten sonra 2.olarak otobüse binmişim. aman allahım nasıl kalabalık bir otobüs. her durakta 1000 kişi var sanki.saat 22.00'ye geliyor. genç bir çocuk evine telefon ediyor. orta yaşlı bir amca diyor ki inanılmaz bir sinirle çünkü epey geç kalınmış ve trafik ilerlemiyor
amca: ''oğlum cep telefonuyla konuşmak yasak sen anlamıyor musun?''
genç çocuk: ''amca eve gidiyorum.haber vereceğim''
amca: ''biz sanki bara gidiyoruz''
gergin yolcuların sinirlerinin gevşediği andır.

zonguldak-trabzon arası uzun ve meşakatli yolculuk esnasında; kakası gelen küçük çocuğun kakasını yapabilmesi için annesiyle babası tarafından otobüs arasına gazete serilmesi ve çocuğun karşımızda alenen sıçması.

otobuse binen yaşlı teyzelerin orta yaşlı hanımların ordan kalkacaksın yoksa kötü olur bakışı atması..
o teyzelerin kesinlikle otobuse binerken birşeyler taşımaları gerekmektedir ve bunuda başarırlar
o poşeti otobuse binmeden önce cebindenmi çıkartıyor acaba yer verilmesi için gibilerinden kafamda derin
soru işaretleri var..

görükle dolmuşunda,önümde oturan bir adamdan parayı öne uzatmasını istemem sonucunda bana ters ters bakarak kalkıp parayı şoföre götürmesi.
yine görükle dolmuşunda parayı uzatmasını istediğim bir adamın sen niye götürmüyon demesi ve benim öylece kalmam.

genc bir kız dolmuştan inecektir.dolmuş şoförüne o anlık dalgınlıkla:
-şoför bey müsait bi yerde iner misiniz?
+niye abla sen mi sürcen arabayı??**

Otobüsteyken ani fren yapmasıyla ayakda isek aniden yere yapışma durumu.
otobüs tam durmadan inmeye çalışınca yeri öpme durumu.

şehirler arası bir otobüste giderken burna ince ince sigara kokusu gelmesi ve iki sıra arkada oturan kara kuru bir adamın otobüsün içinde sigara yaktığının anlaşılması.kendi kendime "nooluyo?" falan derken, olaya birden muavinin el koyması ve "abi sen kendinde misin, napıyosun ya?" diye adama bir güzel ayar vermesi, elemanın olayı "tamam, pardon" falan diye geçiştirmesi, akabinde otobüse binmeden önceki "lütfen açık olan cep telefonlarınızı kapalı konuma getiriniz" uyarısına rağmen adamın cep telefonunun çalması ve bir 3-5 dakika da telefonla konuşması...

bitmezz bu otobüs hikayeleri:)
-itiş kakış herkesin üzerinize geldiği bi anda yanınızdaki arkadasınıza 'kusucam sanırım artık' diyerek çantanızdan kolonyanızı çıkarmanız ve bir anda bi milyon kıronun yer yarılıp içine girmesi olayı.
-otobusten inerken sırt çantası kapıya sıkışan arkadaşımıza yarılırken, bi arkadaşın kaptan devam et devam et deyişiyle panik olan ancak panikten aptallaşan şahsın çantayı çıkarmayı akıl edememiş olmasına soorasında bi daha yarılmak, ancak cin şöförün kapıyı açıp arkadaşımızı bu rezillikten kurtardığı tarihi bi anımız da olmuştu.
-otobüste her ne hikmetse dengesini bi türlü sağlayamayan ben, ani bi frenle amcanın kucağına oturmuştum. bunun üzerine amca kalkıp bana yer vermişti. arkadaşlar da biz seni tanımıoruuzz die kendilerince ittifak kurmuslardı ki kızarıp bozaran ancak kahkayı basamayan biz söylediğim sözle yarılmak için bahaneyi bulmuş olduk
'düşenin dostu olmaz lafı doğruymuş' *
-koskoca otobüs şöförünün canıımm belediye otobusunu yolun ortasında yüz kere stop ettirmesi olayı, şaşılacak şeydir, ben bile yapmamdır, yuhtur.
-kar yağdığı günlerden birinde otobüs bozuldu deyip yolcuların yarısını indiren söför kalanlarla yoluna devam etti, alçak adam. bi taksi geçmez mi geçmedi işte, boganın ordan yürü allah yürü, neyseki sohbet iiydi.

kalabalık bir iett otobüsünde kendi halinde sessizce otururken orta yaşlı oldukça şişman bir teyzenin aniden kucağıma düşmesi şaşkınlıktan bağırmam üzerine kucağımdan kalkmaya bile çalışmadan daha yüksek sesle bağırmaya başlaması ve kalabalıktan kıpırdayamayan teyzeyle o şekilde uzun bir süre yolculuk etmemiz en sonunda kalkmayı başardığımda teyzenin arkamdan allah belanı versin terbiyesiz diye söylenmesi, suçum neydi teyzecim ben sana ne yaptım ki. (bkz: sinirden aglamak)