bugün

fas'ta uygulanandır. bir nevi geçmişe bağlılık tutkusu...
hicri takvim miladi takvimden daha yeni olduğuna göre olsa olsa yenilikçi, eskide kalmış şeyler işi olmayan ha belki bir de müslüman olmanın gereğidir.

bir müslüman sene içerisinde tutulacak oruçları, kılınacak namazları, kandilleri ve bayramları bilmek için hicri takvimi takip etmek zorundadır. miladi takvimin gelmesinin sebebi dinidir. en fazla 5 sene içerisinde ait olduğu yere kaldırılıp yerine müslüman takviminin geleceği ise sağlam bir duyumdur.
büyücülerin özellikle de müslüman büyücülerin işine yarar. zira havass için hayati değer taşıyan hesaplar ancak ay takvimi ie mümkündür. simdiki zamanda bu takvimi ısrarla kullanmak isteyenlerin büyücü olma ihtimali de yüksektir.
ancak allah büyücüleri sevmez.
kesinlikle gerçekleşmeyecek durumdur. miladi takvim olmazsa gün tahlili tehlikeye girer çünkü senin etkileşimde bulunduğun yabancı milletlerin çoğu bu takvimi kullanır.

(bkz: bilip bilmeden konuşan yazar)
Osmanlı Devleti’nde Tanzimat dönemine kadar hicri takvim uygulanmış, Tanzimat’tan sonra hicri ve Rumi takvimler birlikte kullanılmaya başlanmış, ardından sadece Rumi takvim kullanılır olmuştu. Cumhuriyet döneminde 1 ocak 1926'da miladi takvime geçildi.