metroda ayakta kitap okuyan kız

kız vurgusunu neden yapıyorum çünkü okuyan kişi kızdı. "diyen kız, diyen erkek şeklinde başlık açmayınız" sevgiler admin. gördüğün gibi sabah sabah oldukça mutluyum. zira hava güzel, bahar kendini belli ettirmeye başladı. biteviye sürüp giden soğuk günler yerini her bir nesnenin tekrardan canlanmasına bırakınca böyle güzel bir ruh haline bürünebiliyor bünye.

neyse efendim mevzu şu; bugün güzel ülkemizin güzide şehirlerinden birinde bindiğim metroda gördüm ki! okumayı seven bir milletiz. bu toplumdan özür diliyorum nice zamanlar şuursuzca eleştirdiğim oldu. anladım ki, ezbere konuşmuşum bilmeden araştırmadan, halkın arasına inmeden konuşmuşum. ciddi ciddi şaşırdım. perspektifim kaydı. herkes mi okur arkadaşım? gencinden yaşlısına. misal koltuklarda okuyan yığınla insan gördüm, vay be dedi. sonra bir teyze; baktım, elinde kitap yok, ama duvar takviminden söktüğü yaprakların arkasındaki faydalı bilgileri okuyor. yani koparmış, biriktirmiş ve şu an metroda okuyor. tam bunlara alışıyorken bir de ne göreyim!! sabahın köründe iyice sıkışan metroda ayakta bir kız yumulmuş kitap okuyor. şaşırdım kaldım, kala kaldım!!

ne bu ya dedim!!

şaka mı yoksa?

şu şapşal kopça burunlu kızlar nerde olmalı. marka müptelası genç oğlanlar, geçim derdine düşmüş teyzeler. sağı solu kesen abiler. nerde bunlar diye düşündüm. ve şükür dedim. şükür memleketimiz ilerliyor.

entelektüel fordçuların hedefidir. (bkz: entellektüel fordçu)

sabahın köründe sınavı olup ona çalışan kızdır.

bu arada "sağı solu kesen abiler" sözlükte iş başı yapmışlar. bazen soyutluyorlar kendilerini.