bugün

gevezeliktir. genelde misafirliğe gelen saçmagül teyzeler yapar. annenin kapıda vakit kaybetmesine neden olur.

(bkz: e hadi bi siktir git artık)
stres yüklüdür. kişiler o saate kadar takılmadıkları ufak detaylara takılır. örneğin; "aa sizin oğlanın montu ne güzelmiş nerden aldınız?". nerede biteceğini kestirmenin öngörüyle ilgisi yoktur.
bazen en ciddi konular o anda konuşulur.

"siz düğün yapmıştınız ne oldu o ?"

ayrıca güzel gözlem.
en tatlı sohbettir. tadı içeride oturuken alınamaz. misafirlik süresi kadar da kapı muhabbeti süresi mevcuttur. en son dışarıdan sohbete şahit olan kişi ay yeter hadi! deyince sohbete son verilir. ama hep yarım kalmış hissi yaratır tadı damakta kalır.
misafirlikte otururken tıkıştırmaktan konuşamıyolardır sonra çıkarken ayaküstü hazır ağızları boşken bir iki kelam edelim diye kaptırıveriyolardır; yemeğin üzerine tatlı yemek gibi geliyordur insanımıza, bırakalım laflasınlar.
asansör beklerken yapıldığında hele bir de asansör gelip de asansör kapısını tutarak yapıldığı zamanlarda diğer katlarda bir yere gitmeye çalışanlar tarafından sohbet eden kişilerin kulaklarının çınlama sebebidir.
türklerin genel özelliğidir. oturulur oturulur, sohbet edilecek birşey bulunmaz; tam "hadi ben kalkayım artık" denildiği andan itibren koyu sohbetlik bir konu açılır. sadece türklerde vaardır bu durum. siz bunu bir ingilize yapın, vallahi ağzını bıçak açmaz adamın kapı eşiğinde.