o ses türkiye

neylan ve serhat'ın iyi ki elendiği yarışma. bir kere serhat'ın ses gibi bir şeye sahip olmadığı oldukça aşikarken nasıl oluyor da insanlar seviyor anlamıyorum. hele o neylan'ın ayi ayi performansı sırasında o bet sesli serhat'ı dinlemek zorunda kalmak, diğer yarışmacı kızı sallamayıp biz şahaneyiz triplerinde olmaları dolayısıyla elenmeleri sevinç yaratmıştır. hayır madem o kadar oldun katılma kardeşim yarışmaya.

acun ılıcalı'nın sunumu ve yarışmacılar sahneye çıkarken çalan eye of the tiger şarkısı yarışmayı ilk kez izleyen beni korkutmuştur. güzelim kızlar dövüşecek mi lan n'oluyo diye düşündüm meğersem şarkı söyleyeceklermiş... bir şarkı yarışmasını bu derece boks maçı havasına sokmaya ne gerek var bilemedim.

herkesin sesi çok güzel, herkes çok güzel söylüyor ve herkes güzel şarkılar söylüyor. Bu saatte ve pazartesi sendromu öncesi fizy den dinlemektense o ses türkiye den müzik dinlemek gayet de mantıklı.

Neylan ve Serhat isimli iki başarılı genci bir çırpıda harcamış yarışmadır. Hülya Avşar'ı jüri yaparsan, yarışmanın sonunda o sesi değil, Türkiye'nin en berbat sesini bulacaksınız..

ben ilk defa bu hafta izleme serefine nail oldum bu yarismayi. ne zamandir yayinlandigini felan bilmiyorum zaten. tam benim baktigim anda kamera teker teker juriyi gosteriyor. ilk hadise cikiyor. ulan dedim o ne surat. solaryumdan cikip aynen gelmis oturmus gibiydi. yasi 26 felan ama merak eden gidip bu hanimkizin 2009 yilindaki eurovision hallerine baksin su trt'de ki tanitim klibine. kiz gecmis resmen. neyse dedim bu sefer kamera hulya'yi gosteriyor. oha dedim bu kari ne zamandan beri bu kadar esmer olmus. kamera mustafa sandal'i gosterirken e artik yuh dedim. oyle bir makyaj yapilmis ki adamin yuzune. o solaryum esmerligi, fondoten, pudra pok pusur kurtarmiyor mustafa. oyle ki o yuzundeki batikliklar aksine daha belirgin olmus. ben bu adamin yuzunu hic oyle hatirlamiyorum. ve en son murat boz. dogrusu kendisinin hangi sifatla o yarismada jurilik yaptigini bilmiyorum ama o da masallah arap olmus. cok guldum valla. simdi biz kizkardesimle o arada kafa yorduk ve bunlarin yarismaya geldikleri anda banyoya sokulup uzerlerine boya sıkıldıgı kanisina vardik. ya da acun bunlara ucuzundan solaryum ceki verdi. ucuz ucuz gidip arap olup geliyorlar. bu kadar mi olur sanki sozlesmisler gibi. dogrusu igrenc bir goruntuydu. ne kasiyonuz kardesim boyle esmerlesmeye? hayir azicik renk iyidir de, siz fena abartmissiniz. peh peh.

yarışma formatında, "jüriler ve takımın iyi vokallerinin canlı şarkı söylemeleri" bölümünün olması için dua ettiğim yarışmadır. hülya avşar başta olmak üzere, jüriler ne yapacak çok merak ediyorum. acun ılıcalı duy bizi! müthiş sesleri bir çırpıda harcayan jürilerin de seslerini o atmosferde, o sahnede duymak, performanslarını görmek istiyoruz!

hadise insanının kikiriklikten ve sempatiklikten kırıldığı yarışmadır. olumlu mu bu değil mi bilemiyorum.

hülya avşar'ın sesten anlamadığı yarışmadır neylan ve serhat'ı elemesiyle bunu ispatlamıştır.

az önce şarkı söyleyen refik isimli eleman için

(bkz: clark kent) terk.

O hülya avşarı kim koydu oraya..

hazal kazancı'nın sahne tecrübesi ve şarkıya yorum katarak söylediği için elendiğini gördükten sonra bu yarışma benim için bitmiştir. net.
böyle saçmalık mı olur arkadaş, hem çok iyiydin, şöyleydin, böyleydin de, öbür kıza kendini gösteremedin de; sonra da git ele. manyak mısınız kardeşim, kimi arıyorsunuz, şarkıcı mı, başka bişey mi?

O ses diye bir şeyin aranmadığına yapılan elemeler ile iyice emin olduğum yarışmamsı hödö..

ya çekimleri dominik'te yapıyorlar ya da o jürinin tepesinde bir adet solaryum ısıtıcısı var. gerek yok o kadar kararmaya ya, daha iyi mi görünüyoruz sanıyorlar, nedir yani.

çok salak bir ses yarışması. an itibari ile gördüğüm, bir ring içinde iki tane şarkı söyleyen insan. akıllara flash tv'deki demir parmaklıklı cezaevi formatlı programı getirir.

Programın;
proje, jüri ve kadrosunun kötülüğü bir yana, güzel seslerin olduğuda bir gerçektir.

Jürinin güzel seslerin hepsini eleyip en kötülerini seçtiği yarışma.Kasten yapıyolar galiba.Neylan ve serhat'ın ,buse türker'in elenmesinin başka açıklaması yok çünkü.

yarışmacılara söylettikleri şarkıları jürilerin de söylemelerini istediğim yarışma. hanya konya belli olsun.

hush hush'ı söyleyen cansu adlı kızın bildiğin "haşhaş" dediği bununla da kalmayıp kendinden emin şekilde haşşşhaaaaaş diye bağırdığı yarışma. seçilseydi facia olacaktı. gariptir ki bir de elenince ailesi de o da triplere girdi.

edit : hayır nesi eksileniyor anlamış değilim gidip aksansız korkunç söyleyen haşhaş diye çığlık atan kız mı seçilecekti diğeri gayet güzel söylerken?

g3 deki gitaristlerin sidik yarışını hatırlatan, vokal yarışlarına sahne olan yarışma. herhalde jüri üyelerinin hiçbiri bu turdaki yarışmacıların performansını da gösteremez.

show tv de yayınlanan bir programdır.

bugün ilk defa izleyebildim biraz. güzel seslerin olduğu, formatın güzel gibi durduğu bir yarışmaya benziyor. hadisenin o jüride olması büyük avantaj. bariz bir şekilde güzel sesler duydum *

öncelikle şurdan başlıyım: ne zaman ki, aha şu sarı saçlı kız seçilir dersem o kız kesinlikle eleniyor. yüzde elli şansım olmasına rağmen her seferinde: 'kesin şunu seçerler' lafımdan sonra o kızın üzerine lanet mi gidiyor nedir tam tersi oluveriyor.
ya diyorum neden bu kızı seçmedi ki, sonra işte başlıyorlar eleştirilere oraya birazdan gelicem. şimdiye kadar tek bir kötü eleştiri duymadım. yani oraya çıkanların hemen hepsi amatör, nasıl eleştirecek bir şey bulamazlar anlamıyorum. ben şan eğitimi almadım ama; ulan kız güzelim sezen aksu parçasının amna koyuyor adamlar halen, süpersin diyor. hassiktir diyorum. neyse çok da iyi sesler var yarışmada hakkını yemiyelim ve hepside sayemde eleniyor.

jüri üyelerinin ağız birliği etmişcesine: 'şarkının altından kalktın, üstesinden geldin, şarkının hakkını verdin, çok iyiydi, nakaratı çok beğendim, böyle bir sesss yok inanılmazdın'... anlamıyorum arkadaş, insan iki çift farklı laf söyler dört jürinin dördü de mi aynı kelimeleri kullanıp yorum yapar.

hadise nin türkçesi zaten zayıf 'düello' ya düvello diyor. samimiyetsizliği zaten paçalarından akıyor, oooooooovvvvv ben böyle bir ses görmedim falan diyor sürekli, şarkıların nakarat kısımlarına takmış durumda ordan konuya giriyor.

hülya avşar'ın en son ne zaman kaset çıkardığını bilmiyorum -bakınız kaset diyorum, 'hülya avşar' kalemle çevirdiğimiz delikli, iki yüzü olan eski kasetlerde kalmıştır bence- ama; herkese hmm peki ok oldu bu iş tavırları sinirlerimi zıplatıyor.

mustafa sandal: ya onun arabasıı var güzel mi güzel den sonra ne yaptı açıkçası haberim yok. jürinin içinde kendine en çok güvenen, kendini ifade edebilen, vücut dilini en iyi kullanan da o. fakat; altından kalktın deme artık musti, sen bari değişik bişeyler söyle.

murat boz: çok duygusal bi arkadaş, her an ağlayacak gibi. ekrana yakışmıyor mu; tabiki yakışıyor. tüm yarışmacılara canımsın, ciğerimsin klişeleri ve her kıza söylediği: sen de çok güzelsin sesin de öyle lafı, artık samimiyetsizlikten öte format gereği diye düşünüyorum.

ekleme: lan bi de bu yarışmada kadın erkek eşitliği de yok. yarışmacıların %90 ı kadın.

KAZANANIN YÜZDE BiR MiLYON BiHTER OLACAĞI YARIŞMA PROGRAMI.

çağrı emrah yıldırım'a haksızlık ettikleri yarışmadır. gerçi sadece hülya avşar yapmıştır ama format gereği...

rezil program, resmen önceden belli bazı şeyler.

yanlış hatırlamıyorsam berre isminde bir kızımız elemelere katılmıştı, yıldız tibe'nin delikanlım şarkısını abartmıyorum kaşını oynatmadan söyledi. ama nasıl bi yorumdur o, kızın elbisesi titremedi ses harika. bir tanesi de tutup dönmedi arkadaş. lan siz sesten anlıyorsanız ben göt oğlu götüm.

ayrıca daha sonra youtube suggessions'tan hadise'nin bir canlı yayında delikanlım'ı söylediği videoya rastladım. ahaha resmen gülmekten öldüm lan. yani ağlanacak hale güldüm o kadar. kasım kasım kasıldı, ağzı yüzü ayrı bir şekil aldı falan, bi acayip şekillere girdi vücudu, çok garip lan. vallahi yazık.

edit: imla

bu yarışmada düelloları kazanan yarışmacıların aileleri bana nedense kuzey güney'de ki cemrenin annesinin, kızı reklam filminde oynayacağı için yırttık cemre yırttık diye sevincini hatırlatıyor. onlarda sevinçle zıplayıp yavrularına sarılıyolar.