bugün

öğrencinin içine matematikle eş değer korku salan hadisedir. hangi öğrenciye sorsan okul tuvaletinde sıçmak nasıl bi şeydir diye dizlerinin bağı çözülür oracığa yığılır. işin yoksa kolonya bul ayılt.

ne kadar kaçsa da bu korkusundan öğrenci kişisi insan metabolizmasının normal çalışmadığı bi an (ishal gibi) gelip çatacaktır. sancılar başladığı anda planlar yapılmaya başlanmıştır. zilin çalma süresi en önemli faktördür farkı yaratmak sizin elinizde tıpkı arda turanlı nike reklamındaki gibi. -zile 10 dakka var, tuvalete varmak 1 dakika, ilk büyük boğumun çıkmasıyla bokun bitmesi arası 8 dakika 1 dakika kalır bu sürede tuvaletten uzaklaşıp kokudan sorumlu değilmişim gibi yapmak zorundayım- birde sınıfta onca kızın içinde sıçmaya gittiğinizi belli etmemek lazımdır. ulan tiksinirler benden ıyy sıçıyo diye. en çok kullanılan yalan telefon çalıyormuş gibi yapılır. tühh telefon çalıyo yeeeaaa bahanesiyle çıkılır sınıftan eğer tam kapıyı kapatırken telefonu kulağınıza götürmezseniz siki tutarsınız kimse yemez yalanınızı. (bu ayrıntıya dikkat edin dostlarım) dönüşte de sakın ıslak el ve saçla girmeyin sınıfa çünkü siz telefonla konuşmaya çıktınız lop lop sıçmaya değil.

işler yolunda giderse sorun çıkmadan atlatabilirsiniz bu işi. şimdi de sorun çıkması halinde olacaklardan bahsedelim;

tuvaletten çıkmamışsanız ve zil çalmışsa ya herkesin tuvaletten çıkmasını bekleyin kokuttuğunuz anlaşılmasın diye. kapı altından ayakkabıları takip edin. tanıdık ayakkabı görürseniz adrenalin seviyeniz artar çünkü o kişiye yakalanırsanız sınıfta hayvan gibi sıçtığınız ifşa olur ve buyrun şamataya; güzel kızlar vs tuvalet facianız bu arada tuvalete girenlerden yiyeceğiniz küfürleri de unutmamak lazım (ohaa amk kaç yıldır sıçmıyosun, nasıl sıçmış lan hayvan, köpek leşimi yedin piçç gibi) illa çıkmak zorundaysanız da çıkar çıkmaz tanıdık bi sima arayın ona hangi piç kokutmuşlan burayı tarzı palavralar atın birazcıkta olsa yırtma imkanınız vardır. tabi çıktığınız tuvalete biri girmezse.

kapısı kilitlenemeyen eski tuvalet facialarını en sona sakladım çünkü en kötüsü budur. sıçma pozisyonundayken eliniz kapıya yetişiyorsa şansınız vardır az da olsa o halde yakalanmamak için. bi elle kapıyı tutmak zorundasınızdır. kabız veya ishalseniz keyfi o zaman görün kan ter içinde kalacaksınız. kilitlenemeyen kapılı bi tuvaletteyseniz ve eliniz yetişmiyorsa kapıya sıçarken arkadaşı kapıyı tutmak için kullanacaksanız bu güvenilir biri olsun orospu çocukluğu varsa içinde kapıyı sonuna kadar açıp kahkahalarla kaçma ihtimali vardır o zaman buyrun şamataya; bütün okul vs götünüz. bu orospu çocukluğu geni bulunan arkadaşınız kapıyı bırakıp gitmekle yetinmiyorsa yani tas alıp size yan bölmeden su döküyorsa ağlanacak hale gelirsiniz; açılan kapı bokunuz ve üsten boşalan su.

ve siz; okula gidip bütün gün bokunu tutanlar yalnız değildiniz...
tam baş vermişken dışardan biri kapıyı yumruklayıp " yavaş sıç leen kıçın yırtılcak haahh" şeklinde şakalar yaptığından dolayı strese yol açabilir.

not:o eksi veren gelsin hele .
'' Arkadaşlara dalga konusu olacağız '' düşüncesi ile hiçbir sonuç alınamadan tekrardan kabinin kapısını açıp dışarı çıkmatır. Eğer o sırada tuvalete okulun popüler kişileri geldiyse ve sizin onlarla aranız pek iyi değilse kesinlikle işemiş havası vererek terk etmeniz gereken tuvalettir.*
Okul hayatı boyunca yaşanan en büyük felaket okulda bağırsakların bozulması ve sıçma isteğinin doğmasıdır... abi yok böyle birşey okul hayatım boyunca 2 kez okulda sıçmak zorunda kaldım össye girsem o derece strese girmemişimdir bir tarafta ağır bok kokuları bir tarafta tuvalete girip çıkan genç ergenlerin bel altı konuşmaları hem kusmak mümkün hemde sıçamamak mümkün helede isal filan olmuşsanız hiç sormayın...
(bkz: allah düşmanımın başına vermesin)
hiç denemedim

zevkli olarak bildiğim yerler

(bkz: carrefour) (bkz: kipa) (bkz: egepark)
5 dk lik bir tenefüse sahipseniz yarım kalır.
her an zil çalma endişesiyle keyifle yapılamayan eylem.
Ticaret meslek lisesinde okuyorsanız ve 80 dk ders işleyip 5 dk tenefüsünüz varsa kesinlikle yapamayacağınız bir iştir. Ancak isal gibi durumlarda son noktaya kadar dişinizi sıkarsınız ama olmayacağını görürsünüz ve tualete gidersiniz yarıdayken zil çalar. işte bu stres herşeyden beterdir. zor kalmadıkça okul tualetinde yapılmayacak bir iştir.
her şeyden önce o tuvaletin pis olma ihtimali var. kim farkedecek ki? öğrencinin biri ipnelik olsun diye klozetin önüne sıçmıştır. siz tuvaletinizi yapmaya çalışırken ona değmemeye çalışırsınız elinizden geldiğince. çalıştıkça da değmeye ramak kalır. o küçücük kabinde sıkışıp kalmışsınızdır o bokla. kendi bokunuzun kokusu da cabasıdır. eğer bu olay ortaokul çağlarında ceyeran ediyorsa, okul tuvaletlerinde fink atan fareler gelir aklınıza. sınıfta tuvaletteki fare yalanına inanıp da korkanlarla dalga geçilirken en çok kahkayı atan sizsinizdir. onu gerizekalı yerine koyan da sizsinizdir. ancak şimdi o fareyi gördüğünüzü hayal edip durursunuz. canınız sıkılırsa yan kabindeki sifon seslerini, kaçırılan gazları ve bokun klozetin suyuna değdiği anda çıkan sesleri değerlendirirsiniz. her an, sanki biri kapıyı açacakmış gibi gelir size. ya da ayağınızın kayıp klozete oturacağınızı düşünürsünüz. böyle bir durumda nasıl tuvaletten çıkabileceğinizi, cep telefonunuzu sınıfta unuttuğunuz için annenizi arayıp okul tuvaletine pantolon getiremeyeceğini ve bunun gibi pek çok paranoya, kafanızın içinde dolaşıp durur. zaten bu olay, okul tuvaletinde sıçılırkan başa gelebilecek en kötü, en iğrenç olaydır. bir anda sanki bu olmuş gibi çözüm yolları ararsınız durursunuz.

bütün bu düşünceler kafanızı doldurmuşken, siz bir yandan da sıçmaya çabalamaktasınızdır. genellikle içinizi tam anlamıyla boşaltamadan birkaç damla idrar damlası tuvaletinizin bittiğini bildirir size. dışarı çıkarsınız, pantolon düğmenizi iliklersiniz ve ellerinizi yıkarsınız. eğer zil çalmamışsa tenefüsünüzün boşa geçtiğini, eğer ders başladıysa hocadan yiyeceğiniz azarı düşünmemeye çalışarak çıkarsınız tuvaletten. bir daha evden çıkarken tuvaletinizi yapacağınıza dair söz verirsiniz kendinize.

bütün bunlar çok kötüdür. işkencedir adeta.
ah birde tuvalet kağıdı mevcut değilse... işte ozaman ıslak bir popoyla derse girip yine alay konusu olmaktır.böyle durumlarla karşı karşıya kalınmaması için sabah kalkıp sıçmak ve evden çıkmadan kahvaltıdan sonra sıçmak gereklidir ki bu stresi yaşamayalım
aynı zamanda bir sigara yakılarak bu stresten kolayca arınılabilir ve dokanmayın keyfime olunur efendim.
evet heleki sıçan bir arkadaşınıza daha öncesinde tuvalet üstünden su attıysanız strese fazlasıyla sahip olmanız kaçınılmazdır. zira su attığınız arkadaşınız yangın tüpüyle siz sıçarken karşılık vererek bütün hararetinizi alabilir. *
sınıftaki bir piçin, sizi alay konusu yapması ihtimaline karşı yaşadığınız stres. hele tuvaletin üstü açıksa ve biri oraya girdiğinizi biliyorsa "ya fotoğraf makinesi ile çekerlerse ya da tırmanıp bakalarsa" korkusu salar insanı. hele ki tuvaletin konumu, kızların sürekli oturduğu merdiven ağzında ise işiniz daha bir zordur. çünkü onlara görünmeden oraya girmeniz ve onlara görünmeden oradan çıkmanız gerekmektedir ki tüm okul götünüzü konuşmasın.
bu durumun sebebi kokudan ziyade, işlem esnasında çıkacak olan bazı sesler de olabilir. tabii bu durumun önüne geçilmiş. linkte yer alan haberi okuduktan sonra bütün umumi tuvaletlerde bu cihazın yer almasını temenni ediyorum.

artık "o iş" bile çok rahat
sesin dışarıya gitme endişesi stres yaratan durumdur.
eğer işiniz uzun ise dersi asmanız bile gerekebilir. Hayatımda dersten hiç kaçmadım bir kere derse girmedim o da bu sebeptendi heral. Sınıfa gittiğimde zile 15 dakika vardı ve hoca geç oğlum otur demişti arkadaşlara da babam geldi demek düştü.
(bkz: yaran entryler)
(bkz: seri şuku)
Ses az çıksın diye çeşitli sıçma taktikleri denenir fakat her deneyişte daha acayip sesler ortaya çıkar. Hatta çıkardığınız bu acayip sesler kendinizi bile güldürebilir. O yüzden hiç takmayın salıverin gitsin. Herkes derse girince sizde tuvaletten çıkarsınız. Böylece kimin sıçtığını asla bilemeyecekler. Alay konusu olmaktansa hocadan fırça yemeyi tercih ederim.
(bkz: sözlüğü bok götürmesi)
evde bile rahat sıçamayan bir insan olarak bünye dışarıda otomatikman hiç bi zaman kıçıma dayanmadı bokum. o yüzden bu stresi yaşamamış bir insanım.
tuvalet kapısını açmayı ya da tuvaletin tepesine tırmanıp sıçanı gözetlemeyi eğlence anlayışı olarak gören gerizekalı arkadaşlar yüzündendir.
kızlı erkekli koca bir toplum olarak, hemoroid olmamız şansa değil yani dedirtecek gerçek..
yazarlarımız öyle bir anlatmışlar ki;
(bkz: sıçma sanatı)
okul tuvaletinde sıçarken her an suların kesileceği hissine kapılmaktan dolayı yaşanan stres **.

korkulan başa gelir sonucunda. arkadaş telefonla aranıp kantinden şişe su aldırılıp göt yıkanır. ***.
kaloriferlerin yanmadığı bir kış günüyse şayet, okulda montla dolaşılıyorsa... (bkz: montla sıç)
sevdiğiniz kızın tuvalete girebilme ihtimali dolayısıyla ortaya çıkan stres. nasıl bir okuldan geldiğimi sormayın.