bugün

türkiyede çok rastlanan soyadlardan biri. ilkokuldan üniversiteye kadarki öğretim hayatıma bir bakıyorum da, her dönem kılıç soyadlı bir hocam olmuş. *
ilkokulda oynadığımız bir tiyatro oyunu için bana altın sarısı bir oyuncak kılıç almıştık. Uzun yıllar odamda, duvarda asılı sepetin içinde durmuştu. Bu da böyle bir anımdır. *
Eskrim, üç farklı silahla yapılan bir dövüş sporudur: epe, flöre ve kılıç. Her biri farklı kurallar, hedefler ve stratejiler içeren ayrı bir dal olarak kabul edilir. işte bu üç eskrim dalının temel farkları:

Epe:

Epe, vücut üzerinde herhangi bir noktanın isabet aldığı zaman puan veren bir eskrim dalıdır.
Epede kılıç ve flörede olduğu gibi, vücut üzerindeki farklı bölgelere yönelik ayrım yapılmaz. Herhangi bir vücut kısmına isabet eden atış puan kazandırır.
Epe maçları genellikle daha yavaş ve kontrollü bir tempoda yapılır. Çünkü her türlü vuruş puan kazandırdığı için sporcular daha dikkatli ve stratejik davranmaya çalışırlar.

Flöre:

Flöre, sadece rakibin gövde bölgesine (boyun altı) isabet ettiğinde puan kazandıran bir eskrim dalıdır.
Flöre maçlarında baş, gövde ve kol bölgesi geçerli bölgelerdir. Ancak sadece gövdeye yapılan isabetler puan kazandırır.
Flörede, vuruş yapılabilmesi için hafifçe dokunma yeterlidir. Bu nedenle hızlı refleksler ve çabuk düşünme gereklidir.

Kılıç:

Kılıç, yalnızca baş ve gövdeye yapılan isabetlerin puan kazandırdığı bir eskrim dalıdır.
Kılıç maçlarında, hız ve refleks önemlidir. Sporcular genellikle hızlı saldırılar ve savunmalarla karşılıklı etkileşimde bulunurlar.
Kılıçta, yakın mesafede yapılan temaslar ve çarpışmalar daha sık görülür. Bu nedenle fiziksel temas riski daha yüksektir.

Her bir eskrim dalı farklı stratejilere, tekniklere ve becerilere dayanır. Sporcuların seçtikleri dal genellikle kişisel tercihlere ve oyun stiline bağlıdır. Her bir dalın kendine özgü kuralları ve hedefleri olduğundan, hangi dalın sizin için en uygun olduğunu belirlemek için farklı dalları deneyebilir veya bu dalların rekabetçi yapısını daha ayrıntılı olarak inceleyebilirsiniz.
eskrim sporunda, epe ve flöre dallarının yanındaki üçüncü daldır.
Yanlış bilmiyorsam eğer pahalı olan ve özellikle dünyanın bazı bölümlerinde az sayıda kişinin sahip olabildiği silah idi. Sanırım sıradan halk savaşlarda daha çok mızrak gibi balta gibi hatta sapan gibi aletleri kullanıyordu daha çok..
görsel
mehmet karahanlı'nın sağ kolu en güvendiği adamı.
Atilla Olgaç' canlandırdığı ismi ali kılıç olan, Mehmet Karahanlının sağ koludur. Diksiyonu ve rolündeki başarı takdire şayan.
dört çubuğun birleşimiyle gövdesi oluşuyor.yumuşak ve sert çeliklerin karıştırılması kılıcın dayanıklılık ve keskinlik gücünü artırıyor.bu basit icat en amansız silahların yolunu da açtı.
iskambil kagidiyla oynanan bir oyun.. iki ki$iyle oynanir.. bir kart cekersiniz desteyi kari$tirirsiniz.. sonra kar$idakiyle sirayla kagitlari dagitmaya ba$larsiniz.. kart kimin tarafinda cikarsa o kazanir.
Baron'un sağ koludur. Asıl ismi ali'dir. Nizamettin güvenç tarafından bıçaklanarak öldürülmüştür.
görsel
görsel
mehmet karahanlı'nın sağ koludur , konsey üyesidir , hüsrev ağa'yı öldüren kişidir , ayrıca laz ziya'nın kendisine 'kılıııçç' diye seslenişi de efsanedir

yüzündeki yaradan ötürü lakabı kılıçtır zira kılıç darbesiyle o yara oluşmuştur , o yarayı açan da aslan akbey'in ta kendisidir.
Boy, açı, eğim, kabza çeşitleri, kın, namlu çeşitleri, balçak, kan oluğu, süslemesi, vs gibi pek çok öğenin bileşiminden ortaya çıkan savaş aletidir. Basit gibi durmasına rağmen inanılmaz detay ve hassasiyete sahiptir. Şimdi bir arkadaşımın gazı ile yapımına başladık ve detayları, işçiliği gördükçe şaşkına döndüm. Çizimleri hallettim ve bu sabahtan itibaren yapımına başlıyoruz. Allah utandırmasın.
trabzon/maçka/esiroğlunda bir aile. Eski soyadları alemdardır.
(bkz: Seyfullah) (bkz: Allahın Kılıcı Halid bin Velid)
cesaret ve asalet timsalidir. öyle tabanca, tüfek gibi korkak piç işi değildir. önce o kılıcı tutacak yürek ve bilek gerekir. ister spor ve estetik açıdan kullan ister çok zorunlu kalırsan düşmanla göğüs göğüse mücadelede kullan.
bende hafif hafif koleksiyonunu yapmaya başladım. şimdilik 11 adet farklı özelliklerde kılıcım oldu.
Eskrimin en güzel dalı. Fransızcası sabre dir. Belden yukarı vuruşlar ve dürtüsler serbesttir. Belden aşağı vurmanın yasak olması sebebi ise eski düellolarda rakiplerin birbirlerinin atlarına zarar vermek istememesinden kaynaklanmaktadır. Genelde sert olan kazanır diye bilinir ama bu yanlıştır. Strateji de pek işe yaramaz. Aklını hızlı kullanıp rakibin açığını bulup oradan girmeye dayanır. Ama asıl savaş psikolojiktir. Bundan 5-6 sene önce bi maçta hiç umudum yoktu, karşı rakip bölge birincisi idi. Ancak aksilik bu ya, sert vurmamla eldiveni paramparça oldu, bende kendi sol eldivenimi çıkarıp attım. Rakibim ve hakemler bana şaşkınlıkla bakarken maça devam ettik. 15-14 yenmiştim. Adil oynamak önemlidir. Açık dediysem adamın boş anında dalın demedim. Sadece akıl. Savunma yaparken eskrim an-garde olayının çok çok dışına çıkıldığı için Epeciler pek sevmez sabreyi. Bi an kendinizi kale kusatmasinda zannedebilirsiniz.
ilkel savaş aletlerinden biridir. şimdilerde ise dekoratif amaçlı evlerin köşelerini süslemektedir.
Eski dilde şemşir olarak da kullanılmış bir kelime.
kılıç enteresan bi alettir.orta çağda bildiğimiz savaş makinaları şovalyeler hayvan gibi demir yığınını dolaştırıp güç ağırlıklı olarak düşmanı öldürürken.türklerde ise kılıçlar asker sınıfına göre değişmekte ve çeliktendir.çelik kılıcı ilk kullanan orta asya ve uzak doğu ülkeleridir.
desteden istenen kağıdı çekenin üstünlüğüne dayanan bi' kağıt oyunu.
(bkz: kılınç)*
Öldürmeye yarayan tek alettir. Kılıçla yemek yapamazsınız, ip kesmek için kullanmazsınız, yemek yiyemezsiniz. Sadece düşmanın gözünün içine sakin sakin bakıp kafasına bammm diye indirirsiniz.
süper alet. bir gün gerçek bir tane edinirsem gollum gibi dolaşacağım kıymetliss.