bugün

rütbe olarak aşağı derecede bulunan.
Bir toplumu anlamaya çalışırken ondan yükselen sesleri dinleriz. Bir toplum, nasıl bir toplum olduğunu ya da nasıl olacağını, öznelerinin sesi üzerinden açıklar. Ancak problem odur ki, özne olma durumu her zaman çantada keklik değildir. Eğer toplumu temsil eden söylemde sesiniz yer almıyorsa, toplumun işleyiş mekanizmalarında edilgen bir biçimde bulunuyorsanız aslında tam bir özne değilsinizdir. Gramsci bu gurubu subaltern olarak adlandırır. Türkçesi, aslı Arapça olan ve ‘aşağıda, altta, ast durumunda olan manasındaki madundur. Madun özne olma ile olmamanın eşiğinde duran, temsil edilmeyen kişidir. Madun ya hiç ses çıkarmaz, ya da kendi olarak konuşamaz. Bazen mırıldandığı dudak hareketlerinden fark edilirse de, ne dediği pek anlaşılmaz. Veyahut önemsenmez.

Markar Esayan (kes yapıştır)
(bkz: maduniyet okulu)
mete han'ın, çin tarihindeki adıdır.
(bkz: ast)