bugün

işte tam burda rearkarnasyon devreye giriyor.
olurdum. çünkü araştırmacı bir kişiliğe sahibim fakat çevremde baskıcı bir kilise veya cemaat olsaydı olmayabilirdim.
(bkz: hayır)
şu bağlamda düşünülmesinde fayda olan sorudur: (bkz: peygamberlerini katleden hain halklar).
olmazdim. bu yuzden sukretmeliyiz.
Türkiye'de ki müslümanların 90% kadarı olmazdı. Adam hiç bir zaman dinini sorgulamamış, dinini seçtiği bir vakit yok, kuranı bile okumamış, çoğunluğu islama inanmayan bir ülkede de aynı şekilde olurdu.
%90 ateist olurdum. hristiyanlık ve musevilik oldukça açık veren dinler. yani şimdi hangi mal 200 kitabın masaya doldurulduğu ardından şiddetli sallandırıldığı ve son kalan kitabın bozulmamış olduğuna inanır ki.

ya da tanrı denilen isa'nın önce ölüp sonra dirilmesine. islam daha sistemli geliyor. efsaneler, mitoloji bunlar ayrı konu. inanır ya da inanmazsın. fakat ilahi olaylar değil bunlar beşeri faktörler giriyor araya.
Müslümanların cogu olmazdı dedirten yargıdır . sen müslümanlığı bile bir takım dayatmalardan dolayı ve ya sırf ailen bu dine mensup oldugundan ötürü seçiyorsan eğer müslüman olmayan bir ülkede doğsaydın müslümanlığı seçebilecek olman ne kadar inandırıcı ?
Müslüman olduğunu zannedenlerin çoğu müslüman olmayacaktı. Sadece okuyan araştıran kişiler müslüman olacaktı.
kendini sorgulayan ben neden yaratıldım? gibi soru soran ve araştıran okuyan herkesin müslüman olacağı kesindir.
bugün avrupada amerika da müslüman olanlar neden oluyor?
Ben kimim? sorusunun cevabını arıyor. tüm dinlere bakıyor hatta hepsine geçiyor en son islam diyor.
youtube sonradan müslüman olanlar yazın göreceksiniz.
müslüman ülkede doğmayıp sonradan müslüman olanların diğer din değiştirmelere göre oranını bilmeyen embesil sorusu. olurdum tabi, ölmüş insanı tanrı yerine koyup tapmaktan iyidir hıamına. heykel falan da yapıyorlar, püü.
sanki müslüman gibi yaşıyoruzda.
aslında toplumun tek bir din üzerinden yetiştirilmesinin bir avantajı şu oluyor: şimdi bu dindarlar kendi dinini doğru zannettiği için diğerlerinin yanlışlarını çok net bir şekilde görüp onları rahat bir şekilde yalanlıyor. bu da sadece kendi inandığı dini onda bırakıyor. dinler arası geçiş sayısı ise çok ufak bir oran.( tabi bu oranı dindarlar kendi dinlerinin propagandasını yaparak çok gösterip bak herkes bunu seçiyor diye algı oluşturmaya çalışıyorlar ama yeme)

şimdi esas geleceğim konu, dindar kişinin kendi inançlarını sorgulayacak akla ulaştığında inkara gitmesi onu dindar ve dinsiz arasında kesin bir çizgide bırakıyor.

bu yüzden mevcut dine karşı bir muhalefet geliştirmesi ve inkara gitmesi kişiyi inançsız yapmada daha etkin ve dinini kaybedenlerin hiçbir dine yeltenmeme oranı da aşırı büyüktür.
müslüman ülkede doğdum yine müslüman olmadım.

Not: müslüman ülke yoktur, müslüman insan vardır.
kaç defa söyliycez.
Peki o zaman şimdiki maymunlar neden insan olmuyor!? Dur lan yanlış geldim pardon kardes devam edin siz.
zinanin amına koyardık,
şuan napıyoruz?
gene koyuyoruz. eee müslüman mıyız?
aslında bunun nedeni üzerinde de düşündüm ve şöyle bir sonuca vardım. dindar toplumlar diğer dinlerin yanlışlarını çok net bir şekilde görürken kendi yanlı kafalarını bir türlü aşamıyorlar. mesela katolikliğin hüküm sürdüğü yerde bir çocuğun doğduğunu düşünelim, bu insana katoliklik empoze edilecek ve diğer din veya din dışı düşünceler kötülenecektir. kendi dini algısı üzerinden kişiler belli kalıplara önyargılı bir şekilde sorgulamadan konulacak ve o kişi kafasında daha diğerini hiç dinlemeden, dinini hiç bilmeden bitirecek. o yüzden dinin hakim olduğu veya yönetimde olduğu toplumların din eksenli insan yetiştirmesi mantıklıdır.

ha şimdi gelelim diğer konuya. görünen o ki; toplumlarda bir dinden diğer dine geçiş aşaması oldukça düşüktür. bunun nedeni ise diğer dinlere karşı donanımlı bir şekilde savunma yüklü olmaları. bu yüzden toplumda dinden çıkanların agnostik, deist veya ateist olması daha gündemde oluyor ve oranlara bakacak olursak bu bariz bir şekilde ortadadır.

o yüzden ben dinimi seçtim, benim dinim akıl ve mantık gibi palavralarla kendini kandırmak yerine başkalarının görüşlerine de bir bakmak lazım.

ayrıca din bir seçim değil kader aşamasındadır ve kültürün bir parçası olduğu için dinden sıyrılmak veya dinsiz bir toplum olmak çok zordur. dinsizlerin azınlığı ve dindarların hayatı şekillendirmekte olan yamyamlığını hesaba katarsak dinsiz insanlar sadece dinsiz olup bir köşede dindar gibi yaşamaya zorlandığı için din toplumunda dinsiz olmanın da bir anlamı kalmıyor. işte bu kültür denilen şey de toplumu etkilemekte oldukça güçlüdür. kişiler çünkü o toplumun bir parçası olduğu için bazı şeylere inanmasa bile buna direnmek yerine ayak uyduruyor. nitekim toplumdan tamamen kendini soyutlamış din dışı bir alan veya topluluk dindar toplumlarda yoktur.

yani uzun yazdım ama demek istediğim kısaca: din bir seçim değil kaderdir, dinden kopuş ise buna başkaldırdır ancak dinden kopsa bile kişi kültürel olarak dinin etkisinde kalır ve din toplumsal bir kimliktir.
Olurdum diyen kesin cehenneme gider.
müslümanken bile tam müslüman sayılmam bu da soru mu ? ve evet,
bir soru.
Müslüman olmayan ülkede doğdoğduğu halde müslüman olanlar var olduğunu göre hatta anası babası müslüman olupta kendisi ateist olan olduğuna göre doğum yeri iman için kesin etki değildir.
Kesinlikle olmazdım. Allah'a şükür müslüman olarak doğdum.
kesinlikle olmazdım.
Bende hep bir şüphe olurdu ama harekete geçme konusunda sıkıntı yaşardım dolayısıyla beklenmedik bir durum olmadığı sürece müslüman olmam zor.
Hıristiyan bir ülkede her ülkede olduğu gibi en çok inanılan dini daha çok anlatırlar ve o bize iyi görünür.Müslüman olmamız araştırmamıza bağlı ya da tembelliğimize. Bazı ateistler bildikleri halde tembelliklerinden inanmazlar. namaz kılmamak oruç tutmamak için. veya satanistler de öyle.
yani etrafımıza bağlı. ne öğretilirse onu biliriz. değiiştirmek ise zor olur.
Müslüman bir ülkede doğdum ve deistim. Enivan kuesçın?